Nisan 13, 2024 19:42 Europe/Istanbul
  • Siyonistlerin İran'ın yüksek stratejik gücünü itiraf etmesi

Siyonist rejimin elebaşları, İran'ın yüksek stratejik gücüne karşı güçsüz olduklarını itiraf ediyorlar.

1 Nisan 2024 Pazartesi günü İsrail savaş uçakları, Suriye'nin başkenti Şam'ın El Mezeh Caddesi'ndeki İran Büyükelçiliği'nin konsolosluk bölümüne saldırdılar. Saldırı sonucu aralarında İran'ın yedi diplomatik üyesi ve askeri danışmanının da bulunduğu 13 kişi şehit oldu. İran İslam Cumhuriyeti yetkilileri, Siyonist rejimin bu saldırı ve cinayetten dolayı cezalandırılması gerektiğini vurgularken misilleme eyleminin kesin olduğunu defalarca belirttiler.

İran'ın olası tepkisinin sonuçları son günlerde Siyonist rejimin kabinesini adeta dehşete düşürmüştür, zira bu korsan rejimin haber çevreleri yayımladıkları raporlarında bu konuya değiniyorlar. İsrail televizyon kanalı 12, Başbakan Benyamin Netanyahu, Savaş Bakanı Yoav Gallant, eski Savaş Bakanı ve şu anki Savaş Konseyi üyesi Benny Gantz ve İsrail Savaş Konseyi üyesi Gadi Eisenkot'un katılımıyla bir güvenlik toplantısı düzenleyeceğini duyurdu. Siyonist rejimin kabinesinin güvenlik toplantısı, İran'ın misillemesinin nasıl yapılacağını incelemek ve bununla başa çıkma yolları üzerinde anlaşmak amacıyla düzenlendi.

İbranice yayınlanan "Ma'ariv" gazetesi Cuma günü bir anketin sonuçlarını yayınladı ve işgal altındaki bölgelerde yaşayanların yüzde 60'ının olumsuz duygular taşıdığını, yüzde 24'ünün umutsuz, Siyonistlerin ise yüzde 23'ünün kaygılı olduğunu yazdı.

Filistinli mücadeleci grupların operasyonları, 7 Ekim 2023'te başlayan "Aksa Tufanı" operasyonu sonrasında Netanyahu'nun savaş kabinesinin yanlış hesaplamaları, Siyonist rejim için telafisi mümkün olmayan bedellere sebep oldu. Filistinli mücadeleci grupları, Irak, Lübnan ve Yemen gibi bölgedeki diğer direniş gruplarıyla birlikte Siyonist rejime ve onların bölgedeki ana müttefiki ABD'ye, Siyonistlerin ve Amerikalıların tepki ve karşılık veremeyecek onarılamaz darbeler indirdi.

Şam'daki İran Büyükelçiliği'nin konsolosluk bölümüne düzenlenen terör saldırısı, Siyonist rejimin uluslararası standartlara ve kurallara aykırı suç eylemlerinin bir başka parçasıdır. Direniş güçleriyle yüzleşmede çaresiz kalan Siyonist rejim, bölgede kaos ve gerginlik yaratmak hedefi ile yasal dokunulmazlığın yanı sıra ülke topraklarının bir parçası olarak kabul edilen diplomatik yerlerden birine saldırdı.

Siyonist rejimin savaş yanlısı elebaşları, Gazze'de işledikleri suçları meşrulaştıran Batı medyasının yanı sıra ABD ve Batı'nın sürekli desteğini kullanarak kriz yaratmaya ve savaşı alevlendirmeye  devam ediyor fakat bu alışıla gelmiş tutum, artık etkili değil ve Siyonist destekçiler de hesaplarını Tel Aviv'den ayırmaya çalışıyor.

Özellikle Aksa Tufanı  operasyonunun ardından İran’ın bölgede yürüttüğü stratejik siyasetler ve sergilediği duruş, Siyonist rejimin bölgede daha da yalnızlaşmasına yol açmıştır. İran İslam Cumhuriyeti'nin sürekli ve etkili desteği sonucunda direniş grupları bölgedeki gelişmelerde etkili bir güç haline gelirken Siyonist rejim, onların operasyonları ve kabiliyetleri karşısında güçsüz ve çaresiz kaldı.

Yeni gelişmeler ve Siyonist rejimin yıkıcı rolünü dikkate alan bölge ülkeleri artık bu rejime ve onun Amerikalı ve Batılı destekçilerine güvenmiyor. İran'ın bugünkü rolü ve konumu, bölgedeki gelişmeler üzerinde öylesine büyük bir etkiye sahip ki, Siyonistler de yalnızlıklarını ve İran'la mücadele edemediklerini kabul ediyorlar./