Türkiye'nin Azerbaycan Cumhuriyeti ile barış için Ermenistan'a tavsiyesi
Türkiye yetkilileri, Güney Kafkasya'da barışı tesis etmek için Ermeni yetkilileri Azerbaycan makamlarının iyi niyetine olumlu ve yapıcı bir şekilde yanıt vermeye çağırıyor.
Bu bağlamda Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin Güney Kafkasya'da barış arzusunu kanıtladığını söyledi.
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu daha fazla yorum yapmaktan kaçındı. Bu arada Nikol Paşinyan hükümeti, "İlham Aliyev" hükümetinin önerdiği pakete cevaben, kendi önerdiği paketi Azeri muadillerine sundu. Geçen hafta Azerbaycan Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, Ermenistan ile ilişkileri normale döndürmek için Bakü'nün beş şartını açıkladı. Beşli pakete cevaben Erivanlı yetkililer de altılı paketlerini sundular. Aslında Ermenistan'ın önerdiği paket, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin önerdiği paketten bir madde daha fazladır ve bu, Dağlık Karabağ sorununun Bakü ve Erivan'ı yöneten siyasiler için büyük bir konuma sahip olduğunu, prestij ve itibar meselesi olduğunu gösteriyor.
Moskova aracılığıyla imzalanan On Maddelik Barış Anlaşması'nda Dağlık Karabağ sorununun çözümüne yönelik süreç ve çerçeve belirlenirken, Bakü ve Erivan liderleri taleplerini bu çerçeveler üzerinden takip etmeliler. Türkiye Dışişleri Bakanı, Ermenistan makamlarına,Güney Kafkasya'da barışın tesisi için Azerbaycan Cumhuriyeti yetkililerinin iyi niyetine olumlu yanıt vermelerini tavsiye ettiği bir sırada anlaşmanın ihlal edilmesi için de zeminin hazır olduğu söylenmelidir. Aslında Türkiye'nin tutumu Ermenistan için bir tehdit olarak da değerlendirilebilir.
Zaten Azerbaycan hükümet yetkilileri de Ermeni tarafına benzer bir öneride bulunmuş durumda. Örneğin İlham Aliyev'in özel yardımcısı ve Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Kurumu dış politika dairesi başkanı Hikmet Hacıyev şunları söyledi: "Ermenistan, bölgede şekillenen yeni jeopolitik gerçekleri doğru bir şekilde değerlendirmeli ve bunlardan sonuçlar çıkarmalıdır”.
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ise Erivan'daki Ulusal Meclisi toplantısında, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin taleplerine üstü kapalı yanıt vererek, Bakü'yü yeni suçlamalarda bulunmakla itham etti ve şunları söyledi: " Bakü yetkilileri, iletişim ablukasının kaldırılması konusunu bir koridor oluşturma diyaloğuna dönüştürmeye çalışıyor. Halbuki bu durum Ermenistan kuşatmasını sona erdirmeyecek tam tersi, daha da kuşatmayı yoğunlaştıracaktır."
Paşinyan ayrıca Azerbaycan Cumhuriyeti'ni bölgesel iletişim ablukasının kaldırılmasına yönelik müzakereleri durdurmaya çalışmakla suçladı ve bu çıkmazın Ermenistan'a karşı saldırgan politikalar izlemek için kullanılmasına karşı uyarıda bulundu.
Azerbaycan Cumhuriyeti ile Ermenistan arasındaki ilişkilerde - esas olarak Dağlık Karabağ sorununa tarafların güvensizliğinden kaynaklanan iniş çıkışlar dışında - bazı önemli olaylar Bakü-Erivan barış anlaşması sürecini gölgeledi. Bu bağlamda, Türkiye hükümetinin Ermenistan'a yönelik önerisinin, Ankara yetkililerinin İlham Aliyev hükümetinin Ermenistan ile barış sürecindeki tutumlarını destekleme ve kayıtsız kalmama girişimi olarak görülmedir. Aynı zamanda, Ankara makamlarının hala Azerbaycan Cumhuriyeti'nin yardımıyla Güney Kafkasya'ya sızmaya çalıştığı görülüyor. Bu, birçok uzmanın Türkiye'nin Güney Kafkasya'daki politikalarının etkisiz ve başarısız olduğunu düşünmesine rağmen yaşanmaktadır. Bu bağlamda, Ermenistan Ulusal Bilimler Akademisi Doğu Araştırmaları Enstitüsü müdürü ve siyaset ve güvenlik uzmanı Ruben Safrastiyan şöyle diyor: "Türkiye, Dağlık Karabağ'da Ruslarla ortak bir barış gücü kurma şeklindeki en önemli hedefine ulaşamadı."
Bu arada Ermeni uzman şuna inanıyor: "Türkiye'nin Dağlık Karabağ sorunundaki ana hedefi Ermenistan'a darbe vurmaktır."
Bu açıklamalar Ermeni toplumunun Türkiye'ye olan güvensizliğini göstermektedir. Temelde, Ermeni vatandaşlarının Türkiye ile ilişki kurmasının ne kadar önemli olduğunu belirlemenin yollarından biri olan anket sonuçlarıdır.
Kasım ve Aralık 2021 arasında gerçekleştirilen bir ABD enstitüsü olan IRI anketinde, yanıt veren Ermenilerin çoğunluğu Türkiye'yi ülkeleri için Azerbaycan'dan daha büyük bir tehdit olarak tanımlamıştır. Bu çok önemli bir sonuçtur.Bu anket Ermenilerin Türkiye'ye pek güvenmediğini gösteriyor. Başka bir deyişle, Türkiye'nin müdahalesi olmadan Azerbaycan Cumhuriyeti'nin Ermenistan ile doğrudan diyaloğu daha yapıcı sonuçlara yol açacaktır.