İran ve Pakistan İlişkileri; Bölgedeki Barış ve İstikrar İçin Stratejik Bir Bağ
Parstoday - İran İslam Cumhuriyeti Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri Ali Laricani, Pakistanlı yetkililerle görüşmek üzere İslamabad’a geldi.
Ali Laricani, 25 Kasım 2025 Salı günü (4 Azer) İslamabad’a varışında yaptığı açıklamada, Pakistan’ın bölgenin önemli ülkelerinden biri olduğunu ve bölgesel güvenlik koşulları üzerinde etkili bir konuma sahip bulunduğunu söyledi. İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri ayrıca, Tahran ile İslamabad arasındaki işbirliğinin çeşitli alanlarda bölgenin huzuruna ve barışına katkı sağladığını belirtti.
Laricani, Pakistan’ın İran’ın doğu komşusu olarak kültürel açıdan da etkili bir rol oynadığını, iki ülkenin ilişkilerinin ise çok eskilere dayanan derin ve tarihî bağlara sahip olduğunu vurguladı.
İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri, iki günlük ziyareti boyunca Pakistan’ın üst düzey siyasi ve askerî yetkilileriyle bir araya gelecek. İran ve Pakistan arasındaki ikili ilişkilerin son durumu, ortak anlaşmaların takibi, bölgesel ve uluslararası gelişmeler ile İslam dünyasının önemli meseleleri, Laricani’nin dost ve komşu ülke Pakistan’daki üst düzey yetkililerle yapacağı görüşmelerin gündeminde yer alıyor.
İran ve Pakistan ilişkilerinin geliştirilmesi, yalnızca iki ülke için değil, Güney ve Batı Asya’nın tamamı için stratejik önem taşıyor. Laricani’nin İslamabad ziyareti ve Pakistan’ın bölgesel güvenlik dengelerindeki özel konumuna yaptığı vurgu da bu gerekliliğin göstergesidir.
İran, Pakistan’ın enerji ihtiyacını karşılamak için önemli bir kaynak olabilir ve İran–Pakistan doğalgaz boru hattı projesi bu kapasitenin bir örneğidir. İran ve Pakistan’ın enerji, ticaret ve transit alanlarında geniş işbirliği potansiyeli bulunmaktadır.
Coğrafi yakınlık ve iki ülkenin yüksek nüfusu, sınır ticaretinin geliştirilmesi ve ihracat–ithalatın artırılması için büyük fırsatlar sunuyor. İran’ın Basra Körfezi’ne ve Pakistan’ın Gwadar Limanı’na erişimi, Çin, Orta Asya ve Batı Asya’yı birbirine bağlayacak yeni transit koridorlarının oluşturulmasına olanak sağlayabilir.
Tahran ve İslamabad, terörizmle mücadele, uyuşturucu kaçakçılığı, sınır güvenliği ve ortak tehditlere karşı işbirliği için uygun altyapıya sahiptir. Bu süreç, bölgesel istikrarın sağlanmasında etkili olabilir.
Pakistan, Çin ve İslam ülkeleriyle olan ilişkileri sayesinde, ABD’nin tek taraflı politikalarına karşı İran’ın tutumuyla uyumlu bir rol oynayabilir. Her iki ülkenin İslam İşbirliği Teşkilatı (OIC) ve Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’na (ECO) üyeliği, çeşitli bölgesel ve uluslararası alanlarda işbirliğinin güçlendirilmesine zemin hazırlayabilir.
Her iki ülke, derin İslami ve kültürel bağlara sahiptir; Farsça, Pakistan tarihinde önemli bir yere sahip olmuş ve birçok Pakistanlı şair ve düşünür İran kültüründen etkilenmiştir. İran ve Pakistan ilişkileri, komşuluk ve kültürel–dini etkileşimler üzerine kurulmuştur ve bu ortaklıklar, günümüzdeki işbirliğini güçlendirmek için güçlü bir temel oluşturabilir.
İran ve Pakistan’ın işbirliği, Afganistan ve Güney Asya’daki gerilimlerin azalmasına da katkı sağlayabilir. Tahran ve İslamabad’ın yakınlaşması, bölge dışı güçlerin nüfuzu karşısında bir denge oluşturabilir. Bu ilişkiler, bölgedeki Müslüman ülkeler arasında işbirliği için iyi bir örnek teşkil edebilir ve İslam dünyasının bütünlüğünün güçlenmesine katkıda bulunabilir. Ayrıca iki ülkenin tek taraflılığa karşı duruşunun uyumu, onları uluslararası dengelerde daha güçlü bir konuma getirebilir.
İran ve Pakistan arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi, tarihî ve kültürel ortaklıklar, ortak ekonomik çıkarlar ve bölgesel güvenlik ihtiyaçlarına dayanan stratejik bir gerekliliktir. Bu işbirliği yalnızca iki ülkenin yararına değil, tüm bölgenin istikrarı, kalkınması ve tek taraflılığa karşı duruşu için de önemli katkılar sağlayabilir.