Nisan 28, 2024 09:59 Europe/Istanbul
  • Filistin işgalcileri neden ABD üniversitelerindeki ayaklanmadan korkuyor?

Ünlü Arap gazeteci ve Rai al-Youm gazetesinin genel yayın yönetmeni Abdülbari Atwan, İsrail'in nefret söylemine güçlü bir şekilde karşı çıkıyor. Atwan, ABD üniversitelerinde İsrail'e karşı düzenlenen kitlesel protestoları savunuyor ve bu protestoların Filistin halkının mücadelesinde bir dönüm noktası olabileceğine inanıyor.

Netanyahu'nun Kamuoyunu Kontrol Altına Alma Çabasının En Büyük Başarısı Yok Edildi

Atwan, bu makalesinde Netanyahu'nun ABD'yi iyi tanıdığını ve bu nedenle öğrenci devriminin patlamasının, tıpkı Vietnam Savaşı ve Güney Afrika'daki faşist apartheid rejiminin zamanında olduğu gibi, İsrail'in apartheid kabinesinin devrilmesine kadar devam edebileceğini bildiğini belirtiyor. O zamanlar ABD'deki öğrenci devrimleri başladı ve Vietnam Savaşı'nı durdurma ve Güney Afrika'daki apartheid rejimini devirme ve ABD'de siyahlara karşı ırkçı yasaları yok etme gibi tam hedeflerine ulaşana kadar durmadı.

Atwan'ın yorumuna göre, Netanyahu, kamuoyunu kontrol altına alma konusundaki en büyük başarısını, eski İngiltere Başbakanı Tony Blair ile birlikte yılda 1 milyar 500 milyon dolardan fazla bir maliyetle kurduğu "Hasbara" adlı propaganda kuruluşunun kurulması olarak görüyor. Bu kuruluş, İsrail rejiminin işgal altındaki Filistin'de işlediği suçlara ve katliamlara karşı çıkanlara karşı kullanılmak üzere kamuoyunu yanıltmayı ve yalan yaymayı amaçlıyordu. Ancak bugün Netanyahu, ifade özgürlüğünü bastırmadaki bu başarısının ABD üniversitelerinde hızla yok edildiğini ve en büyük başarısının son nefeslerini verdiğini görüyor. Bunların hepsi Gazze halkının azim, direniş ve dayanıklılığı ve şehitlerinin kanı sayesinde gerçekleşti.

ABD'deki Öğrenci Ayaklanmasının Siyonistleri Korkutmasının Birkaç Sebebi

Atwan, Siyonist hareketi Netanyahu ve benzerleri ile birlikte en çok endişelendiren şeyin ABD'deki bu öğrenci devriminin patlaması ve etkisinin diğer üniversitelere ve belki de Avrupa ve Batı Asya'ya yayılması olduğunu vurguluyor.

Siyonistlerin ABD üniversitelerindeki bu öğrenci devriminde endişelenmelerinin birkaç sebebi var:

1. Devrim, New York'taki Columbia Üniversitesi gibi Siyonist lobisinin kalesi ve Boston'daki Harvard Üniversitesi gibi seçkin ABD üniversitelerinde başladı. Bu, gelecekteki ABD neslinin babalarının ve atalarının aksine Siyonist yalanlardan asla etkilenmeyeceği anlamına geliyor. Bu devrimin baskı ve tutuklamalara maruz kalan öğrencilerinin sıradan insanlar olmadığını, Kongre ve Senato üyelerinin, işadamlarının ve ABD'deki siyasi seçkinlerin çocukları olduğunu ve aslında bu öğrencilerin ABD'nin yeni liderleri olacağını belirtmek önemlidir.

2. Bu devrim, Siyonist propagandanın merkezini oluşturan İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarını özgürleştirme ve Filistin halkının ulusal haklarını savunma çağrısında bulunuyor. Bu, Siyonistlerin ABD'deki ve diğer ülkelerdeki etkisini ve nüfuzunu kaybetmelerinden korkmalarına neden oluyor.

3. Bu devrim, barışçıl ve medeni yöntemlerle gerçekleştiriliyor ve bu da onu bastırmayı zorlaştırıyor. İsrail rejimi, Filistinlilere karşı şiddet ve baskı kullanmaktan çekinmiyor, ancak ABD'deki öğrencilere karşı aynı taktikleri kullanamıyor.

4. Bu devrim, ABD'deki ve diğer ülkelerdeki birçok insan tarafından destekleniyor ve bu da onu durdurmayı daha da zorlaştırıyor. Siyonistler, kamuoyunun desteğini kaybetmekten ve uluslararası izolasyona maruz kalmaktan korkuyorlar.

Sonuç olarak, ABD'deki öğrenci devrimi, Siyonist harekete karşı büyük bir tehdit oluşturuyor ve İsrail'in işgal altındaki Filistin'deki varlığını sürdürmesi için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Bu devrimin Filistin halkının ulusal haklarını savunma mücadelesinde bir dönüm noktası olması muhtemeldir.

Atwan, makalesinde Siyonist rejimin, ABD'deki öğrenci devrimini bastırmak için girişimde bulunmasının büyük bir suçluluk duygusu ve ahlaki çöküş olduğunu savunuyor. Bu rejimin, kendisini Nazizme karşı bir kurban olarak lanse etmesine rağmen, şimdi ABD'deki öğrencilere karşı Nazi taktikleri kullanmaya çalışıyor.

Atwan, Siyonist rejimin bu çelişkili tutumunun iki ana nedenini belirtiyor:

1. Siyonist rejim, ABD'deki öğrenci devriminin, işgal altındaki Filistin'deki zulmü ve katliamı kınayan ve Filistin halkının ulusal haklarını savunan uluslararası bir harekete dönüşmesinden korkuyor. Bu devrim, Siyonist propagandanın merkezini oluşturan İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarını özgürleştirme ve Filistin halkının ulusal haklarını savunma çağrısında bulunuyor. Bu durum, Siyonistlerin ABD'deki ve diğer ülkelerdeki etkisini ve nüfuzunu kaybetmelerinden korkmalarına neden oluyor.

2. Siyonist rejim, ABD'deki öğrenci devriminin, İsrail'e olan desteğin azalmasına ve ABD'nin bölgedeki politikalarının yeniden değerlendirilmesine yol açmasından korkuyor. Bu devrim, ABD'deki ve diğer ülkelerdeki birçok insan tarafından destekleniyor ve bu da Siyonistlerin kamuoyunun desteğini kaybetmekten ve uluslararası izolasyona maruz kalmaktan korkmalarına neden oluyor.

Atwan, Siyonist rejimin ABD'deki öğrenci devrimini bastırma girişiminin, rejimin zayıflığının ve çaresizliğinin bir göstergesi olduğunu savunuyor. Bu rejim, kendi varlığını sürdürmek için şiddet ve baskıya başvurmak zorunda kalıyor, ancak bu taktiklerin uzun vadede işe yaramayacağını biliyor.

Atwan, makalesinin sonunda ABD'deki öğrenci devriminin, Filistin halkının ulusal haklarını savunma mücadelesinde bir dönüm noktası olduğunu ve Siyonist rejimin nihai çöküşüne yol açabileceğini vurguluyor. Bu devrim, barış ve adalete dayalı yeni bir dünya düzeni için umut ışığıdır.