İsrail ve Amerika'nın Gazze savaşındaki çok yenilgili oyunu
Gazze Şeridi'ndeki sağlık merkezlerinin bombalanması ve bu şeritte yüzlerce kişinin şehit olması ve yaralanması, Han Yunus'ta Filistinli mücahitler ile saldırganlar arasında yaşanan yoğun çatışma, Filistin'le ilgili son gelişmeler arasında yer alıyor.
Siyonist rejimin Gazze Şeridi'ne yönelik son hava saldırılarında yüzlerce insan şehit ve yaralı olurken, Siyonist işgalciler bu şeritteki hastaneleri ve sağlık merkezlerini bilinçli olarak bombalıyor.
Gazze Şeridi'nin işgal edilmesinin 73'üncü günü olan dün erken saatlerde İsrail rejiminin savaş uçakları, Gazze Şeridi'nin kuzeyini, ortasını ve güneyini bombaladı. Bu saldırılar özellikle doğudaki Han Yunus kentinde yoğundu. Bu şehrin ve Gazze Şeridi'nin merkezinde de bir evin bombalanması, Noseyrat Kampı'nda en az 10 kişinin şehit olmasına yol açtı.
Siyonist rejim, uluslararası hukuka aykırı bir eylemle Naser Hastanesi'ni de hedef aldı ve hastanenin doğum ve çocuk bölümüne top mermisi isabet etti.
Gazze Şeridi'ndeki Filistin Sağlık Bakanlığı sözcüsü, El-Cezire'ye verdiği röportajda şunları söyledi: "Naser Hastanesi'ni hedef almak, Siyonist rejimin Gazze Şeridi'ndeki sağlık sistemini yok etme politikasının bir parçasıdır."
Gazze Şeridi Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü de yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Siyonist rejimin Cebaliya’ya yönelik saldırılarında 100'den fazla şehit geriye kalmış, 100 kişi de hâlen bu saldırıların enkazı altında. 20 Filistinli de yaralandı."
Dünya Sağlık Örgütü başkanına göre Gazze'nin sağlık sistemi tamamen çökmüş durumda ve bir hastanenin daha kaybedilmesi, savaşın harap ettiği bu bölgenin tedavi sistemine ciddi bir darbe indirecek.
Basında çıkan haberlerde, Gazze Şeridi'nin güneyinde yer alan Han Yunus kentinde bu güçlerle Siyonist saldırganlar arasında şiddetli çatışmaların yaşandığı belirtiliyor.
Siyonist ordu, yalnızca Han Yunus bölgesinde birkaç ay sürecek savaş operasyonlarına ihtiyaç duyulduğunu itiraf etti. Bu haber, İsrail ordusunun son 24 saatte bu rejimin 35 askerinin daha yaralandığını, bunların 33'ünün Gazze'de hedef alındığı haberiyle duyuruldu.
Direnişçilerin saldırısının ardından Siyonist rejimin helikopterleri hızla kaza mahalline inerek ölü ve yaralıları olay yerinden uzaklaştırdı.
Siyonist ordunun kara operasyonlarının başarısızlıkla sonuçlanması ve artan kayıplar, bu rejimin kalan esirlerin serbest bırakılması için bir kez daha müzakerelere yönelmesine neden oldu.
Bu arada Mossad Şefi David Barnea ile Katar Başbakanı Muhammed bin Abdulrahman bin Casem Al-ı Sani arasında esirlerin serbest bırakılmasına yönelik müzakerelerin yeniden başladığı bildirildi.
Habere göre, üç İsrailli esirin öldürülmesinden önce başlayan bu görüşmeler, bu esirler öldürüldükten sonra daha da acil hâle geldi.
Ancak Gazze Şeridi'ndeki Hamas hareketinin başkan yardımcısı, işgalin durdurulması, Siyonist rejimin birliklerinin geri çekilmesi ve yeniden inşaya başlanmasının esir takasının ön şartı olduğunu açıklayarak, Lübnan, Irak ve Yemen’deki direniş gruplarına bu rejime yönelik operasyonlarından dolayı teşekkür etti.
Hamas'ın askerî kanadı Ketaib El-Kassam da İsrailli esirlerin Gazze Şeridi'ndeki bombalamalarda öldürülmelerinin öncesi ve sonrasını gösteren bir video yayımlayarak Tel Aviv'i mahkûmlarını zorla serbest bırakamayacağı konusunda uyardı.
Aynı zamanda Ensarullah'ın Yemen'deki siyasi bürosunun üyesi "Muhammed el-Bahiti" de Amerika'nın Yemen'e karşı uluslararası koalisyon kurma girişimine karşı uyarıda bulunarak şunları vurguladı: "Eğer Amerika, Yemen'e karşı uluslararası bir koalisyon kurmayı başarırsa, tarihin gördüğü en kirli koalisyon olacak. Tarihin en onurlu savaşına girmek için tarihin en kirli koalisyonunun kurulmasını bekliyoruz. Dünya, daha önce işlenen soykırım suçları karşısında sessiz kalmanın utancını henüz unutmadı."
Yemen ordusunun resmî sözcüsü "Muhammed Abdulselam" da yaptığı açıklama şunları söyledi: "Yemen silahlı kuvvetlerinin tüm eylemleri, Gazze ablukasının kaldırılması ve savaşın ve onun halkına karşı işlenen suçların durdurulması ile ilgilidir."
Geçtiğimiz ay Ensarullah yönetimindeki San'a hükûmetine bağlı Yemen ordusu, Siyonist rejimin limanlarından kalkan veya bu limanlara gidecek ya da Siyonist rejimde kaydedilen gemilerin geçişini engellemeyi başardı.
Bu vakalar, İsrail'in saldırılara yeniden başlayarak kalıcı ateşkesi uzatmayı reddederek can kayıplarının yanı sıra savaş suçlarını da artırdığını, savaşın Filistin'den bölgedeki diğer hassas bölgelere yayılmasına neden olduğunu gösteriyor.
