Kudüs'ün başkentliğinde bağımsız Filistin devletinin kurulmasına vurgu

Filistin'in BM daimi temsilcisi Riyad Mansur, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres ile yaptığı görüşme sonrası düzenlediği basın toplantısında Filistin halkına uluslararası desteğin zaruretine vurgu yaparak, Beyt'ul Mukaddes'in başkentliğinde Filistin devletinin kurulmasını istedi.

Filistin gelişmeleri, Kudüs'ün başkentliğinde bağımsız bir Filistin devletinin kurulması, tüm Filistin halkının temel talebidir. Filistinliler muhtelif diplomatik, siyasi alanlarında ve diğer sahalarda halen direnişi ön planda tutarak kendi hedef ve ülkülerinin tahakkukunu ciddi surette takip etmekteler ve başta "Dünya Kudüs Günü olmak üzere Kudüs ve Filistin'e destek amaçlı özel günler bu uğurda onlara üstün bir moral ve güç vermekte. Bunun için mübarek Ramazan ayının son Cumasını "Dünya Kudüs Günü" olarak ilan etme konusunda rahmetli İmam Humeyni'nin dahiyane girişimi, dünya genelinde anti siyonist hareket ve Filistin halkına destek tarihinde bir dönüm noktası olmuştur.

Son yıllarda BM teşkilatının Filistin meselesini gündemine alması, Dünya Kudüs Günü gibi hareketlerin  zirveye ulaşmasından kaynaklanmaktadır. Şurası bir gerçektir ki Kudüs, Filistin meselesinin temel eksenidir ve aynı zamanda İslam aleminin en önemli simgelerinden biri sayılmakta. Bu kutsal mekanın elde çıkması ise siyonist İsrail rejiminin sulta alanının daha fazla artmasına sebep olacak. Bunun için Kudüs'ün desteklenmesi, ve Beyt'ul Mukaddes'in Filistin başkenti olmasının vurgulanması Filistinliler ve dünya Müslümanlarının en öncelikli meselelerinden biridir.

Böyle bir ortamda "Dünya Kudüs Günü" şu fırsatı Filistinlilere, dünya Müslümanlarına ve genel olarak insani toplumlara vermektedir ki Kudüs meselesini ön plana çıkarmakla, siyonist rejimin Filistin meselesini ikinci plana itmesi ve dünya gündeminden düşürme planını pratikte etkisiz kılmaktadır.

Kudüs'ün desteklenmesi alanında uluslararası girişimlerde artış hemen hemen tüm dünyaya yayılmış olup, Amerika'nın uydusu bir kaç küçük çaplı rejimin dışında tüm ülkeler Filistin ve Kudüs meselesinde Amerika'ya karşı çıkmış bulunuyorlar. Öyle ki BM Güvenlik konseyinde Filistin ve Kudüs kararnamesinin Amerika tarafından veto edilerek işgal rejimi İsrail'e arka çıkılması ardından bu ülkeler şimdi de BM genel kurulunda yeniden aynı kararname tasarısını gündeme getirtip, Amerika'ya rağmen dünya ülkeleri tarafından tasvip ettirmek istemekteler.

Nitekim Filistin halkı için koruma isteyen yeni bir tasarının, Çarşamba günü Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda görüşülmesi ve oylamaya sunulması bekleniyor.

BM'deki diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre, ABD tarafından BMGK'da veto edilen Filistin halkı için koruma isteyen tasarının, BM Genel Kurulu'nda tekrar görüşülmesi ve oylamaya sunulması öngörülüyor.

Söz konusu tasarıda, "BM Genel Sekreteri'nden, mevcut durumu inceleyip en kısa zamanda, söz konusu tasarının kabul edilmesinin akabindeki 60 gün içinde İsrail işgali altındaki Filistinli sivillerin korunması, güvenliği ve refahı için yapılması gerekenlerin yanı sıra uluslararası koruma mekanizmalarıyla ilgili önerilerinin de bulunduğu yazılı rapor" sunması talep edildi.

Bu arada Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, Filistin Daimi Temsilcisi Riyad Mansur'un da aralarında bulunduğu diplomatlar, tasarı için acil toplantı yapmak üzere BM Genel Kurulu Başkanı Miroslav Lajcak ile görüştü.

Görüşmenin ardından gazetecilere kısa bir açıklama yapan Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, Genel Kurul'a getirilecek tasarının, vetoya uğrayan tasarının benzeri olacağını söyledi.

Diğer yandan uluslararası uzmanlar hemen hemen tüm dünyanın Filistin ve Kudüs'e arka çıkmasında, Dünya Kudüs Günü ve halkların desteğinin önemli rol ifa ettiği konusunda hem fikirler. BM'nin eski Filistin insan hakları raportörü Richard Folk bu konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Dünya Kudüs Günü"nün işgalci siyonistler karşısında Filistin halkı ile dayanışma günü olduğunu ve dünya kamu oyunun dikkatini Filistin ve Kudüs üzerine toplayarak siyonist İsrail rejimine karşı bir baraj oluşturduğunu bildirdi.

Tüm bu gelişmeler sonrası son yıllarda Filistin'in BM nezdindeki konumunun yükselmesine ve bu teşkilat içindeki kurumlarda Filistin'in üyeliğindeki artışlara tanık olmaktayız. Özellikle BM teşkilatı şimdiye kadar bir çok kez muhtelif kararnameler tasvip ederek Filistin halkının kendi kaderini belirleme hakkına sahip olduğunu bildirmiştir. Bunun için Filistinliler ve dünya kamu oyu, Filistin davasının desteklenmesinde Dünya Kudüs gününün en önemli etken olduğu ve uluslararası alanda Filistin davasının desteklenmesi konusunda yeni bir çığır açtığı konusunda hem fikirler.