Türkiye Başbakanı: Katar krizinin derinleşmemesi için çok ciddi bir mesai harcıyoruz
(last modified Sun, 11 Jun 2017 05:07:20 GMT )
Haziran 11, 2017 08:07 Europe/Istanbul
  • Türkiye Başbakanı: Katar krizinin derinleşmemesi için çok ciddi bir mesai harcıyoruz

Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım, Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki kriz hakkında, "Krizin derinleşmemesi için Türkiye olarak başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere çok ciddi bir mesai harcıyoruz." dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, Dolmabahçe Başbakanlık Ofisi'nde iş dünyası temsilcileriyle bir araya geldiği iftar programındaki konuşmasında Katar'a yönelik başlatılan yaptırım kararının doğru olmadığını daha önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükumetlerinin açık bir şekilde dile getirdiğini belirtti.

Yıldırım, Körfez ülkelerinde yaşanan bu krizin en kısa sürede diyalog suretiyle, istişare suretiyle sona ermesini ümit ettiklerini belirterek "Coğrafyayı biz seçmiyoruz ama o coğrafyada komşularımızla beraber kardeşlik içinde, barış hukukuyla yaşamak mecburiyetimiz var. Kaderimize, kardeşlik bağımıza uygun olarak devam etmemiz gerekir. Bölgenin daha fazla karışmaması, gerilimin yükselmemesi için fırsat kollayanların umutlarını boşa çıkarmalıyız" dedi.

"Suriye, Irak, Yemen, Libya gibi ülkelerde sıkıntılar halihazırda devam ediyor. Bu problemin daha da genişleyerek Körfez'e sıçraması bölgemiz açısından hiçbirimizin arzu etmediği yeni bir durumu meydana getirecektir. Bu bakımdan krizin derinleşmemesi için Türkiye olarak, çok ciddi bir mesai harcıyoruz" diyen Binali Yıldırım konuşmasının devamında şunlara yer verdi: "Bütün bölge ülkelerinin liderleriyle ve diplomatik alanda muhataplarımızla görüşmeler yapıyoruz ve tarafları sükunete davet ediyoruz. Mübarek ayda, yine Müslüman ülkelerin kendi aralarında böyle bir çatışmaya girmemeleri için azami gayreti gösteriyoruz. Tabii burada oluşabilecek yeni bir sorun alanı sadece bölgeyle sınırlı kalmaz. Bölgenin jeostratejik özelliği bakımından bu sorunun küresel bir soruna dönüşme riski çok fazladır. O bakımdan bütün tarafların sorumlu davranması lazım ve krizin tırmanması yönünde değil, tansiyonun düşürülmesi yönünde katkı sağlaması gerekir."