İran Savunma Bakanı Açısından Amerika'nın Yaptırımlarının Şiddetlendirmesinin Hedefi
(last modified Tue, 13 Oct 2020 03:17:34 GMT )
Ekim 13, 2020 06:17 Europe/Istanbul
  • İran Savunma Bakanı Açısından  Amerika'nın Yaptırımlarının Şiddetlendirmesinin Hedefi

Amerika uluslararası hukuk ve kararları açık bir şekilde ihlal ederek , İran aleyhinde zalimane yaptırımları arttırarak topyekun ekonomik bir savaş başlatmıştır. Burada sorulması gereken soru Amerika'nın bu girişimi ile hangi hedefleri gerçekleştirmek istemesi ve bu hasmane sürecine son verip vermeyeceğidir.

Bu sorulara cevap bulmak için aslında  Amerika'nın zorba ve  emperyalist mahiyetine bakmak gerekir. Bu özellik uzun bir geçmişe sahip olup  Amerika'nın her zaman sergilediği siyasetlerin bir parçasıdır.  Şimdi de bu sürecin devam etmesi ile  Amerika hükümeti   yanlış hesaplar içerisine girerek  yaptırımlar ile İran milletini teslim olmaya zorlayabileceğini düşünüyor.  

Washington   İran aleyhindeki maksimum baskı kampanyasından güttüğü hedefin   Amerika'nın göz önünde bulundurduğu tüm hususların yer aldığı  Tahran ile yeni bir anlaşma olduğunu belirtmiştir. 

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamenei   Kurban bayramı dolayısı ile yaptığı konuşmada  Amerika'nın İran'a karşı yaptırımlar uygulamasından güttüğü asıl hedefi hakkında şöyle buyurmuştur: " Amerikalıların İran milleti aleyhinde  uyguladıkları yaptırımlar  kesinlikle cinayettir.  Yaptırımın kısa vadeli amacı İran milletini bıktırmak ve devletin karşısına dikilmesidir.  Kısa vadeli amaçları  bu yaptırımlar ile ülkenin kalkınmasına mani olmaktır. Özellikle de bizim bilimsel gelişmemizi engellemek istiyorlar.  Uzun vadeli hedefleri  de  hükümeti iflas ettirmektir.  Yani ülkenin ekonomisini dağıtmak ve çökertmek istiyorlar. "

 Trump hükümeti de en başından itibaren   yaptırımların  halkın memnuniyetsizliğine ve sonuçta siyasi düzenin değişmesine yol açacağını  ya da  İran yönetiminin Amerika karşısında teslime zorlayabileceğini düşünüyordu.   Trump ancak bu hesapları yaparken muhakkak evhama kapılmıştır. Çünkü onun bu kararında ısrarcı olup yeni yanlış kararları ile Amerika uluslararası arenada itibarsızlaştı ve konumunu kaybetti. 

İran İslam Cumhuriyeti savunma bakanı Tuğgeneral Emir Hatemi'nin Pazar günü  İran şehircilik ve yol bakanlığı ile işbirliği anlaşması imzalarken yaptığı konuşmadaki açıklamaları  da aynı noktaya tekabül etmektedir. 

 İran İslam Cumhuriyeti savunma bakanı   savunma sanayisinde elde edilen deneyimler ve kendine yeterliliğe dayalı bilgilerin  havacılık, otomotiv, deniz ve demiryolu sektörlerine aktarılmasına da vurgu yapıp şöyle bir açıklamada bulundu:"  Savunma sanayiinde  de düşmanlar gelişmemizi engellemek istiyorlardı ancak biz kendimize yeterli duruma gelme  cihadı ile  bugün savunma açısından iyi bir durumdayız.  "

Savunma bakanı Tuğgeneral Emir Hatemi sözlerine şunları da ekledi:"     Düşmanlar ellerinden geldiğince düşmanlık yaparak İran milletini  en doğal ve temel haklarından mahrum bırakmaya çalıştılar.  Düşmanların  İran milletini teslim ettirmeye zorlaması  kesinlikle bir sonuca varmayacaktır. Çünkü İranlılar  geri adım atmanın hem de bu gibi vahşi ve habis yaratıklar karşısında zilletten ve  haklarının ayaklar altına alınmasından başka bir anlama gelmediğini biliyorlar. "

 Trump ise İran'a karşı siyasetleri çerçevesinde  BERCAM nükleer anlaşmasını yok etmeyi öncelikli husus olarak ele almış ve kendisince  İran'ı barışçıl nükleer bilimin avantajlarından mahrum bırakmak istiyor.     Amerika bu hedefine varmak için   İran'ın nükleer faaliyetleri ve caydırıcılık sistemine dayalı füze gücünü  tehdit olarak göstermeye çalışıp Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'na baskı uygulayarak  İran'ın nükleer faaliyetleri hakkında yalan dolan raporlar yayımlamasını istiyor. 

  Amerika'nın bu süreci tamamlamaktaki bir sonraki adımı ise  İran'a maksimum baskı uygulamak üzere ekonomik yaptırımları arttırması idi.  

Trump döneminde  İran'a karşı topyekun yaptırımlar doruğa ulaştı.  Amerika  bu cinayeti çerçevesinde  İran'a koronavirüs ile mücadele döneminde bile ilaç girişimini engellemeye çalıştı. 

İran İslam Cumhuriyeti dışişleri bakanı Muhammed Cevad Zarif'in ifadesi ile  şimdi de ekonomik terörizmin yanı sıra tıbbi ve sağlık alanında terör estirilmektedir. 

İran savunma bakanı Tuğgeneral Emir Hatemi hatırlattığı gibi  İran milleti bu düşmanların düşmanlıklarını unutmayacaktır.