Bahreyn Vifak Cemiyeti'nin siyasi tutukluların özgürlüğünü vurgulaması
Al-ı Halife rejiminin baskıcı siyasetlerinin devamı bağlamında siyasi aktivistler ve halk liderlerini tutuklaması, Bahreyn halkının geniş tepkisini beraberinde getirmektedir.
Bahreyn Vifak Cemiyeti kendi liderlerinden ve eski parlamento temsilcisi Şeyh Hasan İsa’nın ve diğer tüm siyasi tutukluların kayıtsız şartsız bir an önce serbest bırakılmasını istedi. Vifak Cemiyeti Bu bağlamda yayınladığı bildiride, Şeyh Hasan İsa'ya yöneltilen tüm suçlamaların sahte ve siyasi hedefler doğrultusunda olduğunu belirtiliyor. Al-ı Halife rejimi sahte ve güvenlik bahaneler ile siyasi ve dini aktivistlerin bastırma çalışmalarının boyutlarını genişletmeye çalışıyor. Al-ı Halife rejimi ülkede halk itirazlarını durdurmak için birçok muhalefet ve siyasi aktivistleri tutuklayarak sahte suçlamalarla onları uzun süreli hapis cezalarına çarptırmaktadır.
Bahreyn gelişmeleri Bahreyn halkına karşı Al-ı Halife rejiminin baskıcı siyasetlerini en yoğun şekilde devam ettiğini, Bahreynli aktivistlerin tutuklanma ve yargılanmaları ayrıca siyasi tutukluların vahim durumunun her geçen gün daha geniş boyutlar kazanarak daha fazla endişe uyandırdığını gösteriyor.
Bahreyn’de demokrasi ve insan hakları için Barış örgütü yaptığı açıklamada şöyle diyor: Bahreyn'in Merkezi hapishanesinde tutuklu olan siyasi aktivistlerin birçoğu hapishane yönetiminin gereken tedbirleri almaması ve sürekli ilgisizliği ve ihmalkârlığı nedeni ile ağır cilt hastalıkları ve alerjiden acı çekiyorlar.
Bahreyn’de demokrasi ve insan hakları için Barış örgütü daha önce yaptığı açıklamada da, hapishane yönetiminin tutukluların elbiseleri ve hijyen malzemelerine el koyduğunu ve onlara bozulmuş yemekler verdiğini belirtmişti.
Bahreyn Merkezi hapishanesi, tutukluların çeşitli işkenceler ve kötü muameleye maruz kaldıkları en korkunç hapishanelerden biridir. Muhalefet grupları, uluslararası ve Bahreyn içindeki insan hakları kurum ve teşkilatlara göre Bahreyn güvenlik güçleri siyasi tutuklulara baskı uygulayarak ve de kötü davranarak onlardan ülkede demokrasinin kurulmasını talep ettikleri için intikam almaya çalışıyorlar.
Bahreyn şubat 2011'den itibaren Al-ı Halife rejimine karşı halkın barışçıl gösterilerine sahne oluyor. Ülke halkı Bahreyn’de demokrasi yönünde gelişmelerin yaşanması, Servet ve sulta tekelinin yok edilmesi, insan haklarına açıkça işlenen suçlar ve saldırıların durdurulması, milli servetin yağmalanması ve yolsuzlukların önünün kesilmesi ayrıca yargı sisteminde reformların yapılmasını istiyorlar.
Ülkede demokrasinin kurulması ve vatandaşlara uygulanan ayırımın son bulmasını isteyen muhaliflere karşı Al-ı Halife rejimin izlediği baskıcı politika, şimdiye kadar birçok lider ve göstericinin tutuklanarak sahte dosyalarla uzun süreli hapis cezalarına çarptırılmasına sebep olmuştur
Fakat Al-ı Halife rejimi Bahreyn halkının mantıklı ve haklı istekleriyle teamül yerine Batı ülkeleri ve bazı bölge Arap yönetimlerinin geniş destekleri sayesinde ve tabii ki uluslararası toplumların sessizliği eşliğinde Bahreyn halkına karşı cinayetlerine devam ediyor.
Bahreyn rejimi 14 Şubat 2011 tarihinden itibaren geniş Halkçı devrimin başlamasından beri şimdiye kadar inkılapçı, muhalefet liderleri ve barışçıl gösterilere katılanların tutuklanması için hiçbir girişimden geri kalmamıştır. Al-ı Halife rejiminin polisiye siyasetleri ve komploları hapishanelerin siyasi aktivistlerden dolup taşmasından başka sonucu olmamıştır. Bahreyn sahip olduğu az sayıdaki nüfusu ile en çok siyasi tutukluya sahiptir. Al-ı Halife rejimi halkın haklı taleplerini bastırmak ve geniş çapta insan haklarını ihlal etmekle ülkeyi en büyük açık hava hapishanesine çevirmiştir. /