BM Raportörünün Amerika'nın General Kasım Süleymani'ye yönelik Yasa Dışı Saldırısını Eleştirmesi

Amerika başkanı Donald Trump'ın direkt talimatı ile 3 Ocak 2020 tarihinde terörist Amerikan ordusu İHA'ları ile yasa dışı ve kalleş bir saldırıda, İran İslam İnkılabı Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani ve Irak Haşdi Şabi Örgütü başkan vekili Ebu Mehdi Mühendis ve silah arkadaşları Bağdat havalimanında şehit edildiler. Bu kalleş saldırı ise dünya genelinde farklı eleştiriler ve kınamalara yol açtı.

BM özel raportörü Agnes Callamard Pazar günü paylaştığı bir dizi Tweet'inde  Amerika'nın General Kasım Süleymani'ye yönelik terör saldırısının uluslararası insan hakları kurallarına ve ilkelerine tamamen aykırı olduğunu belirtti. 
Callamard  söz konusu terör olayını kastederek şöyle bir Tweet paylaştı: 
"Amerika güçleri (İranlı) bir devlet makamına yönelik suikastta (terörde), General Süleymani'yi öldürerek, "zaruret" ve " uyum" kriterlerine uymadı. Bu girişim, uluslararası insan hakları ilkelerinin ihlalidir."
BM makamı, olayda iki önemli şüphe yani bu girişimin zaruretini ve de Amerika'nın komutan Süleymani tarafından iddia ettiği tehditlere karşılık tepkisinin uygun olmadığını gündeme getiriyor. Aynı zamanda  Agnes Callamard'ın  General Kasım Süleymani ve beraberindekilere yönelik kalleş terör olayı yıldönümünde gösterdiği tepki,  bu meselenin özellikle de uluslararası kurallar ve hukukun ihlali açısından önemini gösteriyor. 
 Trump'ın  bizzat direktifini verdiği kalleş saldırıyı gerçekleştirme bahanesi ise General Kasım Süleymani'nin  Amerikalılara ve üslerine karşı saldırı planları yapmasıydı, böylece Amerika da yapmış olduğu hava saldır ile bunu önlemiş oldu. 
Gerçekte farklı kanıtlar ve belgeler ayrıca Amerikalı üst düzey makamların açıklamaları da bu iddianın doğru olmadığını gösteriyor.  Gerçekte  Washington  aylar önce  bu alanda kararını vermiş ve bu kalleş saldırıyı ve suikast girişimini gerçekleştirmek için fırsat kolluyordu.  
Nitekim CNN kanalı 13 Ocak 2020'de  Trump'ın  Haziran 2019'da yani suikasttan 7 ay önce, General Kasım Süleymani'ye yönelik şartlı bir suikast talimatını vermişti.  Trump'ın askeri ve güvenlik danışmanları açısından IŞİD terör örgütü ile mücadelede temel rol oynayan ve Amerika'nın bölgedeki hedeflerinin gerçekleştirilmesinde başlıca engeller sayılan iki önemli İranlı ve Iraklı komutan yani Kasım Süleymani ve Ebu Mehdi Mühendis'in bir araya Bağdat'ta olması terör saldırı için altın bir fırsattı. 
Bu konu, BM raportörü tarafından da değerlendirildi. Callamard, "ABD'nin General Süleymani'ye yönelik insansız hava aracı saldırısını meşrulaştırma bahanesi olarak öne sürülen yakın bir tehdit olduğuna dair hiçbir kanıt bulunmadığını" söyledi. 
Türkiye'nin tanınmış siyaset uzmanlarından Mehmet Prinçek ise General Süleymani'nin ABD'nin bölgesel programlarının önündeki en önemli engellerden biri olduğunu, bu nedenle Amerika'nın ilk hedefinin General Süleymani'yi şehit düşürmek olduğunu vurguladı. 
Bir diğer konu, ABD'nin eşi görülmemiş bir harekette, uluslararası hukuku tamamen ihlal ederek, iki ülkeye savaş ilan etmeden başka bir ülkenin silahlı kuvvetlerinin üst düzey bir yetkilisini terör eyleminde hedef almasıdır. 
Callamard  bu hususta da şöyle bir tweet paylaştı: "Bir yıl önce, Amerika'nın Irak topraklarında General Süleymani'ye yönelik hedefli terör saldırısı, bir Devletin, bir Devlet aktörüne yönelik saldırının gerekçesi olarak meşru müdafaa çağrısında bulunması, ilan edilmiş bir çatışma bağlamı dışındaki ilk örnektir."
Birleşmiş Milletler Özel Raportörü Callamard, General Süleymani ve yarenlerine düzenlenen suikastta ABD suç eyleminin yasadışı olduğu konusunda net bir duruş sergilerken, Trump ve yönetiminin, uluslararası hukukun en büyük ihlalcileri olduğuna ve ABD'nin kaba kuvvete dayalı  yaklaşımının kurallar ve normlar dışında olduğuna işaret ediyor. /