İran’a Yönelik Bilişsel ve Siyasi Savaş Neden Yoğunlaştı?
https://parstoday.ir/tr/news/iran-i280424
Parstoday – Siyonist rejim ve ABD, 12 günlük savaşın ardından İran’a karşı anlatı ve bilişsel savaşa yönelirken, bazı Avrupa ülkeleri de siyasi baskıyı artırmaya devam ediyor.
(last modified 2025-08-02T05:22:13+00:00 )
Ağustos 02, 2025 07:19 Europe/Istanbul
  • İran’a Yönelik Bilişsel ve Siyasi Savaş Neden Yoğunlaştı?

Parstoday – Siyonist rejim ve ABD, 12 günlük savaşın ardından İran’a karşı anlatı ve bilişsel savaşa yönelirken, bazı Avrupa ülkeleri de siyasi baskıyı artırmaya devam ediyor.

İsrail’in İran’a karşı yürüttüğü 12 günlük savaşın sona ermesinin ardından, Tel Aviv ve Washington İslam Cumhuriyeti’ne karşı anlatı ve bilişsel bir savaş başlattı. Siyonist rejim ve Amerika, İranlı komutanların suikasta uğraması ve nükleer tesislere yönelik saldırıları örnek göstererek kendilerini savaşın galibi olarak tanıtmaya çalışıyor. Ancak İran’ın fırlattığı füzelerin rejime verdiği insanî, ekonomik ve altyapısal zararlara dair hiçbir görüntü veya istatistik paylaşmıyorlar.

Bu doğrultuda, İran’a yapılan saldırılara dair  sivillere yönelik olanlar da dahil  çok sayıda video yayımlanarak İran toplumuna korku ve dehşet aşılanmaya çalışıldı. Aynı zamanda, Amerika ve İsrail’in bu yaklaşımıyla paralel olarak bazı Avrupa ülkeleri de İran’a yönelik siyasi baskılar uygulamaya başladı. Arnavutluk, Almanya, Avusturya, Belçika, Kanada, Danimarka, İspanya, ABD, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İngiltere, İsveç ve Çek Cumhuriyeti perşembe akşamı ortak bir bildiri yayımlayarak, İran istihbarat kurumlarına ait olduğu iddia edilen tehditlerin kendi topraklarında artmakta olduğunu ileri sürdü.

Fransa ve ABD Dışişleri Bakanlıklarının internet sitelerinde de yer alan bu bildiride şöyle deniyor: “İran istihbarat servislerinin Avrupa ve Kuzey Amerika’da adam kaçırma, suikast ve taciz girişimlerine karşı ortak bir duruş sergiliyoruz. Bu eylemler egemenliğimize açık bir saldırıdır.”

Peki bu bilişsel ve siyasi savaşın hedefi nedir?

Bu savaşın en temel amacı, İran yetkililerinin karar alma süreçlerini etkilemektir. ABD ve müttefikleri, bu tür savaşlarla İran İslam Cumhuriyeti’nden müzakere masasında siyasi tavizler koparmayı hedefliyor. Bilişsel ve siyasi savaş, askeri savaşın bir uzantısıdır. Bu ülkeler ve siyonist rejim şu anda İranlı yetkililerin zihinsel olarak karmaşa yaşamasını sağlamaya çalışıyorlar.

Bu savaşın bir diğer amacı ise İran’ın 12 günlük savaşta kazandığı askerî ve siyasi zaferleri çarpıtarak, mevcut eksiklikleri ön plana çıkarmaktır. Diğer bir deyişle, eksikliklerin abartılması ve halk arasında sürekli bir savaş psikolojisinin korunması yoluyla, İran toplumunda bireysel ve sosyal kaygılar yaratmak ve yaşam düzenini bozmak hedeflenmektedir.

Ayrıca bu savaşların bir başka amacı da ulusal birliği hedef almaktır. İsrail’in askeri saldırılarına karşı, İran toplumunun tüm kesimleri – farklı etnik gruplardan çeşitli siyasi düşüncelere kadar  hatta hükümete karşı olan bazı iç ve dış muhalifler bile ortak bir duyguyla, ulusal onuru savunmak için bir araya geldi. Bu dayanışma, ABD ve İsrail’i rahatsız etti ve şimdi bu oluşan birliği zayıflatmak, İran’da iç kargaşaya yeniden zemin hazırlamak istiyorlar.

Bir diğer amaç ise “İran korkusu” (İranofobi) yaratmaktır. ABD, siyonist rejim ve bazı Avrupa ülkeleri uzun yıllar boyunca bu stratejiyi takip etmişti, ancak başarısız oldular. Şimdi yeniden asılsız güvenlik iddialarını gündeme getirerek bu korku siyasetini canlandırmaya çalışıyorlar.

Son olarak, bu bilişsel ve siyasi savaşın önemli bir hedefi de dünya kamuoyunun dikkatini Gazze’de İsrail rejiminin işlediği suçlardan uzaklaştırmaktır. Bu bağlamda, İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, ABD, Fransa ve bazı Batılı ülkelerin İran’a karşı temelsiz ve gülünç suçlamaları tekrar etmesini, açık bir saptırma ve dünya kamuoyunun dikkatini Filistin’deki soykırımdan uzaklaştırma çabası olarak nitelendirmiş ve kınamıştır.