Irak hükümetinin önceliği, terörizmin yok edilmesi
Irak'ta kurulan yeni hükümet başbakanı Cumartesi günü ülkenin üst düzey askeri ve güvenlik yetkilileri ile görüşmesinde, kökleri kurutuluncaya kadar Irak'ta terörist gruplarla mücadelenin devamına vurgu yaptı.
Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi, ordu ve silahlı güçlerin görevinin halkı desteklemek olduğunu beyan ederek, Irak silahlı güçlerin fedakarlıklarını ülkede teröristlere karşı zafere sebep olduğunu belirtti.
IŞİD terör grubu 2014 yılında, dış mihraklar ve içerdeki hainlerin etkin desteği ile Irak topraklarına girerek, güç gösterisi yapmak için ortamı uygun görünce ülkenin kuzey ve batı bölgelerinden geniş bir alanı işgal ederek sayısız tüyler ürperten cinayetler işlediler. IŞİD teröristleri ilk günlerde Irak'ın tümünü ele geçirmek için ortamı uygun gördüler, fakat dini mercilerin zamanında devreye girerek halkı aydınlatması ve Irak halkı ve hükümetinin birlikte hareketiyle IŞİD teröristlerine karşı birlik içinde saflar oluştu.
Iraklıların örnek sayılan vahdetleri IŞİD'e karşı sarsılmaz bir set oluşturdu. Böyle bir ortamda Iraklı çeşitli kesimlerden oluşan gönüllü Haşdışabi halk güçleri, Irak'ın değerli din alimi ve taklit mercii Ayetullah Sistani'nin isteği ve Musul kentinin 10 haziran 2014 tarihinde düşmesi ile eşzamanlı kuruldu.
Halk, ordu ve hükümetin ortak işbirliği ise IŞİD'in zayıflaması ve Irak'ta yok olma sürecinde etkin faktördü. Iraklı üst düzey yetkilileri haşdişabi'nin ordu ve hükmet ile ortak işbirliği nedeni ile, 2017-2018 yıllarını IŞİD'in ölüm tarihi olarak ilan ettiler.
Son yıllarda teröristler Irak'ta büyük hezimete ve yenilgiye uğradılar fakat terörizme yönelik askeri zafer, onların tam olarak yok olduğu anlamına gelmez. Başka bir ifade ile IŞİD askeri açıdan yolun sonuna gelmiş olabilir fakat burada önemli olan mesele, Irak'ın terörizmden kurtulup kurtulmamasıdır. Burda akla gelen ilk soru, acaba bu terör grubu başka yöntemlere yönelecek mi ve acaba Irak halkı yine teröristlerin tehlikesi ile karşı karşıya olacak mı? sorusudur.
Irak'ın bazı bölgelerinde teröristlerden arta kalan ender güçlerin gerçekleştirdikleri saldırılar, onların hala Irak güvenliği için tehdit sayıldıkları anlamındadır; özellikle de teröristler kendi destekçileri yani batılı yönetimler ve gerici Arap rejimlerin yardımı ile ülkede güvenlik ortamındaki boşlukları kullanarak, tekrar terör ortamını hazırlamaya çalışıyorlar.
IŞİD aldığı yenilgileri telafi etmek amacıyla, Irak'ta istikrarsızlık oluşturmak için intihar saldırıları, terör, suikast eylemleri ve saldırılarına yoğunluk kazandırarak taktiklerini güvenlik aşamaya taşımayı önceliği olarak gündemine almıştır. Irak gelişmeleri teröre karşı askeri zaferin radikallerin işinin sonu olmadığını ve köklerinin kurutulması gerektiğini gösteriyor.
Bu şartlarda Irak'ta IŞİD'e karşı askeri zaferin ardından sıranın istihbarat ve bilgi savaşında olduğu söylenebilir, zira savaş sadece asker ve tanklara dayalı değildir; selefi ve tekfirci düşüncelerin oluşmasına olanak sağlayan ortama karşı kültürel ve bilgi savaşına girilmelidir.
Bu ortamda terörizmin kökleri kurutulurken IŞİD'den sonraki dönemde ülkede kalkınma, ekonomi gelişme ve siyasi yapılandırmaya gidilmesi gerekiyor; bu da Irak başbakanı Adil Abdulmehdi'nin Irak ordu ve güvenlik yetkilileri ile yaptığı görüşmede üzerine vurgu yaptığı konudur./