Trump’ın İran ile anlaşmaya hazır olduğu iddiası
(last modified Wed, 25 Jul 2018 10:42:56 GMT )
Temmuz 25, 2018 13:42 Europe/Istanbul
  • Trump’ın İran ile anlaşmaya hazır olduğu iddiası

Amerika devletinin İran İslam Cumhuriyeti nizamı ile düşmanlığı üzerinden yaklaşık kırk yıl geçmesine karşın Amerika’nın şimdiki Başkanı Donald Trump ister seçim kampanyaları döneminde ister beyaz saraya girdikten sonra İran’a karşı hasmane politikalarını iyice şiddetlendirdi ve defalarca İran ile varılan nükleer anlaşmaya saldırarak bu anlaşmayı ABD tarihinin en berbat anlaşması niteledi.

Amerika Başkanı Trump bu çerçevede 8 Mayıs 2018 tarihinde de Bercam nükleer anlaşmasından çekildiğini belirterek İran’a nükleer yaptırımların yeniden uygulanacağını açıkladı.

Amerika Başkanı Trump Bercam nükleer anlaşmasını ülkesi için bir facia olarak yorumluyor. Bu arada son günlerde İran ve ABD arasında söz düellosunun da iyice kızıştığı gözleniyor.

İran Cumhurbaşkanı Ruhani geçen Pazar günü Amerika Başkanı Trump’ı uyardığı açıklamasında, arslanın kuyruğu ile oynamamasını, yoksa pişam olacağını belirtti. Trump ise bu sözlere gösterdiği pasif tepkisinde twitter hesabında büyük harflerle yazdığı notunda Cumhurbaşkanı Ruhani’yi bir daha asla Amerika’yı tehdit etmemesi konusunda uyardı.

Buna karşın Amerika Başkanı Trump son günlerde savurduğu onca tehditlere rağmen en yeni açıklamasında İran ile anlaşmaya hazır olduğunu ileri sürdü. Trump Salı günü Kansas kentinde Amerikalı eski askerlere hitaben konuşmasında İran ile gerçek bir anlaşmaya varmak için hazır olduğunu belirtti.

Ancak burada akla gelen soru, Trump’ın İran ile nasıl bir anlaşma gözetlediği sorusudur.

Aslında Trump yönetiminin Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun açıkladığı 12 maddelik taleplerine bakıldığında, Tahran yönetimi kayıtsız şartsız Amerika’nın dayattığı her türlü şartları kabul ettiği bir anlaşma istediği anlaşılıyor. Oysa böyle bir durum anlaşma değil, ABD isteklerine karşı tam teslimiyet demektir. Belki de bu yüzden Trump’ın İran’dan istekleri hatta Amerika içinde bir çok çevre tarafından alay konusu oluyor. En son Amerika’nın Dışişleri eski Bakan Yardımcısı Vandy Sherman, ABD Başkanı Trump’ı sert ifadelerle eleştirdi. Trump’ın İran’la ilgili tehditvari twittini eleştiren Sherman, bu twitt Trump’ın acizliğinin işareti olduğunu belirtti.

Sherman, Amerika Başkanı Trump ilkokul çocukları gibi davranarak gürültü kopardığını, oysa İran bu tür gürültülerden çekinecek bir devlet olmadığını ve teslim olmayacağını vurguladı.

Aslında Vandy Sherman’ın bu sözleri İran İslam Cumhuriyeti’nin düşmana teslim olmayacağını ve zulümle mücadeleye devam edeceğini, nitekim yıllarda Amerika’nın açık gizli her türlü kumpası ile de mücadele ettiğini ortaya koyuyor.

Şimdi ise ABD Başkanı Trump İran’a şimdiye kadar görülmemiş düzeyde iktisadi baskı uygulayarak İran milletini teslim olmaya zorlayabileceğini zannediyor. Trump bu bağlamda en ağır yaptırımları dayatarak İran milletinin direnişini kırmaya ve sonuçta İran içinde huzursuzluk yaratmaya çalışıyor. Oysa Amerika’nın bu tutum İran’ın içişlerine açık müdahaledir ve uluslararası hukuka ve yasalara aykırı sayılır.

Öte yandan Trump’ın İran’a yönelik bu tutumu, İran milletini asla tanımadığını gösteriyor. Deneyimler İran milleti ne zaman baskılar artarsa daha sıkı bir şekilde ülkelerine ve İslamî nizama sarıldığını gösteriyor. Üstelik hali hazırda Trump’ın İran’a karşı dayatmalarında da yalnız kaldığı gözleniyor. Zira Bercam nükleer anlaşmasının diğer tarafları bu anlaşmaya bağlı kaldıklarını ve anlaşmayı koruyacaklarını ve İran’a yaptırım konusunda Trump’a eşlik etmek için hiç bir haklı gerekçe görmediklerini belirtiyor.