Suudiler'in Kaşıkçı anlatısı, Batı için işlemedi
Suudi rejimi işlediği cinayetlerine bir yenisini daha ekleyerek, insan hakları ihlallerinde bir ilk sayılabilecek başka bir cinayete hem de yurt dışında imza attı. Suudi muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürüldüğünü Suudi rejim resmen kabul etti. Ancak cinayet ile ilgili anlatısı, Batılı ülkeleri ikna etmedi.
Suudi muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı, 2 ekimde Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na girdi, ancak bir daha çıkmadı. Olay üzerinde birçok haberler ve yayınlar yapıldı ve sonunda Suudi Arabistan, küresel düzeyde gelen baskı, itiraz ve tepkilerin ardından Cemal Kaşıkçı'nın öldürüldüğünü itiraf etmek zorunda kaldı.
Suudi rejimin itiraf açıklamasının ardından Avrupalı liderler ve de Amerikan yetkililerinden açıklamalar geldi. Batılı yetkililer, Suudi rejimin Kaşıkçı'nın konsoloslukta çıkan arbedede öldüğü anlatısına şüphe ve kuşkuyla yaklaşarak, bu olay hakkında şeffaf ve bağımsız soruşturma yapılmasını istediler.
Suudi Arabistan Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, Kaşıkçı'nın konsoloslukta çıkan arbede sırasında öldüğünü resmen duyurdu. Savcılık hatta Kaşıkçı'nın "öldürüldü" sözcüğünü kullanmaktan çekinerek, zanlıların Kaşıkçı'nın iade edilebilmesi için Suudi Araibstan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na gittiklerini bildirdi.
Ancak birçok ülke Kaşıkçı cinayeti ile ilgili Riyad'ın anlatısının Suudiler'in daha önce "Kaşıkçı konsolosluktan çıktı" diye açıklamalarıyla çeliştiğini belirttiler.
Kaşıkçi Suudi rejim tarafından takip ediliyordu ve yakalanmasından korktuğu için yurt dışında yaşıyordu.
Kaşıkçı olayı hakkında birçok soru işareti söz konusudur.Bu sorulardan biri şudur ki, Suudiler niçin ilk başta Kaşıkçı'nın akıbeti hakkında hiçbir bilgilerinin olmadığını söyledikten sonra gelinen noktada Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldüğünü itiraf ediyorlar?
Suudiler'in ileri sürdüğü bu iddia kabul edilse bile, başka bir soru akla geliyor ve o da şudur ki, Kaşıkçı'nın cesedi nerede ve ne olmuştur?
Anlaşılan Suudiler'in başını daha fazla ağrıtacak mesele, Kaşıkçı'nın cesedinin parça parça edilmesidir.
Kaşıkçı'nın İstanbul'un çevresindeki ormanlık alana gömülmüş olabileceği ifade edildiği cesedi bulunması halinde Suudiler yeni ve daha büyük bir skandal ile karşı karşıya kalacaklar ki bundan hiçbir çıkış yolları olmayacak.
Ancak AB'nin üzerinde durduğu ve AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini'nin de vurgu yaptığı önemli mesele, Cemal Kaşıkçı'nın katlinin Viyana Konsolosluk İlişkileri Sözleşmesi'nin 55. maddesine aykırılığıdır. Bu maddede, evsahipliği yapan ülkenin yasalarına saygı gösterilmesine vurgu yapılmaktadır.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Cemal Kaşıkçı'yi işkence edip, öldürmek için İstanbul Başkonsolosluğu'na terör timi göndermekle, uluslararası kurallar, anlaşmalar ve sözleşmelere hiç aldırış etmediğini göstermiş oldu.
Avrupalı yetkililer başta olmak üzere Batılılar'ın gösterdiği tepkiler, onların Suudiler'in Kaşıkçı cinayeti ile ilgili anlattıklarını ikna edici bulmadıklarını ortaya koyuyor.
Almanya Başbakanı Angella Merkel bu bağlamda yaptığı açıklamada, Riyad'in Cemal Kaşıkçı cinayeti ile ilgili açıklamalarını kabul etmediğini belirtti.
Danimarka gibi diğer Avrupalı ülkelerden de benzer açıklamalar geldi.
Amerikan yetkilileri ve ABD Kongre üyeleri de benzer açıklamalarda bulunarak, Suudi rejimin Kaşıkçı cinayeti ile ilgili anlatı ve açıklamalarının inanılır olmadığını deklare ettiler.
Florida eyaleti Cumhuriyetçi Senatör Marco Rubio, Suudi yetkililerin Kaşıkçı cinayeti ile ilgili açıklamalarına gösterdiği tepkide, bu açıklamaları tuhaf niteleyerek, katillere yaptırım yapılmasını istedi.
Rubio twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada şöyle yazdı: Suudi Arabistan'ın Kaşıkçı katliyle ilgili değişen hikayeleri artık bayatlamıştır. Maginski Yasası uyarınca soruşturma yapılıp, olayın gerçek yüzünü ortaya çıkarmalıyız ve cinayeti yapanlara yaptırım uygulamalıyız.
Avrupalılar da Suudi rejime yaptırım konusunda benzer açıklamalar geldi.
Avusturya Dış Politika Komisyonu Başkanı Andreas Schieder, AB'den Kaşıkçı cinayeti için Suudi rejime yaptırım uygulamasını istedi.
Böylece Batılar'ın göz boyama niyeti ile olsa bile, Bazı Suudi yetkililerine karşı yaptırım uygulamaları bekleniyor.
