Suriye'den yeni ifşaat
(last modified Wed, 27 Jun 2018 07:32:56 GMT )
Haziran 27, 2018 10:32 Europe/Istanbul
  • Suriye'den yeni ifşaat

Haber çevreleri, Amerika'nın Trump dönemi teröristlere desteğini daha da artırarak yeni bir aşamaya girdiğini bildirdi. Bu arada Suriye'nin BM Daimi temsilcisi Beşar Caferi, Amerika'nın sistematik olarak işgal altında bulundurduğu bölgelerdeki 19 askeri üssünde teröristleri sistematik olarak eğittiğini ve onları her türlü gelişmiş silah ve teçhizatla donattığını bildirdi.

"The American Conservative" dergisi son sayısında verdiği bir makalede, bundan bir kaç ay önce Suriye'den çıkmak istediğini ve Amerikan askerlerini bu ülkeden çıkaracağını bildiren ABD başkanı Trump'ın tüm iddialarına ve vaatlerine rağmen Amerika ve müttefikleri, İngiltere, Fransa, İsrail, Ürdün ve bir kaç Fars körfezi havzası Arap ülkesi halen Suriye'de onlarca irili ufaklı terör örgütüne her türlü desteği vermekten ve onları silahlandırmaktan el çekmediklerini gösteriyor.

Amerikan liderliğindeki sözde terörizm karşıtı koalisyon pratikte bölgede terör örgütlerinin kurucusu, destekçisi ve sürdüreni konumunda bulunmaktalar.

Sözde terörizm karşıtı koalisyonun Suriye'de takip ettikleri asıl amaç Suriye devletinin zayıflatılması, ülkenin temel alt yapısının tamamen imha edilmesi ve teröristlere karşı her hangi bir direniş ve mücadeleden tamamen el çekmelerini sağlamak için Suriye halkını korkutmak ve dehşete düşürmektir. Özellikle son dönemlerde Suriye ordusu, halkı ve direniş grupları teröristlere karşı mücadelede önemli başarılar elde etmiş ve ülkeyi teröristlerin işgal ve sultası altından tamamen kurtarmak yönünde önemli zaferler kazanmış ve her geçen gün biraz daha güçlenerek kendi küllerinden çıkmaktadır.

Suriye ordusunun teröristlere karşı bu başarıları ve onların ülkedeki varlıklarını tamamen sonlandırma yönündeki girişimleri aynı zamanda terörizmin asıl destekçisi ve hamisi Amerika'yı derinden endişelendirmiştir. Bunun için de böyle bir ortamda Amerika, Suriye'de teröristleri daha fazla desteklemeye ve onlara daha fazla askeri yardım göndermeye karar vermiş bulunuyor. Bunun için de Washington, Suriye'deki askeri varlığını sürekli olarak muhtelif bahanelerle geçerli göstermeye çalışmakta.

Suriye devleti ve yönetiminin izni olmaksızın Amerika'nın Suriye'de asker bulundurması ve askeri faaliyetlerde bulunması gerçekte bu ülkeye Amerikan tecavüzü olarak nitelenmekte ve şimdiye kadar da Suriye yönetimi defalarca Amerika'dan derhal Suriye'den askeri gücünü çekmesini istemiştir. Amerika'nın kanunsuz olarak Suriye'de bulunması gerçekte bu ülkeye askeri tecavüz ve ülkenin meşru yönetimini devirmek amacına yöneliktir.

Amerika, İngiltere, Fransa, işgalci siyonist İsrail rejimi ve  gerici Arap yönetimlerinin yıllardın Suriye yönetimine ve halkına karşı yıkıcı komploları ardından, bu uğursuz şeytani topluluğun tüm komploları ve girişimleri tamamen başarısız sonuçlanmıştır. Bu yenilgi ise öyle bir ortamda tahakkuku bulmuştur ki onlar var güçleriyle Suriye topraklarına yerleştirdikleri, el-Kaide, IŞİD, en-Nusra, Ahraruş Şam gibi terör örgütlerini tepeden tırnağa donatmakta, silahlandırmakta ve desteklemekteydiler. Tüm bu başarısızlıklar ve yenilgilere rağmen Amerika ve müttefikleri halen terörizme desteklerini yeni planlar ve çerçevelerde sürdürebilmeyi umut etmekteler. Trump'ın başkanlığı döneminde Suriye'de teröristlerin askeri eğitimi ve silahlandırılmasında yeni bir aşamaya girilmesi ise bu çerçevede değerlendirilebilir.

Sosyal aktivist ve yazar, Suriye krizinin sonlandırılması için Amerika ve batının teröristlere desteğinin derhal son bulmasını zaruri olduğunu belirtmekte.

Söz konusu yazar  Michael Spirringmen, IŞİD'e desteğin kesilmesi ve terörizmin sonlandırılması yolunun ise teröristlere para ve silah gönderilmesi ve askeri eğitim verilmesinin sonlandırılması olduğunu bildirdi.

Suriye krizi, bu ülkenin uluslararası terörizm belasına müptela edilmesi yönünde çok geniş bir dış komplonun içine sürüklendiğini gösteriyor. Bu krizin temeli ise dış müdahale, teröristlere para, silah ve teçhizat yardımı yapılması ve teröristlerin Suriye topraklarına girişine gerekli imkanların halen devam etmekte olmasıdır ve hemen hemen tüm bu hususlar ise başta Amerika olmak üzere batılı devletler vasıtasıyla gerçekleşmekte.