ABD'nin İran'a Uyguladığı Petrol Yaptırımlarını Sürdürememesi
"National Interest" merkezi, Biden yönetiminin yaptırım politikalarının başarısızlığına ve İran'ın artan petrol gelirlerine dikkat çekerek, ABD Enerji Bilgi İdaresi'nin (EIA) yeni raporunun, Obama-Biden döneminin dalgalanan yaptırımlarının başarısızlığını hatırlattığını belirtti.
Bu düşünce kuruluşu, İran’ın direniş eksenine mali desteği konusundaki Batı’nın iddialarını tekrarlayarak şunları kaydetti: “Kremlin’e Ukrayna’ya saldırısı nedeniyle uygulanan yaptırımların gösterdiği gibi, yaptırımlar tek başına saldırgan hükümetlere karşı bir çözüm olamaz. ABD'nin ticaret politikası, yaptırımların açık ihlallerini önlemekte genellikle başarısız olmuştur.”
Bu raporda, İran’ın petrol ihracatından elde ettiği gelirin son 4 yılda 4 kat arttığı ve 2020’de 16 milyar dolardan 2023'te 53 milyar dolara yükseldiği belirtiliyor. National Interest, bu önemli değişimin 3 ana nedeni olduğunu yazdı: Biden yönetiminin yaptırımları gevşek uygulaması, dünya petrol fiyatlarındaki artış ve Çin’in petrole duyduğu talep nedeniyle Pekin'in Tahran ile daha yakın iş birliği yapması.
İran, yaklaşık 44 yıldır petrol yaptırımları dahil olmak üzere ABD'nin tek taraflı yaptırımlarına, maruz kalmaktadır. Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın İran nükleer anlaşmasından çekilip "maksimum baskı" kampanyasını başlatmasıyla birlikte, İran'a yönelik yaptırımların kapsamı benzersiz bir şekilde genişledi. Washington, İran halkını ABD'nin mantıksız ve yasa dışı taleplerine boyun eğdirmek amacıyla en ağır yaptırımları uyguladı, ancak Biden yönetimi de bu politikanın başarısız olduğunu kabul etti. Mevcut ABD Başkanı Joe Biden, önceki vaatlerine rağmen, maksimum baskı kampanyasını sürdürmüş ve zaman zaman İran’a yönelik yeni yaptırımları da duyurmaktadır.
Önemli olan nokta, ABD'nin Trump döneminden bu yana İran’a yönelik maksimum baskı kampanyasının odak noktasının İran'ın petrol ihracatını engellemek olmasıdır. Ancak, Tahran çeşitli yöntemler ve yenilikçi önlemlerle sadece petrol ihracatını sürdürmekle kalmamış, Amerikalıların da kabul ettiği gibi, bu ihracatı önemli ölçüde artırmayı başarmıştır. ABD'li düşünce kuruluşu, son yıllarda makroekonomik eğilimlerin de İran'ın lehine olduğunu belirterek, ABD Enerji Bilgi İdaresi’nin raporuna göre, İran ham petrolünün yıllık ortalama fiyatının 2020’de COVID-19 pandemisi nedeniyle varil başına 29 dolardan 2022’de 84 dolara çıktığını ifade etti. ABD’nin petrol fiyatları üzerinde sınırlı bir etkisi olduğu için, fiyatların yükselmesi İran’a hem Biden yönetiminin yaptırımları uygulamaktaki başarısızlığı hem de daha fazla kar elde etme olanağı sağladı.
Bu bağlamda, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, 21 Mayıs 2024'te ABD Senatosu'ndaki bir oturumda, Biden yönetimi göreve geldiğinden bu yana Washington'un İranlı kişi ve kuruluşlara yönelik 600’den fazla yaptırım uyguladığını kabul ederek, "Her gün İran’ın mali kaynaklarıyla mücadele etmek için çabalıyoruz, ancak bu ülkenin petrol satmasını engelleyemedik" dedi. Blinken, Senatör Ted Cruz'un İran'ın Biden yönetiminin başında sadece günlük 300 bin varil petrol sattığını ve şimdi günlük 2 milyon varili nasıl sattığını sorması üzerine, "İranlılar yaptırımları aşmak için yoğun çaba gösteriyor ve biz bunu engellemek için her şeyi yapıyoruz, ancak İran'ın petrol satışını engellemekte yetersiz kalıyoruz" diye cevap verdi.
Biden yönetiminin üst düzey yetkilisinin, İran'ın petrol ihracatını artırması ve ABD'nin bu süreci durduramamasını kabul etmesi, Tahran'ın Washington'un İran’a yönelik petrol yaptırımlarını sürdürme çabalarını çeşitli yöntemlerle ve çoğu zaman tamamen yenilikçi yollarla aştığını ve etkisiz hale getirdiğini göstermektedir. Atlantik Konseyi'nde enerji uzmanı olarak görev yapan "Ariel Cohen" ise, Biden’ın İran’a yönelik petrol yaptırımlarından hiçbirini resmi olarak kaldırmadığını, ancak İran'ın resmi olarak Çin’e petrol ihraç etmediğini belirtti. Tahran, petrol sevkiyatlarının menşeini ve varış yerini gizlemek için geniş bir anonim şirketler ve tankerler ağı kullanmaktadır. Hatta bazı ABD sigorta ve lojistik şirketleri, İran'ın petrolünü Çin’e taşıma sürecine yardımcı olmaktadır.
ABD'nin İran’a en ağır ve en geniş kapsamlı yaptırımları dayatma çabası, İran'ı nükleer teknoloji, bölgesel politikalar ve füze yetenekleri gibi konularda ABD'nin yasa dışı ve mantıksız taleplerini kabul etmeye zorlamak içindir. Biden yönetiminin yaklaşımı, Trump yönetiminin İran’a karşı uyguladığı zorlayıcı politikanın bir devamı niteliğindedir, ancak bugüne kadar bu yaklaşımın sonuçsuz kaldığı kanıtlanmıştır./