Londra'nın Fars Körfezi'nde askeri varlığın artmasını vurgulaması

Britanya Savunma Bakanı Gavin Williamson Fars Körfezi'nde askeri varlıklarının, devam ederek yayılacağını duyurdu.

Kendisi bölgeye yeni savaş gemilerinin gönderileceğine işaretle,  bunun Britanya’nın bölgede geniş çaplı  yatırımı olduğunu söyledi.  Williamson  Britanya Deniz güçlerinin yeni programının 2019 yılından başlayacağını ve hedefinin bölge sularında daha geniş çaplı varlığı olduğunu söyledi.
Williamson  Britanya’nın sözde  Fars Körfezi güvenliğinin temin edilmesi  ve kalıcı varlık çerçevesinde,  23. filosunu bölgeye  göndereceğini söyledi.
Britanya'nın dünyanın en önemli enerji odaklarından biri ve jeo  stratejik alan olan Fars Körfezi'nde askeri varlığını arttırması,  Londra'nın bölgeye geri dönüşü siyaseti çerçevesindedir.  Bu siyasetin dönüm noktası ise  Britanya ve Bahreyn'in,  Fars Körfezi’nin Adalar'dan oluşan bu küçük ülkede deniz üstü kurma konusunda anlaşmalıdır.  Söz konusu daimi üs nisan 2018'de  Salman  limanında, “ Deniz destek Merkezi” adı ile hizmete açıldı.  Söz konusu tesisler Britanya’nın 1971 yılından beri ilk daimi varlığı ve bu ülkenin yurt dışındaki destek üslerinden biri sayılıyor. Bahreyn’de İngiltere'nin daimi deniz üssü kurma hedefi,  Londra'nın eski siyaseti ve stratejisine, yani" Suveyş'in doğusunda  bulunma"  siyasetine geri dönüşüdür.
Hazine bakanı Philip Hammond  daha önce yaptığı açıklamada bu konuya değinerek Suveyş’in doğu stratejisinin daha büyük bir stratejinin çerçevesinde olduğunu belirti.
Amerika'nın Hint ve Pasifik bölgesine dönüşü askeri stratejisini  izlemesi ile birlikte günümüzde Britanya ve Avrupalı ortakları, batının ve Arap muttefiklerinin özellikle Fars Körfezi ve genelde Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki çıkarlarını korumak için daha fazla pay almaya çalışıyorlar. Britanya deniz güçleri geleekte yeni nesi savaş gemilerini, bu cümleden uçak taşıyan yeni savaş gemileri ve 23.tip savaş uçaklarını Fars Körfezi’nde konuşlandırmak istiyor; tabi ki bu mesele hassas bölgenin  istikrar ve barışına yardımcı olmayacaktır. 
İngiltere savunma bakanı tarafından söz konusu savaş uçaklarının bölgeye gönderilmesi aslında gerginlik oluşturmak ve istikrarı bozan bir girişim sayılıyor. Üstelik Britanya yeni deniz üssünün hizmete girmesi ile birlikte fars körfezindeki gemi sayısının artması ile birlikte, britanya’nın büyük ekonomi sorunlar yaşaması, çelişkili bir siyaset sayılmaktadır. 
Londra defalarca İran’ı bölgede silah yarışması oluşturmakla suçlamıştır, fakt kendisi deniz üssü kurarak bölgede savaş gemileri ile birlikte askeri varlığını arttırıyor. Aynı zamanda Al-ı Halife rejimi de ülkede çoğunluk şiilerin itirazları ile karşı karşıya bulunuyor, bu yüzden başta brianya olmak üzere ecnebi müttefiklerinin desteklerini arıyor. 
Muhafazakar Britanya hükümeti Bahreyn’de protestocuların şiddetle bastırılmasıan itiraz etmediği için yoğun şekilde eleştirilmektedir.  Bahreyn siyasi meseleler uzmanı Said Şahabi’nin belirttiğine göre Londra, İngilizlerin Brexit’e oy vemesi ardından bölge diktatörleri ile ticari ilişkileri genişletme peşindedir.
Britanya’nın bölgede askeri varlığı, aslında batıya bağlı olan rejimler ve özellikle bahren’de Al-ı Halife rejimin hoşnutluğuna sebep o luyor, zira söz konusu rejimler kendi güvenliklerinin yabancı güçlerin askeri varlıklarına bağlamış bulunuyorlar./