Öğrencilerin zehirlenmesi ile ilgili içişleri bakanlığı bildirisi
İran İslam Cumhuriyeti içişleri bakanlığı cumartesi günü, öğrencilerin zehirlenmesi konusunda bir mesaj yayımladı.
Mesajda şöyle yazıldı:
Ülkede bazı okullarda yaşanan son olaylar ve öğrenciler arasında boğaz yanması, gözlerinden yaş akması vb. yan etkilerden dolayı aileler arasında bazı endişelerin yaşanması, ayrıca İslami İran’ın kötülüğünü isteyenlerin halk arasında endişe ve stres oluşturarak okulları kapatmaya çalışmalarına yönelik psikolojik savaşı ve olaylar üzerine sörf yaması nedeni ile değerli cumhurbaşkanının direktifi ile içişleri bakanı bu olayın boyutlarını incelemekle görevlendirildi.
Bildirinin devamında şöyle yazıldı: Öğrencilerdeki komplikasyonların nedenlerini belirlemek için özel araştırmalar için ülkenin muteber laboratuvarlarında incelenen saha araştırmasında şüpheli örnekler bulundu ve sonuçları en kısa sürede sağlık bakanlığı tarafından saygın İran halkına bildirilecektir.
Son günlerde ülkenin bazı kentlerindeki birkaç okulunda öğrenciler zehirlendiler, olay uzman gruplar tarafından incelemeye alındı.
Diğer yandan bu olay, başta Amerika olmak üzere batılı ülkelerin, İranlı öğrencilerin zehirlenmeleri ve durumundan endişe etme bahanesiyle, olayla ilgili muhtemel sebeplerine karışma ortamı haline gelmiştir, hal bu ki Washington İran halkına karşı en ağır yaptırımları uygulayarak İranlılara büyük hasarlara sebep olmuştur.
Esasen batılılar İran’a karşı ortam oluşturmak, psikolojik ve medya savaşı başlatmak için her konuyu suiistimal ediyorlar. Nitekim son kargaşa olaylarında Amerika ve batılı ortakları İran’da kaos ortamını yoğunlaştırmaya çalışarak İran’ın içişlerine açıkça ve direkt olarak karıştılar. Batılı ülkeler söz konusu kargaşalarda insan hakları meselesine İran’a karşı yeni ekonomik ve siyasi yaptırım uygulamak ve de ülkede kargaşaları yoğunlaştırmak için bir bahane olarak kullandı. Batılıların hedefi, İran İslam Cumhuriyeti nizamını zayıflatmak ve sonuçta geniş ve elbette faydasız çalışmalarla yıkmaktır. Şimdi de İranlı öğrencilerin zehirlenme meselesini körükleyerek bunu bir araç olarak kullanmaya ve İran halkını merak ettiğini iddia etmeye kalkışıyor.
Temelde Batı'nın İran'a karşı yürüttüğü savaş, hedef ülkeyi etkilemek veya ülkenin veya hibrit savaşa katılan ülkelerin taleplerini uygulamaya zorlamak için tüm güç faktörleri ve unsurlarının kullanılması olarak görülebilecek hibrit savaş kavramı çerçevesinde gerçekleşmektedir. Batılıların bu yıkıcı tutumu İranlı üst düzey yetkililerin de dikkatinden kaçmamıştır. Nitekim dışişleri bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan kişisel Twitter sayfasında şöyle yazdı: Sevgili İranlı kız öğrencilerin zehirlenme olayıyla ilgili bazı batılı yetkililerin müdahaleci tepkisi, düşmanın hibrit savaşının devamı niteliğindedir. Ülkenin ilgili kurumları ciddi bir şekilde olayı takip ederek boyutlarını kontrol ediyor. Büyük İran halkı timsah gözyaşlarını çok iyi tanıyor!
İçişleri bakanlığı da yayımladığı bildiride şöyle yazdı: Bu sorunun başlangıcından beri, İran'a karşı birleşik savaşın tasarımcıları, zihinsel-psikolojik kirlilik yaratarak toplumda iltihap yaymaya, bilim eğitim merkezlerinin kapanmasına ve başarısız olan kargaşa projesini canlandırmaya çalıştılar.
Görünüşe göre batının İran’ın çeşitli alanlardaki ilerlemesinden kapıldığı korku ve İran’ın nükleer ilerlemesi ve özellikle füze ve İHA gibi askeri kabiliyetleri ve de çeşitli bilimsel, sanayi, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlardaki göz alıcı ilerlemeleri, ülkede yaşanan kargaşalara batının kapsamlı desteği ve de öğrencilerin zehirlenmesi gibi olayları abartmasına; böylece kendilerince İran’ı geri götürmeye ve ivmeli ilerleme ve kalkınmasını durdurabileceklerini düşünmelerine sebep olmuştur. /