Reisi: İran’ın politikası, bölge ülkelerinin istikrarının ve toprak bütünlüğünün korunmasıdır
(last modified Wed, 22 Sep 2021 03:41:59 GMT )
Eylül 22, 2021 06:41 Europe/Istanbul

İran Cumhurbaşkanı Ayetullah Seyyid İbrahim Reisi, halkların haklarının çiğnenmesinin her şeyden fazla dünya barış ve güvenliğini tehlikeye attığını belirterek, İran politikasının bölge ülkelerinin istikrarı ve toprak bütünlüğünün korunması olduğunu belirtti.

76. BM Genel Kurulu Toplantısında video konferans yöntemiyle bir konuşma yapan Ayetullah Reisi, ABD halkının Kongre binasına saldırısı ve Afgan halkının ABD uçağından aşağı düşmesi görüntülerinin  ABD sulta düzeninin içte ve dışta itibarsızlaştığı mesajı olduğunu belirtti.

İran’ın kültür ve medeniyet, bilim, maneviyat, direniş, bağımsızlık ülkesi ve İran milletinin Allah’a tapan, ülkesini seven, kimlik sahibi ve dünyaya açık millet olduğunu ifade eden Ayetullah Reisi, İran milletinin yüz yıllardan beri sultacılar karşısında kendi kaderini belirleme ve hürriyetini koruduğunu ve Batı Asya’da seçime dayalı en ileri ülke olduğunu belirtti.

İslam Devriminin İran millerinin hürriyet, bağımsızlık ve demokrasi gibi milli ve İslami ilkelerini gerçekleştirmek için büyük bir sıçrama olduğunu ifade eden Ayetullah Reisi, İran millet temsilcisi olarak dünyaya akılcılık, adalet ve hürriyet mesajlarını ilettiğini bu 3 ilkenin tüm ilahi dinlerin ortak noktası olduğunu fakat maneviyat olmadan bu ilkelerin başarılı olmayacağını söyledi.

Günümüzde bölgede görünen şeyin sadece Sulta düzeninin ve düşüncesinin hezimete uğramadığı bunun yanında batı kimliğini tahmil projesinin de hezimete uğradığını ifade eden Cumhurbaşkanı Reisi, bunların sonucunun kan dökmek, istikrarsızlık ve sonucunda hezimet ve kaçış olduğunu ifade etti.

ABD’nin bugün Irak ve Afganistan’dan çıkmadığını, çıkarıldığını ifade eden Reisi, buna rağmen bu akılsızlığın bedelini Filistin’den Suriye’ye, Yemen’den Afganistan’a halklar ve ABD vergi mükelleflerinin ödediğini belirtti.

Yaptırımların  ABD’nin milletlerle yeni savaş yöntemi olduğunu ifade eden Ayetullah Reisi, İran aleyhindeki yaptırımların aslında ne nükleer program, ne de İslam Devrimi ile başlamadığını, 1951 yılında İran petrolünün millileşmesi ile başladığını belirtti.

Korona ile mücadeleye değinen Ayetullah Reisi, İran’ın uluslararası güvenilir kaynaklardan aşı temin etmesine rağmen ilaç yaptırımının İran’ın karşısına çıktığını ve bundan dolayı İran’ın iç imkanlarla kalıcı aşı temin programına yöneldiğini söyledi.

Ayetullah Reisi bölgedeki çatışmaların çözüm yolunun milletlerinin iradesinin hakim kılınması ile mümkün olacağını belirterek, bunun gerçekleşmesinin, yabancıların tecavüzünün kesilmesi, işgalin sonlanması ve devletlerin sadakatli şekilde terörizmle mücadele için işbirliğine bağlı olduğunu söyledi.

Reisi, ABD'nin nükleer anlaşmadan çıkmasına da değinerek, ‘’Bugün Amerikalılar dahil tüm dünya İran aleyhine Kapsamlı Ortak Eylem Planının (KOEP) çiğnenmesi ve azami baskı politikasının tam olarak hezimete uğradığını itiraf etmektedir' dedi./