Korgeneral Süleymani ve Ebu Mehdi Mühendis'e Suikastın Sonuçları
Amerikalılar 3 Ocak Cuma gününün ilk saatlerinde cinayet girişiminde bulunarak İran İslam İnkılabı Kudüs Ordusu komutanı Korgeneral Kasım Süleymani ve Irak halk gönüllü güçleri Haşdi Şabi kurumu başkan vekili Ebu Mehdi Mühendis'e suikast düzenleyip onları şehit ettiler.
Burada sorulması gereken önemli soru ise bu cinayet girişiminin sonuçlarının neler olacağıdır?
Bu caniliğin ilk sonucu İran toplumunda birlik ve beraberliğin pekiştirilmesidir. İran halkı Korgeneral Kasım Süleymani'yi milli ve partiler ötesi bir şahsiyet olarak biliyordu. Bu yüzden İran halkı ve siyasi şahsiyetler ve tanınan diğer isimler, tek ses ve tek vücut olarak büyük komutan Kasım Süleymani'ye yönelik suikastı bir cinayet olarak nitelediler.
Bu cinayetin ikinci sonucu ise İran ve Irak halkının vahdeti ve birliğinin pekiştirilmesidir. Amerikalılar son iki ayda İran ve Irak arasında çatlaklar ve uzaklaşmalara zemin hazırlamaya çalışsalar da ancak Irak halkının, Korgeneral Kasım Süleymani ve Ebu Mehdi Mühendis'in cenaze törenine geniş çaplı katılımı, Amerikalıların bu cinayetinin Tahran ve Bağdat arasında birliğe neden olduğunu gösterdi.
Bu cinayetin üçüncü sonucu ise özellikle de Irak halkının Amerika'ya duyduğu nefretin daha da yoğunlaşmasıdır. Amerikan suikastı sonucu şehit düşen iki komutanın cenaze törenine katılan Irak halkı tek ses halinde Kahrolsun Amerika sloganlarını atarak Amerikan askerlerinin Irak'tan atılmalarını istediler.
Bu cinayetin dördüncü sonucu ise İran milletinin Amerika'ya yönelik düşünce ve zihniyetinin tamamen değişmesi idi. Amerika üniversiteleri hocalarından İran meseleleri tanınmış uzmanı Yevand Abrahamiyan bu hususta şöyle diyor: "İranlılar şimdiye dek Amerika'yı komplocu bir ülke olarak biliyorlardı fakat Kasım Süleymani’nin suikastı ardından, bir kişiyi kendi sınırları dışında bile katleden terörist bir devlet olarak biliyorlar."
Bu cinayetin beşinci sonucu ise Direniş Ekseninin, kendi konumunu kuvvetlendirmek için azmini arttırmasıdır. Amerikalılar büyük bir kampanya başlatarak Korgeneral Kasım Süleymani'nin şehit düşürülmesini, kendileri için büyük bir başarı olarak lanse etmeye çalışıyorlar, zira onlar da Direniş Ekseninin en büyük komutanlarından birini şehit düşürdüklerini çok iyi biliyorlardır.
Ancak Korgeneral Kasım Süleymani Direniş Cephesinin en büyük ve en önemli komutanlarından biri ve İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamenei'nin tabiri ile "direnişin küresel ismi " olsa da Amerikalılar Direniş Ekseninin kişilere bağlı olduğunu düşünüyor. Bu da onların büyük hesap hatalarıdır. Direniş Ekseni her daim kişiye dayalı olmadığını göstermiştir.
Nitekim Lübnan Hizbullah eski genel sekreteri Seyyid Abbas Musevi'ye suikastın ardından Seyyid Hasan Nasrullah onun yerine geçti ve şimdi de Batı Asya'nın en önemli ve en güçlü şahsiyetlerinden biri sayılır. Öyle ki Siyonistler adından bile dehşete kapılıyorlar.
Bu cinayetin altıncı sonucu böyle bir girişimin Amerikalıların Irak'tan atılmasına neden olabileceğidir. Amerika, İran İslam İnkılabı Kudüs Ordusu komutanı Korgeneral Kasım Süleymani ve Irak'ın önemli komutanlarından Haşdi Şabi başkan vekili Ebu Mehdi Mühendis'e suikast düzenleyerek şehit düşürmekle aslında Irak milli egemenliğini ihlal etmiş oluyor.
Bu yüzden Cuma gününden itibaren Iraklı makamlar ve şahsiyetler de defalarca Irak milli egemenliğinin Amerika tarafından ihlalini kınamış ve kimi Iraklı siyasi gruplar ve şahsiyetler de resmi olarak Amerikan askeri güçlerinin Irak'tan atılmasını istemişlerdir. Irak taklit mercilerinden Ayetullah Haeri’nin, Amerikan askerlerinin Irak'taki varlığının haram olduğuna dair fetvasını da bu bağlamda değerlendirmek gerekiyor./