İsrail'in Gazze savaşındaki stratejik çıkmazı
Her ne kadar Siyonist rejim ve Netanyahu'nun sağcı ve savaş yanlısı hükûmeti, pratik olmayan koşullar önererek ateşkes müzakerelerinin önünü tıkayıp, bu da savaştan zarar gören Gazze sakinlerinin hayatta kalanlarına hizmet etmeye yönelik sorunları tırmandırmış olsa da, savaşın uzaması işgalci rejime ağıra patlamakta ve zaman geçtikçe savaşın artçı sarsıntıları ardı ardına kendini gösteriyor.
Bu artçı sarsıntılardan biri de son günlerde ve haftalarda bu rejimin askerî ve güvenlik sistemlerinde başlayan ve her geçen gün yeni boyutlara ulaşan istifalar zinciridir.
İsrail kaynakları Çarşamba gecesi, şu anda Gazze Şeridi'nde görev yapan İsrail ordusundaki özel hayalet biriminin komutanının aniden görevinden istifa ettiğini bildirdi.
Bu İsrailli komutan, istifa etmeye karar veren diğer iki üst düzey subaya, yani ordunun askerî istihbarat servisi başkanı ve ordunun merkez bölge komutanına katıldı.
Aynı zamanda Siyonist rejimin medyası, özel birlik "Refaim" komutanının da istifa etmeyi planladığını duyurdu.
Siyonist rejimin askerî istihbarat dairesi başkanının istifasıyla eş zamanlı olarak bu rejimin Şabak başkanının ve ortak ordu başkanının da istifa etmesi ihtimali de güçlendi.
Yedioth Ahronoth gazetesinin haberine göre, Siyonist rejimin askerî istihbarat dairesi başkanı "Aharon Haliva", genelkurmay başkanı "Herzi Halevi" ve genelkurmay başkanı "Ronin Bar"ın istifasının ardından bu rejimin iç güvenlik teşkilatı (Şebak)'tan da Haliva'ya katılarak görevlerinden istifa ettiler.
Bu gazetenin öngörüsüne göre, Genelkurmay Başkanı ve Şabak başkanının istifası, sokakta bir protesto dalgasının başlamasına, orduda ve siyasi alanda bir istifa dalgasının başlamasına yol açacak.
Bu rejim her zaman sahaların birliğinden ve bir gün aynı anda birçok cephede savaşa girmek zorunda kalacağından korkuyordu ve artık bu kâbus gerçek oldu.
Gazze'ye destek için harekete geçen direniş cephesinin ilk grubu olan Lübnan Hizbullah'ı, Mescid-i Aksa Tufanı savaşının ikinci günü olan 08 Ekim 2023'te bu savaşa katıldığını başından itibaren net bir şekilde resmen duyarak, Gazze halkı ve direnişine desteğine vurgu yaptı.
Mescid-i Aksa savaşına girerken Lübnan direnişinin hedefi, işgal altındaki Filistin'in kuzey cephesindeki Siyonist ordu tugaylarının bir kısmını çatışmaya sokmak ve bu sayede direnişin omuzlarındaki yükü hafifletmekti.
Bundan sonra Lübnan İslami direnişi yavaş yavaş operasyonlarını niceliksel ve niteliksel boyutlarda genişletmeye başladı ve Hizbullah bu savaşta gerçek gücünü henüz göstermemiş olsa da, düşmanda şaşkınlık yaratan birçok yeni silahı ortaya çıkardı; özellikle Siyonistler Hizbullah'ın bundan sonraki aşamada hangi silahları kullanmayı planladığını tahmin edemiyor ve bu durum İsrail'in Hizbullah'ın operasyonlarına karşı koymasını zorlaştırıyor.
Siyonistlerin Hizbullah'ın operasyonlarına ilişkin endişeleri, bu partinin gelişmiş İsrail insansız hava araçlarını vurma gücünü göstermesiyle daha da arttı, öyle ki Gazze savaşının başlangıcından bu yana, Hermes 450 ve 900 insansız hava araçları da dâhil olmak üzere İsrail ordusunun 5 gelişmiş insansız hava aracı, Siyonist rejim için maliyeti ağır olan bu rejim, özellikle bilgi toplama alanındaki etkinliğiyle övünüyordu. Hizbullah'ın ordunun mevzilerine yönelik yeni operasyonlarında uyguladığı önemli yöntemlerden biri de bu. İsrail ordusunun Gazze'de içine düştüğü büyük çıkmazın gölgesinde, Hizbullah'ın Siyonist rejime karşı her gün artan yoğunluk ve hızla devam eden operasyonları, düşman savunma sistemlerini karıştıran ve İsrail üzerindeki baskıyı artıran bir konudur.
Açıklanan son istatistiklere göre Hizbullah, son 7 ayda Siyonist yerleşim birimlerine yönelik 186, Lübnan ve işgal altındaki Filistin sınır noktalarında 176, sınır noktalarında Siyonist rejim ordusunun mevzilerine yönelik 1112 operasyon, İşgal altındaki bölgelerde Siyonist rejim ordusunun mevzilerine yönelik 55 operasyon, Siyonist rejimin üslerine yönelik 70 operasyon ve bu rejime yönelik 51 hava operasyonu gerçekleştirmiştir.