Patrick Claeson’ın ABD Siyasetçilerine Hatırlattığı Bazı Noktalar Hakkında İran
Parstoday – Ünlü Amerikalı ekonomist ve Yakın Doğu uzmanı Patrick Claeson, İran ile ilgili bazı önemli noktaları ABD siyasetçilerine hatırlatıyor.
Parstoday’in haberine göre, Claeson’un 4 Kasım 2025’te Washington’daki Near East Policy Institute sitesinde yayımlanan “İran’ın Kendine Güveni Geri mi Geliyor?” başlıklı makalesinde, İran’ın 12 günlük İsrail savaşı sonrası daha kendine güvenli bir duruş sergilediğini vurguluyor.
Birinci Nokta: Claeson, İran Lideri Ayetullah Ali Hamaney’in 20 Ekim’deki konuşmasına dikkat çekiyor. Hamaney, savaşta İran’ın performansını zaferle savundu ve İran füzelerinin İsrail’in önemli merkezlerini vurduğunu belirtti. Ayrıca İran’ın yeni bir çatışmaya hazır olduğunu ve yerli üretim füzelerini ulusal gücün sembolü olarak tanıttığını söyledi.
İkinci Nokta: Claeson, İran’ın 12 günlük savaşı kazandığına inandığını vurguluyor. Bu bağlamda, Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri Ali Laricani, 4 Temmuz’da Press TV’ye verdiği geniş röportajda, İran’ın savaşı kazandığını açıkladı. İsrail’in İranlı yetkililere ve bilim insanlarına yönelik ilk saldırılarına rağmen İran’ın savaşta inisiyatifi ele aldığını belirtti. Laricani, İsrail ve ABD’nin savaşın devamından çekindiğini ve bu yüzden ateşkes istediğini iddia etti.
Üçüncü Nokta: Claeson, İran’ın kendine güveninin psikolojik bir caydırıcılık olabileceğini, ancak ciddi şekilde değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor. Washington’un çatışmalara dair inkar edilemez deliller yayımlaması gerektiğini söylüyor. Claeson, İran’ın bazen kayıplarını abarttığını iddia ediyor. Örneğin Laricani, İran füzelerinden altısının ABD’nin Katar’daki üssüne isabet ettiğini belirtti, oysa ABD yalnızca birini doğruladı. Ancak Devrim Muhafızları Sözcüsü Alimohammad Naeini, ABD’nin bu 14 füzeyi engellemek için 111 milyon dolar harcadığını ve altısının hedeflere ulaştığını açıkladı.
Dördüncü Nokta: Claeson, 12 günlük savaş sonrası İran’ın nükleer müzakerelere dönme niyeti göstermediğini vurguluyor. Dışişleri Sözcüsü Esmail Baghaei, 3 Kasım’da Washington ile mesaj alışverişinin müzakerelerin yeniden başlaması anlamına gelmediğini belirtti. Hamaney de öğrencilere yaptığı görüşmede, ABD’nin İsrail’e desteğini durdurması ve bölgeden çekilmesinin bazı konularda yeniden değerlendirmeyi mümkün kılabileceğini söyledi, ancak bunun yakın gelecekte olası olmadığını ekledi.
Beşinci Nokta: Claeson’a göre, İranlı yetkililerin son açıklamalarında nükleer program veya vekil güçlerden ziyade füze programına daha fazla vurgu yapılmış. Bu değişim, İran’ın doğrudan caydırıcılığa odaklandığını gösterebilir. Claeson, Amerikalı analistlerin nükleer programa odaklandıkları kadar İran’ın füze gücünün yeniden yapılanmasına da dikkat etmesi gerektiğini öneriyor.
Sonuç olarak Claeson, 12 günlük savaş sonrası İran’ın sadece zayıf bir izlenim vermediğini, aksine tehditlere karşı daha özgüvenli bir duruş sergilediğini vurguluyor. Ona göre bu yaklaşım, ABD’nin gelecekteki politika kararlarını etkileyebilir; çünkü İran ile kalıcı bir anlaşma olasılığı azalmış ve Tahran’dan daha agresif adımlar beklenebilir.