Türkiye, neden ABD ve NATO'nun Karadeniz'deki askeri varlığına karşı?
https://parstoday.ir/tr/news/turkey-i249646-türkiye_neden_abd_ve_nato'nun_karadeniz'deki_askeri_varlığına_karşı
Türk hükümeti, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nün (NATO) ve Amerikan askeri kuvvetlerinin Karadeniz'de konuşlanmasına karşı olduğunu zımnen deklare etti.
(last modified 2023-11-20T13:52:42+00:00 )
Kasım 20, 2023 15:52 Europe/Istanbul
  • Türkiye, neden ABD ve NATO'nun Karadeniz'deki askeri varlığına karşı?

Türk hükümeti, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nün (NATO) ve Amerikan askeri kuvvetlerinin Karadeniz'de konuşlanmasına karşı olduğunu zımnen deklare etti.

Türk Deniz Kuvvetleri Komutanı Amiral Tatlıoğlu, ülkesinin Karadeniz'in güvenliğini sağlamaya yeterli olduğuna dikkat çekerek, Amerika'nın ya da NATO’nun bu bölgede varlığına karşı çıktı. Bu üst düzey Türk askeri yetkili, "Türkiye, Karadeniz'in güvenliğini sağlıyor. Amerika ve NATO, Karadeniz'i Orta Doğu'ya çevirmemeli. Bu nedenle hiçbir ülkenin veya NATO askeri örgütünün Karadeniz'e girmesini istemiyoruz." dedi.
Türkiye, 1936 yılında bölgesel ve dünya güçleriyle "Montrö Antlaşması"nı imzaladı. Bu anlaşmaya göre İstanbul ve Çanakkale boğazlarında deniz trafiğinin kontrolü Türk hükümetine verildi. Montrö Anlaşmasına göre ticari gemilerin serbest geçişi Türkiye tarafından garanti edilmektedir. Bu uluslararası anlaşmanın bazı maddelerinde Karadeniz'e kıyısı olmayan ülkelerin savaş gemilerine kısıtlamalar getirilmiştir. Bu kısıtlamalar arasında savaş gemilerinin tonajına ve kalış sürelerine ilişkin süre sınırının belirlenmesi de vardır. Uçak gemilerinin bu boğazdan geçişlerinin yasaklanması da söz konusu kısıtlamalar arasında yer aldı.
Bu durumda Türkiye'nin, Karadeniz'in kıyısında yer almasının yanı sıra dünyada İstanbul ve Çanakkale Boğazı'ndan geçişe izin verilen tek ülke olduğu gerçeği göz ardı edilemez. Bu sayede Türkiye, gemilerin Karadeniz'den ve İstanbul Boğazı'ndan geçişine izin verebilir veya engelleyebilir. Ya da gemilerin Marmara, Ege ve Akdeniz denizlerine girmelerine ve Karadeniz'e giderken aynı rotayı takip etmelerine olanak sağlayabilir. Sonuç olarak Türkiye'nin askeri ve sivil gemilerin bu bölgeden geçişine yaklaşımı Ankara hükümet yetkilileri açısından oldukça önemli. Ankara hükümet yetkililerinin Karadeniz'e özel ilgisi önemlidir, çünkü temelde Türkiye'nin özel jeopolitik konumunun önemli ve hayati boyutlarından biri de ülkenin Karadeniz'e yakınlığıdır.
Türkiye'nin Montrö Anlaşması'nın uygulanması ve savaş gemilerinin İstanbul Boğazı ve Çanakkale Boğazı'ndan geçişine ilişkin talepler konusundaki tutumu, Ukrayna'nın Rusya ile savaş sürecinde önemli bir faktör olmasının yanı sıra, Türkiye'nin savaş gemilerinin düzenlenmesinde de belirleyici bir faktördür. Türkiye'nin Karadeniz'deki rolünün önemi nedeniyle Türk siyasetçiler bu hassas ve stratejik bölgeyi Amerikan kuvvetlerine veya NATO askeri örgütüne devretmeye niyetli değiller. Çünkü bu durumda bu hassas bölgeyi kaybedecekler ve Türkiye'nin Karadeniz'de sorun yaşama ihtimali de yoğunlaşacak.
Mevcut durumda Ankara hükümet yetkililerinin Karadeniz'deki güvenlik düzenlemelerini yeniden değerlendirdiği ve NATO üyelerinin bu denizde güç gösterisinde bulunma ihtimalinden son derece kaygılı olduğu görülüyor, özellikle de ki NATO'nun eski üyelerinden biri olan Türkiye’nin, olası bir çatışmadan ilk etkilenecek ülke olacağı bir durumda. Bu nedenle Türk siyasi ve askeri otoriteleri, ABD'nin ve NATO askeri örgütünün Karadeniz'deki askeri varlığını engellemek istiyor. Böyle bir eylem aynı zamanda Türk siyasetçilerin Rusya'nın bölgedeki savunma yaklaşımlarıyla ilgili siyasi ve güvenlik hususlarına da dikkat ettiğini gösteriyor.
Türkiye, NATO askeri örgütünün önemli üyelerinden biridir. Ancak bu ülke, Yunanistan ve Kıbrıs adasının Karadeniz'deki nüfuzunu genişletme çabalarından duyduğu kaygıyı uzun süredir dile getiriyor. Yunanistan'ın son yıllardaki baskılarının çoğu ve Türkiye kıyılarına yakın adaların askerileştirilmesi konusundaki ısrarlarının büyük bir bölümünün başta İngiltere ve ABD olmak üzere batılı güçlerin tavsiyeleri doğrultusunda Atina hükümetinin gündeme getirildiği söyleniyor. Batılı hükümetler, Türk hükümetinin Batılı güçlerin Karadeniz'e nüfuz etme politikalarına karşı çıkacağını zaten öngörmüştü. Bu nedenle Yunanistan'ı kışkırtarak Karadeniz'deki taleplerini Yunanistan üzerinden gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Amerika ve müttefiklerinin amacı Rusya'ya baskı yapmak ve bu büyük ülkeyi parçalamaktır. 
Sonuç itibarıyla, Türk hükümetinin Amerika ve NATO'nun Karadeniz'deki varlığına karşı çıkması, bu bölgenin Ankara için ne kadar önemli olduğunu ortaya koymakta./