AB'nin Washington'a İran aleyhindeki iddialarına eşlik etmemesi üzerine
ABD ve ortaklarının İran'ı bölgeyi istikrarsızlaştırmakla suçlama çabalarına rağmen, AB, Washington ile aynı görüşü paylaşmayı kabul etmedi.
Avrupa Birliği (AB) Dışişleri Bakanları dün Lüksemburg'daki toplantının ardından yaptıkları açıklamada, ABD'nin İran'a karşı yaklaşımına kendi görüşlerine yakın olmadığına vurgu yaparak, Umman Denizi'nde iki petrol tankeri ile ilgili olay hakkında daha fazla soruşturma ve inceleme yapılmasını istediler.
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas toplantıda yaptığı açıklamada, AB'nin ABD'nin Umman Denizi'ndeki petrol tankerleri olayında İran'a yönelik suçlamalarını desteklemediğini kaydetti. Maas ile Avrupalı mevkidaşları, şimdiki durumda bu olay ile ilgili sonuç değerlendirmelerini ilan etmek istemediklerini kaydetti.
Bu toplantıda ele alınan önemli bir mesele ise, ABD'nin 2003 yılında Irak'a saldırı senaryosunun benzeri bir senaryoyu İran'a karşı temelsiz suçlamalarla hazırlamaya çalışmış olmasıydı. O senelerde George W. Bush, daha sonra yalan olduğu ortaya çıkan kanıtları kullanmakla Irak'a saldırarak, bu ülkeyi işgal etti.
Bu bağlamda AB dışişleri bakanları toplantısına evsahipliği yapan Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, ABD'nin 2003 yılında bilerek veye bilmeyerek, Saddam'ın toplu imha silahları ile ilgili yanlış bilgelere göre, Irak'a saldırdığını belirtti.
Bugün de Amerikan üst düzey yetkilileri ve Suudi Arabistan Veliahdı Bin Selman ve İngiltere Dışişleri Bakanı Jermy Hunt gibi müttefik ülkelerinin üst düzey yetkilileri, İran'ı Umman Denizi'ndeki iki petrol tankerindeki yangından herhangi bir kanıt sunmadan sorumlu tutmaya çalışıyorlar.
Bu bağlamda Lüksemburg Dışişleri Bakanı, BM Genel Sekreteri'nin soruşturma komitesinin kurulmasına ilişkin önerisine işaretle, "Kanaatimce dışişleri bakanlarının esas görevi savaşı önlemektir. Biz bugün bu işi yapmalıyız." diye konuştu.
13 haziranda iki petrol tankerinde çıkan yangın ve daha önce de Füceyre limanında 4 petrol tankerindeki patlamalar dahil son günlerde Batı Asya bölgesinde meydana gelen olaylar, bölgede gerilimin tırmanmasına ve İran ile ABD arasında askeri çatışma çıkabilmesine ilişkin yeni uyarılara neden olmuştur.
Bu durum, Avrupa liderleri ve dışişleri bakanları da istişare için harekete geçirmiştir. AB Liderler Zirvesi de çarşamba günü bu olaylar ve nükleer anlaşmayı ele almak için düzenlenecek.
ABD, Avrupa'daki stratejik müttefiki olarak İngiltere, Siyonist rejim ve müttefiki olan Arap ülkelerle, İran aleyhinde bir konsensüs oluşturmaya çalışıyor.
Londra'nın son günlerde İran aleyhindeki sert açıklamaları da aynı doğrultuda ve AB'nin İran'a karşı kararlarını etkilemek doğrultusundadır. Ancak AB ve üyeleri bugün Avrupalıların nükleer yükümlülüklerini yerine getirme noktasındaki ahde vefasızlıklarına karşı İran'ın tepkisiyle karşı karşıya kaldıkları için Washington ve ortaklarına ayak uydurmak ve ABD Dışişleri Bakanı ve Ulusal Güvenlik Danışmanı gibi savaş yanlısı zatların tuzağına düşmek istemiyorlar.
AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini de Batı Asya'daki gelişmelere işaretle, daha önce ilan ettiği gibi bölgede tarafları itidal ve sabra çağırarak, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in ifade ettiği gibi, bölgenin yeni bir krizi taşıma gücüne sahip olmadığını vurguladı.
Böylece Washington'un AB'yi İran aleyhindeki yaklaşım ve girişimleri konusunda kendi yanına almaya dayalı ümidi daha da zayıflamıştır./