Pars Today

İran İslami Şura Meclisi Milli Güvenlik Ve Dış Siyaset Komisyonu Başkanı Alaaddin Burucerdi, Amerikan senatosunun düşmanca tutumuna misillemede bulunma tasarısının en önemli hususlarından birinin, füze programlarına büyük destek olduğunu bildirdi.

İslami Şura meclisine bugün Amerikan senatosunun düşmanca tutumuna karşı mukabele tasarısı sunuldu

Amerikan Senatosu 15 haziran tarihinde, İran aleyhinde düşmanca siyasetlerinin devamında, sözde ''İran 2017 yılı istikrarı bozucu girişimleri ile mücadele kanunu'' adıyla yeni bir kanunu kabul etmiş ve  bu kanun İran'ın füze ve silahlanmasıyla ilgili yaptırımları içermektedir.

Amerika, İran'ın füze denemelerinin Güvenlik Konseyi'nin 2231 sayılı bildirisine aykırı olduğunu iddia ediyor ve İran'ın füzelerinin nükleer başlık taşıyabilecek özellikte  olduğunu iddia ederken AB dış siyaset sorumlusu  sözcüsü ise İran'ın füze denemelerinin nükleer anlaşmayı  ihlal edici her hangi bir girişim olmadığını itiraf etmiştir. 

İran Meclisi Milli Güvenlik Konseyi Başkanı Alaaddin Burucerdi, bugün meclisin açık oturumu zirvesinde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, ABD’nin bölgede gösterdiği düşmanca tavırları ve direniş eksenine karşı teröristlere verdiği desteklerine işaret ederek, “Bu tutumlara karşı bizim politikamız tamamen net olduğundan dolayı terörle mücadeleyi ciddiyetle sürdüreceğiz. Bunun yanı sıra ülkenin dış politikası konusunda ne kimseye taviz vereceğiz ne de vazgeçeceğiz” dedi.

Burucerdi sözlerini şöyle sürdürdü: ABD ve bölgedeki müttefikleri birkaç yıl içinde terör örgütü IŞİD ile Nusra Cephesi’ne tam destek verdiğini açık bir şekilde gösterdi. Bunun ispatı ise yaralı teröristlerin Siyonist Rejim’deki hastanelerde tedavi görülmesidir. Sonuç olarak düşmanların yeni baskı uygulama sürecine girdiğinin farkındayız ve İran halkının temsilcisi olarak bir kenara çekilemeyiz.

ABD’nin uyguladığı son yaptırımlarına yönelik misilleme planının hazırlanması konusunda Milli Güvenlik Konseyi tarafından düzenlenen oturumlarla ilgili olarak Alaaddin Burucerdi, “Bu planın en önemli maddesi füze savunma programının desteklenmesidir. Zira düşmanların tehditlerine karşı sadece önleyici güce sahibiz. Oturumlarda 8 yıllık Kutsal Savunma döneminde yaşanan acı tecrübeleri göz önünde bulunduruldu. Söz konusu oturumlar sonucu ülkenin füze programının güçlendirilmesine karar verilerek 300 milyon dolar tutarında bir meblağ tahsis edildi” açıklamalarında bulundu.

“Eğer Devrim Muhafızları Kudüs Gücü olmasaydı Bağdat ile Şam teröristlerin eline geçerek Ortadoğu’nun durumu değişecekti” diyen Burucerdi , Kudüs Gücü’ne de bölgede belirleyici ve stratejik rolünden dolayı 300 milyon dolar tutarında bir bütçenin tahsis edildiğini duyurdu.