Amerika’nın İran karşıtı önerisine Rusya’nın yoğun eleştirisi
Trump yönetimi İran İslam cumhuriyetinin askeri ve savunma gücünün artmasına karşı mücadele bağlamında, 2231 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı uyarınca 18 Ekim 2020’de sona erecek silah yaptırımını uzatmak için yoğun çalışmalarla bir bildiri taslağı hazırladı. Washington’un bu eylemi Moskova’nın yoğun eleştirisi ile karşılaştı.
Rusya dışişleri bakanlığı sözcüsü Maria Zaharova dün 2 Temmuz tarihinde bir kez daha Rusya’nın Amerika’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne sunduğu bildiri taslağına muhalefetine işaretle, bildiride İran nükleer çalışmaları ile ilgili olmayan bazı maddelerin olduğunu söyledi.
Zaharova İran’a süresiz silah yaptırımı ile ilgili söz konusu bildiri taslağının ise Washington’ın İran’a maksimum baskı siyaseti doğrultusunda olduğunu ifade etti. Moskova İran’a yeni kısıtlamaların uygulanmasının gerekçesiz ve Bercam nükleer anlaşmanın korunması için çalışmalar açısından yapıcı olmadığını defalarca vurgulamıştır.
Uluslararası Bercam nükleer anlaşması ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 2231 sayılı kararın önemli maddelerinden biri anlaşmanın sağlanmasından 5 yıl sonra İran’a silah satış yasağının kaldırılmasıdır, fakat bu konu Amerika’yı yoğun telaşa sürüklemiştir.
Washington bu bağlamda 2019’un ortalarından itibaren İran’a karşı geniş çaplı psikolojik savaş başlatarak şimdiye kadar devam etmiştir. Bu bağlamda Amerika dışişleri bakanı Mike Pompeo başta olmak üzere Amerikalı yetkililer çeşitli iddialarda bulundular ve İran’a silah yaptırımın bitmesi ile bölgede İran ve müttefiklerinin güç kazanarak siyonist rejimin tehlikeye sokulacağını belirtti.
Daha sonraki etapta Trump yönetimi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyelerini kendi isteğini gerçekleştirmek için ikna çalışmaları üzerine yoğunlaştı. Amerika’nın bu bağlamda Güvenlik Konseyine sunduğu bildiri taslağında İran’a her türlü silahın satışı ve ya intikalinin yasaklanması öngörülüyor. Bildiri ayrıca diğer ülkeleri, Güvenlik Konseyindeki bir komitenin onayı dışında İran’a silah satışı veya intikalini yasaklıyor. Bildiri taslağında ayrıca ülkelere, kendi topraklarında İran’a ait yüklerde yasak kalemlerin bulunma ihtimaline dair kesin kanıtları olduğu durumda söz konusu yükü inceleme ve hatta serbest sularda gemileri denetleme hakkı veriyor. Bildiri taslağı ilaveten silah yaptırımını ihlal eden kişilere seyahat yasağına ilaveten mal varlıklarına da el konulmasını ön görüyor.
Amerika dışişleri bakanı Pompeo Çarşamba günü Avrupa’nın İran’a silah yaptırımını kısıtlı bir dönem için uzatma çabalarına tepki olarak, “Amerika yönetiminin İran’a karşı silah yaptırımını kısa süreliğine uzatma peşinde olmadığını, 2231 sayılı kararın tüm maddelerinin geçerliliğinden emin olmak istediğini” söyledi.
Amerika’nın geniş çaplı çalışmalarına karşı iki küresel rakibi yani Rusya ve Çin, Amerika eylemlerinin sırf Washington hedefleri, illegal ve gayrı meşru istekleri çerçevesinde ve İran’a maksimum baskı bağlamında olduğu, 2231 sayılı karar ve Bercam nükleer anlaşmanın ihlali olmakla kalmayıp üstelik nükleer anlaşmanın iptal edilmesi ve küresel toplumun İran’la karşı karşıya gelmesini sağlama amacı taşıdığını belirtiyorlar.
Bilindiği üzere Güvenlik Konseyi’nde bir kararın onaylanması için en az 9 üyenin evet oyu kullanması ve daha da önemlisi daimi üyelerden kimsenin veto hakkı kullanmaması gerekiyor. Bu yüzden veto hakkı olan Rusya ve Çin’in muhalefeti büyük önem taşıyor ve Amerika da bildiri taslağının onaylanma şansının olmadığını çok iyi biliyor.
Tabi ki Güvenlik Konseyine baskı bağlamında tetik mekanizması gibi araçların kullanılmasına da vurgu yapıyorlar. Fakat buna rağmen Washington’un Avrupalı müttefikleri bile Amerika’nın bu girişimine karşı olduklarını ilan ettiler.
Buna esasen İran cumhurbaşkanı Hasan Ruhani Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 30 Haziran tarihli oturumunda üye 14 ülkenin Bercam ve 2231 sayılı karara kesin desteğini, Amerika’nın siyasette İran’a karşı aldığı bir başka yenilgisi olduğunu belirtti./