AB’nin Amerika’yı BERCAM’a geri getirme çabaları
AB dış politika sorumlusu Josep Burrell Salı günü Financial Times gazetesinde yayınlanan bir notta, "tehlikeli bir krizin" yaşanmasını önlemek için bir mutabakat taslağının hazırlandığını ve müzakere taraflarına sunulduğunu duyurdu.
Borell İran'a karşı azami baskıyı başarısızlık olarak değerlendirdi ve yabancı güçlerden BERCAM’ı kurtarmak için harekete geçmelerini istedi. AB yetkilisi, bu anlaşmanın tam ve eksiksiz olmadığını, ancak bunun uygulanmasını mümkün kılmak için müzakerelerin arabulucusu ve koordinatörü olarak gördüğü en iyi anlaşma olduğunu belirtti. Önerilen uzlaşmanın taslağı, İran'a uygulanan yaptırımların kaldırılmasının "detayları" ve BERCAM’a geri dönmek için Tahran'ın uygulaması gerekli nükleer önlemleri ile ilgilidir.
Amerika Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ned Price Salı akşamı, Avrupa Birliği'nin BERCAM anlaşmasına karşılıklı dönüş için önerilen uzlaşma taslağını gözden geçirdiklerine dikkat çekerek, mevcut çıkmazla ilgili gündem saptırarak, İran’ın önünde bir süreliğinde olan fırsatı değerlendirmesini istedi.
Avrupa Birliği'nin çıkmazın devam etmesini ve nihayetinde BERCAM’ın çöküşünü önlemeye yönelik yeni bir uzlaşma önerisinin sunulması, bu alandaki mevcut belirsiz durum göz önüne alındığında bu alandaki son çabalardan biri olarak değerlendirilebilinir. Avrupa Birliği için BERCAM'a geri dönmek siyasi, güvenlik ve ekonomik faydalar anlamına gelir. Üstelik AB’nin Viyana’da yaptırımların kaldırılması konusundaki görüşmeler ve son zamanlarda Katar’ın başkenti Doha’da İran ve Amerika arsında dolaylı görüşmelerdeki koordinatör rolü, BERCAM’a geri dönüş çalışmalarında AB için bir diplomatik imtiyaz alanımdadır.
Burrell'in son uzlaşma önerisi sayesinde ele alınması gereken önemli bir konu, BERCAM’ın yeniden canlandırılmasıyla ilgili mevcut belirsiz durumun nedenleridir. Aslında, İran İslam Cumhuriyeti'nin iyi niyetine rağmen, Amerikan tarafı yani Biden hükümeti, İran'ın özellikle yaptırımların kaldırılması ve nükleer anlaşmanın ekonomik faydalardan yararlanma konusundaki makul taleplerini kabul edemiyor veya kabul etmek istemiyor. Amerika ayrıca İran’a karşı azami baskı politikasını sürdürmekle pratikte Tahran’la yeni bir anlaşmaya varmak ve o anlaşmada yeni nükleer isteklere ilaveten bölgesel meseleler ve İran’ın füze kabiliyetini de kapsayan yeni bir anlaşma istiyor.
Amerika Başkanı Joe Biden, bölgeye yaptığı son ziyaretinden önce Washington Post'ta yayınlanan bir makalede şunları söyledi: Benim yönetimim, İran, 2015 nükleer anlaşmasına (BERCAM) uyum sağlamaya hazır olana kadar diplomatik ve ekonomik baskıyı artırmaya devam edecek, nitekim ben de bunu yapmaya hazırım.
Buna karşılık olarak İran her zaman kendi mantıklı tutumları çerçevesinde yaptırımların kaldırılması, doğrulanması ve de Amerika’nın anlaşmadan çekilmemesine dair Washington tarafından garanti verilmesin istiyor.
Biden hükümeti, suçlama politikası çerçevesinde, uzun süredir nihai anlaşmaya varılmasındaki gecikmenin ve müzakerelerin olası başarısızlığının nedeni olarak, İran'ı suçlu göstermekte ısrar ediyor. Hal bu ki Tahran kendi taleplerini 2015 anlaşmasına ve batılı tarafın sözleşmeyi ihlal deneyimine göre ayarladı.
Tahran'ın bakış açısına göre, kalıcı bir anlaşmayı garanti altına alacak şey, yaptırımların etkin bir şekilde iptal edilmesi ve olası bir anlaşmadan, İran'ın çıkarlarının garanti altına alınmasıdır; buna istinaden İran da müzakerelerin sonuçlandırılması için gerekli öneri ve girişimleri sunmuştur.
İran İslam cumhuriyeti dışişleri bakanlığı sözcüsü Nasır Kenani, “Joe Biden'ın İran'a karşı ekonomik ve diplomatik baskı politikayı izlemeye vurgusu, Amerika'nin 2015 anlaşmasını yeniden canlandırma isteği ile çelişiyor ve Trump yönetiminin İran İslam cumhuriyetine karşı yenilgiye uğrayan maksimum baskı siyasetinin izindedir.” dedi.
Şimdi Avrupa Birliği, bir mutabakat veya uzlaşma taslağı sunarak tarafların BERCAM’a geri dönmesini istediğini iddia ediyor. Hal bu ki İran, bu eylemin, Amerika’nın, İran’ın haklı taleplerini kabul etme hüsnü niyetine bağlı olduğunu defalarca ilan etmiştir.
İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hüseyin Emirabdullahian da İran'ın taahhütlerine bağlı olduğunu vurgulayarak, iyi, güçlü ve istikrarlı bir anlaşmaya varılabilmek için Amerikalıların gerçekçi olmasını istediklerini söyledi./