Kudüs 3’lü oturumu, Netanyahu ve Bolton’un yenilgisi
(last modified Thu, 27 Jun 2019 02:39:35 GMT )
Haziran 27, 2019 05:39 Europe/Istanbul
  • Kudüs 3’lü oturumu, Netanyahu ve Bolton’un yenilgisi

Kudüs güvenlik oturumu pazartesi ve Salı günleri (24 ve 25 Haziran) arasında Rusya güvenlik konseyi sekreteri Nikolay Patruşev (Никола́й Плато́нович Па́трушев), Amerika ulusal güvenlik danışmanı John Bolton ve Siyonist rejim güvenlik konseyi başkanı Meir Ben Shabbat’ın katılımı ile Kudüs’te düzenlendi.

Söz konusu oturumun hedefi ve getirileri ile ilgili olarak Siyonist rejim ve Amerika’nın Kudüs oturumundan 3 hedef amaçladıkları söylenebilir. 
İlk hedef özellikle Suriye’de İran karşıtı bir çalışma programının hazırlanması idi. Amerika ve korsan rejim, özellikle de Amerika’nın 8 Mayıs 2018 tarihinde Bercam nükleer anlaşmasından çıkışı ardından İran’ın Suriye’den geri çekilmesini hedefliyorlar, fakat bu amaç, İran’a uygulanan bunca yaptırıma rağmen hala gerçekleşememiştir. 
İran İslam cumhuriyeti Suriye’nin yasal yönetiminin daveti ve ülke ordusuna teröristler ile savaşta yardım amacı ile Suriye topraklarında bulunuyor ve bu yüzden de sırf Şam yönetiminin isteği ile bu ülkeden çıkacaktır. 
Amerika ve Siyonist rejim özellikle de son bir yılda Rusya kanalından İran’ı Suriye’den çekilmeye ikna etmeye çok çalıştılar. İki gün süren Kudüs oturumunun kulisinde de Amerika ulusal güvenlik danışmanı Bolton ve korsan rejim başbakanı Netanyahu da İran karşıtı iddiaları ve boş sözlerini tekrarlayarak batı Asya bölgesinde yaşanan krizlerin başlıca sebebinin İran olduğunu iddia ederek, İran’ın Suriye’den çekilmesini istediler.
Siyonist rejim ve Amerika’nın Kudüs toplantısındaki ikinci hedefleri ise, son bir yılda Rusya yetkilileri ile defalarca görüşerek Moskova ve İran arasını açmaya çalışmasıdır. Aslında Amerika ve işgalci rejim, Tahran ve Moskova arasında çatlak oluşturarak Tahran’ın bölgesel konumunu sarsabileceklerini ve Suriye’den çekilmesi için baskı uygulayabileceklerini düşünüyorlar.
Kudüs oturumunun üçüncü hedefi ise sahte rejim İsrail’in Amerika ve Rusya arasında bir anlaşmanın sağlanması ile Suriye’de güvenliğin Siyonist rejimin güvenliği temelinde tanınmasıdır. Aslında Netanyahu Suriye krizi konusunda Rusya ve Amerika görüşlerini birbirine yaklaştırmaya ve böylece Suriye krizi ile ilgili muhtemel kararların Astana süreci ile değil Cenevre müzakerelerince alınmasını sağlamaya çalışıyor.
Ve dördüncü hedef de Rusya’yı Asrın Anlaşması’na destek vermesini sağlamaktı, zira Kudüs oturumu, Manama’da asrın anlaşmasını gerçekleştirme bağlamında bir çalıştayın düzenlenmesi ile eşzamanlı düzenlendi. Manama oturumu Salı günü Bahreyn’in başkentinde yapıldı. 
Fakat önemli olan konu ise Kudüs 3’lü oturumundaki hedeflerin gerçekleşmemesidir. 
Rusya milli güvenlik konseyi sekreteri Nikolay Patruşev, Netanyahu ve bolton’un iddialarına tepki olarak, İran’ın bölgesel güçlerden biri ve Moskova’nın ortağı ve müttefiki olduğuna işaretle, “Tahran’ı bu ülkede terörist IŞİD grubu yanında başlıca güvenlik tehdidi olarak tanıtılmaya dayalı her türlü çalışmanın kendilerince kabul edilemez olduğunu” söyledi.
Patruşev’in bu tutumunu, Al-ı Suud’a yakınlığı ile bilinen Şark-ul Avsat gazetesi dikkate alarak, Netanyahu ve Bolton’un Kudüs oturumunda yenilgiye uğradıklarına işaretle, “Nikolay Patruşev’in tutumu, sadece bölgede Amerika ve Siyonist rejimin çıkarları ile Rusya’nın Suriye’deki çıkarları ile bağdaşmamasının bir göstergesi değil, aynı zamanda bu tutum Moskova’nın Tahran’ı, bölgede ortak çıkarları olan tek ortağı olarak bildiğini ve iki tarafın yakınsamasının bu çıkarların korunması ve artması ile sonuçlandığını gösteriyor.” Şeklinde yazdı./