Nisan 13, 2024 19:40 Europe/Istanbul
  • Dünya’nın Batı'nın İsrail'e verdiği silah desteğini durması talebi

Gazze Şeridi'ndeki Filistin soykırımının doruğa ulaştığı bir dönemde İsrail'e her türlü gelişmiş Batı teçhizatının gönderilmesi, uluslararası insan hakları örgüt ve kurumlarının öfkesine yol açtı.

Aralarında İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün de bulunduğu dünyada insan haklarını savunan 250'den fazla kurum ve kuruluş, Gazze Şeridi'nde bir an önce ateşkes ilan edilmesi gerektiğini vurgulayan bir mektupta, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Dünya barışı ve güvenliğinin sağlanması bağlamındaki görevi uyarınca Siyonist rejime silah gönderme sürecini durdurması gerektiğini duyurdular.

Siyonist rejimin son 6 ayda Gazze Şeridi'nde işlediği cinayetlerin ve suçların yoğunluğu, uluslararası toplumun benzeri görülmemiş bir hamleyle bu rejime silah gönderip satmayı durdurma kararı alacak kadar haksız ve savunulamaz hale geldi. Siyonist rejim ordusunun Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında 7 Ekim 2023'ten bu yana 33.500'den fazla Filistinli şehit oldu, 76.000'den fazla Filistinli ise yaralandı. Bu arada ABD, Almanya ve İngiltere gibi bazı batılı ülkeler hâlâ bu rejime silah göndermeye devam ediyor.

Sahte rejim İsrail'in batılı destekçilerinin son aylarda verdiği siyasi ve askeri destek, Suriye'deki İran konsolosluğunun hedef alınması da dahil olmak üzere bu rejimin Filistin topraklarındaki suçlarını ve bölgedeki küstahlığını arttıran faktörlerden biridir.

İnsan hakları kuruluşları ve kurumlarının mektubunda, Siyonist rejime silah gönderilmesinin durdurulması gerektiği, İsrail'in uyguladığı bombalama ve ablukanın sivilleri hayatta kalmak için gerekli ihtiyaçlardan mahrum bıraktığı, Gazze'nin tehlikeli ve benzeri görülmemiş bir insani kriz ile karşı karşıya olduğu belirtiliyor.

 Son günlerde, Almanya ve İngiltere’deki birçok insan hakları kurumu ile yargı ve hukuk profesörleri, ayrı ayrı mektup ve açıklamalarla, ilgili hükümetlerden Siyonist rejime silah gönderme sürecini mümkün olan en kısa sürede durdurmasını talep etti. Fakat İngiltere'deki halk ve hukukçuların bu ülkenin hükümetinden İsrail'e silah ihracatının durdurulması yönündeki taleplerine rağmen, İngiliz hükümeti, İsrail'e silah ihracatı programını değiştirmeyeceğini vurguladı.

Uluslararası forumlarda Siyonist rejimin Filistinlilere yönelik soykırımını durdurmaya yönelik uluslararası çabalar ve bu rejime Gazze Şeridi'ne insani yardım gönderilmesini garanti altına alma yönündeki baskılar sürerken, Amerikan kaynakları da İsrail'e gelişmiş silahlar ve yardımlara devam edeceklerini vurguladılar.

Washington Post, Amerikalı yetkililerin, bu ülkenin Dışişleri Bakanlığı'nın İsrail'e 25 adet gelişmiş F-35 savaş uçağı ve 1.800 adet tahrip gücü yüksek olan MK 84 ve MK 82 bombaların teslimine izin verdiğini söylediğini aktardı. Uluslararası raporlar, İsrail'in bu bombaları kullanmasının Gazze Şeridi'ndeki yaygın sivil kayıpların ana nedeni olduğunu tespit ediyor. Siyonist rejim İsrail'in Batılı destekçilerinin işgal altındaki topraklara kitle imha silahları gönderme konusundaki ısrarı, BM Güvenlik Konseyi'nin geçtiğimiz günlerde İsrail'in Gazze'deki saldırılarının derhal durdurulması, bu bölgeye insani yardımın yapılması ve İsrail'e silah gönderilmesine ilişkin oy çoğunluğuyla bir kararı kabul ettiği bir durumda ortaya çıkıyor.

Batı'nın bu kritik dönemde İsrail'e yıkıcı silahlar gönderme konusundaki açık ısrarı, Gazze'de Filistinlilere yönelik kitlesel soykırıma Batı'nın apaçık ortaklığı olarak değerlendiriliyor. Batılılar Filistin topraklarına insani yardım göndermeye çalıştıklarını iddia ederken, bu iddiaya ne Filistinliler ne de uluslararası toplum asla inanmıyor.

Batı'dan, Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı UNRWA’ya mali yardımını, bu büyük ve eski ajans’ın bazı üyelerinin Filistinli direniş gruplarına destek ve istihbarat yardımı sağlama bahanesi ile mali yardımlarını kesmesi ve batının Gazze’de bir an önce ateşkesin sağlanmasına karşı muhalefeti ise bu yönde değerlendiriliyor. Siyonistlerin suçlarına her yönden destek verilmesi ve bu rejime silah sağlanması, Batı'nın çifte standartlarını, Filistin meselesinde ve insan hakları alanında ikiyüzlülüğünü göstermektedir. Hiç şüphesiz tüm baskılara rağmen bu dönem Filistinliler ve bölge için geçecektir ve bu soykırımla ilgili olarak ülkelerin ve uluslararası kuruluşların nasıl bir siyaset yürüttüğü ve tutum sergiledi ise tarihe yazılacaktır./