Direniş silahı; Filistin milletinin hamisi
Filistin İslamî Cihat hareketi üst düzey üyelerinden Halid Bataş, direniş silahi siyonist işgalcilere karşı mazlum Filistin milletinin hamisi olduğunu vurguladı.
Filistin İslamî Cihat hareketi dış ilişkiler sorumlusu Halid Bataş, direniş silahi Filistin milletinin büyük geri dönüş yürüyüşüne destek vereceğini ve Filistin milletinin mücadele bayrağını göndere çekeceğini belirtti.
Bilindiği üzere Filistin İslamî direniş hareketleri siyonist rejim İsrail savaş uçaklarının son günlerde Gazze şeridine barbarca tecavüzüne gösterdikleri tepkide, işgal altındaki Filistin topraklarını en az 220 roketle vurdular. Filistin direnişinin bu hareketi gerçekte işgalci siyonist rejime karşı bir gövde gösterisi ve aynı zamanda Tel aviv’e yönelik bir uyarıydı.
Ateşe ateşle cevap vermek, Filistinli direnişçi grupların Gazze şeridinde katil rejim İsrail’e silahlı direniş çerçevesinde dayattıkları yeni bir denklemdir ve bu denklem siyonistlerin Gazze şeridine tecavüzlerinin ardından uygulanmaya başlanmıştır.
Gerçekte bugün eli kanlı siyonist rejimi Filistin topraklarına yönelik sultacı ve yayılmacı şom hedeflerinde bozguna uğratan tek şey, Filistin İslamî direniş hareketlerinin vurucu ve ezici darbeleridir, nitekim Filistinli direniş gruplarının kesin tepkisi işgalci siyonistleri Filistin topraklarının bir bölümü, yani Gazze şeridinden geri çekilmeye zorlamıştır.
Bu konuda Filistin yasama meclisi Başkan yardımcısı Ahmet Bahr şöyle diyor: direniş silahi, Filistin milletinin haklarını geri almak ve Filistin topraklarını kurtarmak için bu milletin tek yasal ve meşru silahıdır.
Gerçekte işgalcilere karşı silahlı mücadele tüm uluslararası yasalarda ve konvansiyonlarda üzerine vurgu yapılan kesin bir haktır. Buna göre Filistinli grupların direnişin devam etmesine vurgu yapmaları ve direniş silahını korumaları da, Filistin milletini direniş silahını bir kenara bırakmak üzere zorlamaya çalışan ve her türlü direnişi yok etmek isteyen ve sonuçta sultacı ve dayatmacı politikalarını hayata geçirmek isteyen siyonist rejim İsrail ve başta ABD ve Batılı devletler ve bazı irticai Arap rejimleri olmak üzere İsrail hamilerinin komplolarına ve entrikalarına verilen en iyi cevaptır.
Aslında siyonist rejim İsrail Filistinlileri silahsızlandırmak gibi konuları gündeme getirerek bağımsız Filistin devletinin kuruluşu ile ilgili müzakerelerde bu devletin ordu ve silahtan yoksun olma şartını Filistinli taraflara ve uluslararası camiaya dayatmak istiyor. Nitekim bu şartlarda ve siyonistlerin mazlum Filistin milletine yönelik yen kumpasları Amerika’nın yeşil ışık yakması ve Başkan Trump’ın yüzyılın anlaşması adlı komplocu planı gündeme geldiği bir sırada Tel aviv bu süreçte Filistin milletini ve direnişi silahsızlandırmaya ve intifada hareketini durdurmaya çalışıyor.
Ancak bu komplolara karşı Filistinli direniş grupları bir kez daha direnişin silahsızlandırılması Filistin milletinin kırmızı çizgisi olduğunu, zira uluslararası yasalar ve hukuk da her milletin savunma hakkını meşru saydığını vurguluyor.
Her halükarda Filistin milleti son yıllarda İslamî direnişin eli kanlı İsrail rejimine karşı zaferlerini gözeterek ülkülerine ulaşmanın tek yol direniş olduğunun bilincine varmıştır. Nitekim İsrail’in 2005 yılında Gazze şeridinden çekilmesi ve ardından Gazze şeridine dayattığı üç savaşta ağır hezimetlere uğraması da Filistin direnişinin Filistin ülküsünün gerçekleşmesinde eşsiz bir konumu olduğunu ortaya koyuyor.
