ABD'nin İran halkına karşı yeni yaptırımları
İran'a karşı azami baskı politikasını takip eden Donald Trump yönetimi, nükleer anlaşmadan çekildikten sonra İran milletine yönelik uygulamaya başladığı ancak sonuç vermediği yaptırımlarının devamında, yeni yaptırım kararı aldı.
ABD yönetimi, İran'ın Irak'taki üslerine yönelik füze saldırılarından duyduğu öfkenin ardından İran'a yönelik yeni yaptırım kararı aldı.
Amerikan Hazine Bakanlığı, dün yayınladığı bildiride, İranlı yetkililerden bir çoğunu kapsayan yeni yaptırımları ilan etti. Buna göre, İran İslam nizamının maslahatlarını belirleme kurumu sekreteri Muhsin Rızai, İran milli güvenlik yüksek konseyi sekreteri Ali Şemhani ve İran devrim muhafızları ordusu koordinasyon yardımcısı Muhammed Rıza Nakdi'nin de aralarında olan 8 yetkili yaptırım listesine girdi.
Yaptırıma göre, sözkonusu kişilerin ABD'ye girmesi yasaklanırken mallarına da el konulacak.
Trump 8 Ocak tarihinde, Devrim Muhafızları'nın füzeli operasyonunun ardından yaptığı konuşmada, atıl bir şekilde, İran'a karşı önceki iddialarını tekrarlayarak, Tahran'a karşı yeni yaptırım talimatını verdiğini söylemişti. Trump, Washington'un Tahran'a karşı azami baskı politikası çerçevesinde yeni yaptırım kararı aldığını bu açıklamasında belirtmişti.
ABD defalarca, bu politikadan amacının Washington'un istediği tüm meselelerin ele alınacağı yeni bir anlaşmayı Tahran ile imzalamak olduğunu ileri sürmüştür. Tüm zamanların en ağır yaptırımlarını uygulamak suretiyle İran'ı kendi illegal ve yasadışı istekleri karşısında diz çöktürme peşinde olan Trump yönetimi, ancak İran İslam Cumhuriyeti'nin gösterdiği azami direniş karşısında bir netice alabilmiş değil.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da cuma günü yaptığı açıklamada, bu yaptırımlardan amacın İran'ın tavrını değiştirmek olduğunu söyledi. Amerikalılar, Tahran'ın tavrını değiştirmek veye Washington'un istediklerine icabet etmek için uyguladıkları yaptırımların işe yaramadığını gördüklerine rağmen buna aldırış etmeden Tahran'a yönelik sürekli yeni yaptırım kararı alıyorlar.
Trump daha önce yaptığı açıklamada, Komutan Süleymani ve arkadaşlarına yönelik hain ve kalleşçe saldırı yüzünden İran'ın ABD'den intikam almaya kalkışması halinde, İran'da 52 noktayı hedef alacaklarını ileri sürmüştü. Ancak İran İslam Cumhuriyeti, ABD'nin Irak'taki askeri üslerine füze yağdırarak, Washington'a bir tokat attıktan sonra konuşan Trump, İran'ın füzeli saldırısının can kaybına yol açmadığı ve sadece ufak bir hasara neden olduğunu iddia ederek, İran'a karşı yeni yaptırım kararı aldığını söyledi. Trump ayrıca 4+1 grubunundan da nükleer anlaşmadan çekilmelerini istedi. Ancak Rusya, Çin, Fransa, Almanya ve İngiltere ve de AB, Trump'ın bu çağrısını birlikte reddettiler. Böylece hep tartışmaların merkezinde yer alan ABD Başkanı bir kez daha dünya karşısında rezil oldu.
Burada üzerinde durulması gereken başka önemli bir konu da, İran'a daha fazla baskı uygulamak için elinde bir kozu kalmayan Trump yönetiminin zaman zaman İranlı yetkililer ve ekonomisinin muhtelif sektörlerine yönelik yaptırım uygulamaktan başka bir çaresinin kalmamasıdır. Bilindiği gibi, Trump yönetiminin İran'a karşı yaptırımları artık tavan yapmış ve yeni yaptırımlar adı altında gündeme getirilen hususlar da, aslında daha önce uygulanmıştır.
Bu nedenle Washington hatta daha önce iddia ettiği insani mülahazalarını yaptırımlarında artık bir kenara bırakmış ve açık şekilde İran halkına baskıyı arttırmak amacıyla gıda ve ilaç malzemelerini hedef alan yaptırımları uygulamaya koymuştur.
Ancak Tahran, ABD'nin İran'a karşı yaptırımlarının yeni baskı dönemini geride bırakmayı başarmış, nitekim Dünya Bankası ve IMF gibi uluslararası mali kuruluşlar, son raporlarında, yaptırımların İran ekonomisi üzerindeki etkisinin ortadan kalktığını ve İran ekonomisinin 2020 yılından itibaren normale döneceğini bildirmiştir./
