Siyonist rejim, terör rejimi
Amerikan basınından New York Times bir haberinde, Siyonist rejimin şehit Sayyad Hudayi’ye terör saldırısını işlediğini Amerika’ya bildirdiğini yazdı.
New York Times güvenilir kaynaklardan naklen Siyonist rejim başbakanlık sözcüsünün şehit Sayyad Hudayi terörü hakkında açıklamada bulunmaktan çekindiğini yazarken bir istihbarat yetkilinin belirttiğine göre Siyonist rejim Amerikan yetkililerine verdiği bilgide şehit Sayyad Hudayi terör olayının rejimin ajanların işi olduğunu belirttiğini yazdı.
Siyonist rejim aslında terörist yetiştirmek için bir garnizon gibidir. Terörist yetiştirmek Siyonist rejimin özünde var, başka bir ifade ile terör, bu rejimin oluşmasında büyük rol oynamıştır. Filistin ve Lübnan'dan birçok lider Siyonist rejim tarafından terör edilmiş ve hatta son zamanlarda Siyonist rejim yetkilileri Hamas başkanı Yahya el-Senvar’e Gazze şeridinde terör saldırısı düzenlemekle tehditte bulundular.
Tabi ki Filistinli ve Lübnanlı direniş liderlerine ilaveten bir çok bilim insanı ve özellikle İranlı nükleer bilim insanları ayrıca bir çok muhabir, Siyonist terör rejimi tarafından düzenlenen terör saldırısında şehit oldu. Bunun son örneği bir süre önce Katar el-Cezire kanalının dünyaca tanınan Filistinli muhabiri Şirin Ebu Akile’dir. Katil Siyonist rejim 2000 yılından beri en az 45 muhabire görev başındayken terör saldırısı düzenlemiştir.
Hiç şüphesiz Suriye’de terör ile mücadelede aktif ve etkili rolü olan Harem Savunucularından şehit Sayyad Hudayi’ye yapılan kalleş terör saldırısı, korsan rejim tarafından işlenen son terör olayı değildir.
Siyonist rejimin suikast girişimi esasen iki faktörden kaynaklanıyor. Birincisi, terörizmin, Siyonist saldırganlığın ve işgalinin ürünü olmasıdır. İkincisi; terörün, başta amerika olmak üzere Batılı güçlerin Siyonist rejime tam desteğinin sonucu olmasıdır. Bu desteğin bir işareti de Siyonist yetkililerin Amerika hükümetine şehit Sayyad Hudayi'ye terör saldırısı düzenlediklerini bildirmiş olmalarıdır. Bu bilgilendirme olayı, Amerika hükümetinin Kudüs işgalcisi rejime verdiği desteğin belirtisidir.
İran dışişleri bakanlığı sözcüsü Said Hatibzade bu bağlamda yaptığı açıklamada, “Bu insanlık dışı suç, ne yazık ki terörle mücadele iddiasında bulunan ülkelerin desteği ve sessizliği eşliğinde, küresel istikbare bağlı terör unsurları tarafından gerçekleştirildiğini” belirtti.
Ayrıca İsrail rejimi Savaş Bakanı Benni Gantz, Şehit Hudayi'nin terör olayı öncesi Amerika’ya giderek güvenlik ve istihbarat yetkilileriyle görüştü. Bu ziyaret sırasında Gantz, İran'a karşı bazı saçmalıklarda bulundu, fakat görünüşe göre Amerikan makamlarını Albay Hudayi’ye terör saldırı daha gerçekleşmeden bilgilendirdi.
Siyonistler, Hizbullah'a gelişmiş ve isabetli füze teknolojisinin aktarılmasından şehit Hudayi’nin sorumlu olduğunu iddia edip şehidin Siyonistlere karşı “terörist” operasyonları planladığını iddia etseler de onu terör kurbanı seçmelerinin gerçek bir sebebi vardır.
Bir yandan son günlerde AB'nin baş müzakerecisi Enrique Mora ile Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al-ı Sani'nin Tahran'ı ziyaret etmesinin ardından Viyana görüşmelerinin yeniden canlandırılacağına dair işaretler var. Tabi ki bu konu Siyonistlerin çıkarları ile çelişiyor ve müzakerelerin başarısız olmasını istiyorlar.
Diğer yandan İran, anlaşmayı Devrim Muhafızları'nın Amerika’nın terör listesinden çıkarılması şartına bağladı. Bu bağlamda New York Times bazı yorumculardan naklen, Siyonist rejimin bu terör olayı ile Amerika ve İran arasında nükleer anlaşmanın sağlanmasını ve Devrim Muhafızlar’ın adının terörist listesinden çıkarılmasını engellemeye çalıştığını yazdı.
Bir diğer konu da Şehit Hudayi terör olayının Siyonist rejimin son askeri tatbikatı ile ilgili göründüğü ve hatta tatbikatta terör olayının işlenmesidir./