36. Uluslararası Kur'an-ı Kerim Yarışmaları

İslam aleminin en büyük Kur'ani etkinliği 36'ıncı Uluslararası Kur'an-ı Kerim yarışmaları, " Bir Kitap Bir Millet" sloganı ile dünyanın dört bir yanından, 80 ülkeden katılımcıların katılımı ile 9 ila 14 Nisan tarihleri arasında İran'ın Başkenti Tahran'ın Büyük Musalla'sında düzenlendi.

Tahran Musalla'sı bir kez daha dünyanın dört bir yanından İran'a gelen Kur'an-i aktivistler, hafızlar ve karilere ev sahipliği yaptı. Kur'an tilavetinin gönüllere huzur veren kokusu her yere yayılıp özel bir manevi ortamın meydana gelmesine neden oldu.

Kur'an-ı Kerim, ruhları etkileyen içeriği ile bir kez daha gönüllere can verip iman ehlini kendine cezbetti.

36'ıncı Uluslararası Kur'an-ı Kerim yarışmaları, "Bir Kitap Bir Millet" sloganı ile İslam Aleminin en büyük Kur'ani etkinliği sayılır. Bu defa ise bu etkinliğe 80 ülkeden temsilciler katıldı. Uluslararası Kur'anı Kerim yarışmalarının bu döneminde de yetişkinler, kadınlar, talebeler, görme engelliler, öğrenciler kategorilerinde ve ayrıca kültürel, Kur'ani, eğitim programlarının yanı sıra uluslararası Kur'ani araştırmalar konferansı da düzenlenmiş oldu.

36'ıncı Uluslararası Kur'anı Kerim yarışmaları, İran İslam Cumhuriyeti İslami İrşad ve Kültür Bakanı, Hayır İşler ve Evkaf Kurumu Başkanı, Askeri ve hükümet makamlarının, Kur'ani toplum ve Kur'ani alanlarda faaliyet gösteren kişilerin katılımı ile faaliyete başladı. Bu yarışmalar, ezberleme, kıraat, tertil ve Kur'ani tezler alanlarında devam etti.

İran İslam Cumhuriyeti Hayır İşleri ve Evkaf Kurumu Başkanı Hüccetülislam Seyyid Mehdi Hamuşi bu etkinliğin açılış törenindeki konuşmasında Kur'an-ı Kerim'in önemine değinerek şöyle dedi:" İmam Sadık as bir genç Kur'an okursa, Kur'an onun eti ve kemiği ile harmanlanacaktır. Allahu Teala da onu nebileri ile mahşur edip kıyamet gününde de Kur'an onu savunacaktır buyurmuşlardır. Ayrıca Kur'an karisi de Allahu Teala'dan Kuran'dan farklı bir fayda isteyerek şöyle diyecektir:" Allahım iyi işlerden yana olan insanlar ödüllerini en iyi şekilde aldılar. Karinin yaptığı işin sonucu nedir? Böylece kari Allahu Teala'dan en iyi ameli arzu edip başına keramet tacının koyulmasını ister. Kur'an-ı Kerim'de ise karinin başına daha değerli bir tacın koyulacağı yani onun Adn cennetine gireceği söyleniyor. Böylece bir kari okuduğu her ayetle daha yüksek mertebelere taşınır."

İran İslam Cumhuriyeti İslami İrşad ve Kültür  Bakanı Seyyid Abbas Salihi 36'ıncı Uluslararası Kur'anı Kerim yarışmalarının kulisinde, farklı İslami topluluklardaki Kur'ani kültürün yayılmasına ve gelişmesine değinerek şöyle bir açıklamada bulundu:" Doğal olarak bizim İslam dünyası ile ilişkilerimizi geliştirmemiz alanındaki faaliyetlerden biri de Kur'ani diplomasi faaliyetleridir. Kur'anı Kerim bir milyarı aşkın  Müslüman'ı birbirine bağlayıp İslam alemini bir birine bağlayan en önemli ve en temel öğedir. İşte bir milyarı aşkın Müslüman'ın ortak halkası Kur'an ve Kur'ani kültürdür. Biz tilavet, maarif, hafızlık ve diğer Kurani alanlarda ne kadar çaba gösterirsek, doğal olarak dolaysız bir şekilde İslam alemi ile ilişkilerimizi de güçlendirmiş olacağız… Düzenlenen bu uluslararası etkinlikte, dünyanın dört bir yanından katılanlar vardır. Bu da bize, Kur'anı kerim sayesinde, İslam aleminin vahdetine doğru bir kapı açmamıza neden olur."

Kur'anı Kerim Müslümanların kutsal kitabıdır. Dünyanın farklı noktalarındaki Müslümanlar bu kutsal kitabın güzel ve bereketli ayetlerini her gün okumaktalar. İslam dinindeki, dini usuller, ahlaki kurallar, toplumsal ve siyasal ilişkiler, yargı ve ekonomik faaliyetler ve başka hukuklar, bu büyük kitabın öğretilerine dayanmaktadır. Buna ilaveten Kur'anı Kerim ayetlerinin canlılığı ve yeniliği de bu kitabın ölümsüzleşmesi ve eskimişlikten korunmasına neden olmuştur.

Kur'anı Kerim'deki ayetler ruhları canlandıran bir yağmur gibi insanlara hayat ve hareket vermektedir. Kur'anı Kerim ayetleri manevi cazibesi ve ruh verici özelliği ile özel bir tada ve helavete sahiptir. Kim ki Kur'an ayetleri ile haşır neşir olursa, çok samimi ve çok yakın bir gücü bağlandığını ve ışık ve nura doğru davet edildiğini hissedecektir. Bu yüzden Kur'anı Kerim'in kişisel ve toplumsal hayattaki nüfuzu ve etkisini, ayetlerinden dolayı olduğu söylenmelidir. Uluslararası Kur'anı Kerim yarışmalarında da, karilerin tilavetleri ve katılımcıların bu ayetleri duyarken coşkusu ve şevki bu noktanın ne kadar doğru olduğunu gözler önüne sermektedir.

36'ıncı Uluslararası Kur'anı Kerim yarışmalarının  kadınlar kategorisinde öğrenciler dalında yarışmalara katılanların biri de Ürdün'ün Kurani temsilcisi Rim Eşbol'du. O, yarışmalardan önce İran ve halkı ile ilgili düşüncelerini şöyle anlatmaktadır:" Daha önce İslam Cumhuriyeti'ni İslami bir ülke olduğunu biliyordum. Ancak İran'a yaptığım yolculuk ve Kur'ani yarışmalara katılma, İran'ın sıcak insanları ve konuksever milletini görmeme vesile oldu. İran'daki kadınların yüksek düzeydeki Kur'ani faaliyetleri beni hayretler içerisinde bıraktı. İran halkının dili Arapça olmamasına rağmen İranlı kadınlar Kurani faaliyetlerde iyi bir seviyede olup özellikle hafızlık ve kıraat alanında güçlü olduklarını gördüm. Bu birkaç gün içerisinde tanıdığım kadarı ile onların bu alanda söz sahibi olduklarını söyleyebilirim.

Ürdün'ün Uluslararası Kur'anı Kerim yarışmalarının öğrenciler kategorisindeki temsilcisi şöyle bir vurgulamada da bulundu:" Burada birlik ve beraberlik hissi çok belirgindir. Ortak kıble ve ortak kitabımızın olması sayesinde kimi mezhepsel farklılıklarımız bizim birliğimize zarar veremez. İran ise bu gibi Kur'ani etkinlikleri organize ederek birliğimiz için daha uygun fırsatlar yaratmıştır. "

Ürdünlü öğrenci Eşbol, Kur'ani faaliyetlerin tekfir düşüncesi ile mücadele ve İslam aleminin özellikle de Suriye'nin tekrar huzura kavuşması ile ilgili şöyle dedi:" Uluslararası Kur'anı Kerim yarışmalarındaki nebevi bir slogan olan Bir kitap bir millet sloganı da Kur'anı Kerim'e sarılmak sureti ile terörizmin ve tekfirin yok edilebileceğini göstermektedir. Ben de İslam alemi kadınlarının Kur'anı ezberlemelerinin yanı sıra, pratikte de hayatlarında uygulamalarını ve dini şiarların yayılmasına yardımcı olmalarını arzu ediyorum."

36'ıncı Uluslararası Kur'an-ı Kerim yarışmalarına Kur'an Hafızlığı dalında katılan en ufak yaşlı yarışmacı ise Seyf Mustafa Latif'tir. O, Kur'an-ı Kerim'in bereketi sayesinde 8 yaşından beri bu semavi kitabı ezberlemeye başlayıp 9 yaşında üstadının yardımları ve kılavuzluğu ile Kuran'ın tamamını ezberlemeye muvaffak olmuştur. Seyf, yarışmaların düzeyine ve başka öğrencilerin de bu Kurani yarışmalara katıldığına değinerek şöyle dedi:" Tüm tilavetler, ister hafızlık dalında ister kıraat dalında çok güzeldi. Bu yarışmaların önemli özelliklerinden biri de katılımcıların ülkelerinin çeşitliliği ve katılımcıların sayısı idi. Tüm katılımcılar, tecvid, ses ve hafızlık düzeyi anlamında çok iyilerdi. Bu ise benim için öğretici ve iyi bir deneyim oldu. "

Seyf Mustafa Latif Irak'tan bu yarışmalara katıldığını hatırlatarak İran'a olan duygusu ile ilgili şöyle dedi:" İran dost bir ülke ve Irak'ın komşusudur. İran'a ayak bastığım ilk anlardan itibaren İran ve halkına karşı çok iyi ve güzel bir hisse sahiptim. Çünkü bugüne kadar İran milletinden çok iyi bir şekilde karşılandım. Tabii yarışmaların ortamı da çok iyi ve sevimli idi. Bu ortam bizim için huzur dolu anlar yaşattı."

Günümüz insanı farklı bilimsel ve sanayi alanlarında büyük gelişmeler kaydetmiş ve büyük bir oranda maddi isteklerine varmıştır. Ancak bu insan, birçok kişisel ve toplumsal sorunlar ve acılar ile baş başa kalmıştır. Bu devirde, normlar dışına çıkan olayalar ve krizler toplumları tehdit etmektedir. Gerçekte makine ve maddi dünyasında manevi ve insani değerlerden uzak düşülmüştür.

İşte bu mesele sorunları ve kaygıları da arttırmıştır. Kuranı Kerim bu dertler ve acıların dindirilmesi için en büyük ve en iyi ilaçtır. Nitekim Allahu Teala da bu semavi kitabı gönüllerin huzuru olarak niteleyerek Esra suresinin 82'inci ayetinde şöyle buyurmaktadır:" Kuran'dan inananlara rahmet ve şifa olan şeyler indiriyoruz. O, zalimlerin ise sadece kaybını artırır."

36'ıncı Uluslararası Kur'an-ı Kerim yarışmalarında, jürinin kararına göre, kıraat dalında sırası ile Endonezya'dan Selman Emrullah, İran'dan Mehdi Golamnejad ve Irak'tan Muhammed Rıza Selman dereceye girdi. Ayrıca hafızlık dalında ise sırası ile İran'dan Muhammed Cevad Moradi, Cezayir'den Abduli El Tevfik, Suriye'den Ahmed Bedreddin Hamam ilk üçe yerleşti. Buna ilaveten öğrenciler ve görme engelliler dalında da dereceye girenler ödüllendirilip takdir edildi.

İran'ın başkenti Tahran'da düzenlenen 36'ıncı Uluslararası Kur'an-ı Kerim yarışmaları katılımcıları 15 Nisan Pazartesi günü Rahmetli İmam Humeyni Hüseyniyesindeki Kur'ani mecliste bulunarak İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei ile de görüştüler. Ayetullah Hamanei bu görüşmede dünyanın dört bir yanından Müslümanları Kuran ekseni çevresinde toplayan Kuranı Kerim yarışmalarının kıymetinin bilinmesi gerektiğine vurgu yaparak Kur'an-ı Kerim'in tilavetinin yanı sıra Kur'an-ı Kerim'in doğru anlaşılmasının Kur'ani anlayışın ve Kur'ani marifetin elde edilmesi için de kaçınılmaz olduğunu söyledi.

İslam İnkılabı Lideri sözlerinin devamında şöyle buyurdular:" Yanlış anlamalar, sapkınlıklar, yeisler ve insanların birbirine ihanet etmesi, insanların düşmanlıkları, insanların tağutlar karşısındaki horlanması ve aşağılanması gibi olaylar, Kuran'dan uzak olunmasından dolayıdır. Kur'an hem bize maneviyat hem de marifet sunmaktadır. Kur'an, insanoğlunun saadet kitabıdır. Kuşkusuz bu saadet hem dünya hem ahiret saadetidir. Kur'an sadece ahiret saadeti değil dünya saadetini de sağlamaktadır. İşte Kur'an, bizim onu hayatımızda uygulamamız şartı ile dünya ve ahiret saadeti kitabıdır."

" Kuran'a sarılmak, saadet, güç ve izzet kaynağıdır. Biz de Allah'tan bu sarılmayı günden güne bizde daha da arttırmasını isteyip Kuran'ın belirlediği hedeflere ulaşmayı temenni ediyoruz. "