İran, Amerikan yaptırımlarıyla durdurulamaz
(last modified Wed, 11 Jul 2018 07:25:54 GMT )
Temmuz 11, 2018 10:25 Europe/Istanbul
  • İran, Amerikan yaptırımlarıyla durdurulamaz

İran’ın mevcut durumunu değerlendiren İran Savunma Bakanı Tuğgeneral Hatemi, “Bugün ABD liderliğindeki istikbar, fitnecilik , gericilik koalisyonu İran İslam Cumhuriyeti'nin son durumunun kriz içinde olduğunu göstermeye çalışıyor. Bunun yanında sosyal hoşnutsuzluk ile psikolojik savaş aracılığıyla halk ve İslami düzen arasında mesafe teorisini uygulamak istiyor” dedi.

Tuğgeneral Hatemi, İslami düzenin son 40 yıl içinde yaptırımlar da dahil farklı zorlukların üstesinden geldiğini hatırlatarak, bugünlerde İran’ın önceki yıllardan daha da güçlü olduğunu belirtti.

Tuğgeneral Hatemi ayrıca, "İslami düzenin ilerleyişi güçlü bir şekilde devam ederken İran'ın düşmanları, bu düzenin güçlü yönlerini güçsüz olarak gösterip ekonomik savaşa odaklanarak halk arasında hoşnutsuzluk oluşturmaya çalışıyorlar" dedi.

ABD başkanı Donald Trump, 8 Mayıs 2018 tarihinde İran aleyhindeki asılsız suçlamalarını tekrarlayarak, Washington'un nükleer anlaşma KOEP'ten çıktığını ilan etti. Amerika, nükleer anlaşmadan çıkmak ve 4 Kasım tarihinden itibaren İran'a karşı petrol yaptırımlarını hayata geçirmek suretiyle, İran ekonomisine çok ağır bir darbe vurmayı planlamaktadır.

Fakat acaba Trump'ın bu rüyası ne kadar gerçeklerle bağdaşmaktadır?

Amerikan enerji enformasyon merkezi tarafından yapılan açıklamada geçen yıl Çin tek başına İran'ın petrol ve gaz ürünlerinin %24'ünü satın alırken, Hindistan da %18'le ikinci sırada yer almıştır. Bu arada Çin yönetimi, İran'dan ham petrol alımını artıracağını da açıklamış bulunuyor. Hindistan ise İran'dan petrol alımını kendi milli çıkarlarını gözeterek sürdüreceğini ve Amerikanın İran aleyhindeki yaptırımlarına uymayacağını bildirmiştir.

Hindistan Petrol Bakanı Dharmendra Pradhan yaptığı açıklamada, Yeni Delhi'nin İran'dan petrol ithalatı konusunda korku ve tehdit etkisi altında değil kendi çıkarları uyarınca karar alacağını kaydetti.

Pradhan, Hindistan'ın ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını bir mesele olarak gördüğünü çünkü Yeni Delhi'nin İran İslam Cumhuriyeti ile yakın ilişkileri olduğunu söyledi.

Çin ve Hindistan'a ek olarak Türkiye de İran petrolü ve gazının önemli bir alıcısıdır ve Amerikanın baskılarından ötürü İran ile ticari işbirliği hacmini azaltmayacağını bildirmiştir. Hatta Türkiye son aylarda, İran'dan ham petrol alımını artırarak günlük 230 bin varile çıkarmıştır.

Nitekim Türkiye eski Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "ABD'nin (İran petrol ticaretini durdurması talebi konusunda) aldığı kararlar bizi bağlamaz, sadece Birleşmiş Milletler kararlarını tanırız" dedi.

ABD eski başkanı Obama döneminde Amerikan nükleer müzakere heyeti içinde yer alan yaptırımlar üst düzey uzmanı  Richard Nefio, "Eğer Avrupa, nükleer anlaşması öncesinde gönüllü olarak İran'a karşı petrol yaptırımı karar almayacak olsaydı, Amerikan yaptırım kararları uyarınca İran'ın petrol ihracatının sıfıra indirilmesi tam altı yıl zaman alabilir" dedi.

Trump'ın nükleer anlaşmadan çıkmasıyla Avrupa artık çok iyi biliyor ki, "KOEP"in Trump'a tatlılaştırılması" ve "ABD başkanının isteklerinin yerine getirilmesi" abes bir şeydir ve artık kendi yeşil kıtalarının Amerika'dan bağımsız olduğunu göstermelerinin zamanı gelmiştir.

Amerika'nın tek yanlı siyasetlerine yönelik dünya genelindeki muhalefetler ve Amerika'nın zorbaca haraç alma girişimleri karşısındaki direniş artık ciddi bir boyuta varmış bulunuyor. Reuters haber ajansı dün ABD dışişleri bakanı Pompeo'dan naklen verdiği bir haberde, Waşington'un bazı ülkelerin, Kasım ayında icra edilecek olan İran aleyhindeki petrol ambargosundan müstesna tutulması yönündeki taleplerini incelemekte olduğunu bildirmişti

Diğer yandan Amerika da çok iyi biliyor ki yaptırım ve nükleer anlaşmadan çıkmanın diğer tarafında ise İran İslam Cumhuriyeti ve İran'ın büyük kapasitesi yer almaktadır.

İran İslam Cumhuriyeti bugün çok daha güçlü ve İran halkı geçmişe oranla daha danışmalı ve birlik içinde kendi üstün caydırıcı gücüyle  İslam nizamının ileriye dönük hareketini kudretle sürdürmektedir. Tüm bu gerçekleri Amerika kabul etme ve İran karşısında daha gerçekçi hareket etme mecburiyetindedir. Yani İran Savunma Bakanı General Hatemi'nin de belirttiği gibi: "İran İslam Cumhuriyeti büyük insani kapasiteler ile çeşitli kaynaklara sahip olduğu için yaptırımlarla durdurulamaz."