Riyad anlaşması ve önündeki engeller
Yemen’in istifa eden Mansur Hadi hükümeti ve güneyde İdris Zübeydi başkanlığındaki Güney geçiş konseyi son aylarda ciddi anlaşmazlık yaşamaya başladı. Bu sürecin devamında Güney geçiş konseyi Aden’de Maaşik cumhurbaşkanlığı sarayını ele geçirdi.
Bu ihtilafları çıkarlarına aykırı bulan S. Arabistan rejimi Yemen’in istifa eden hükümeti ile Güney geçiş konseyini müzakere masasına oturtarak aralarındaki ihtilafları diyalogla çözmek için büyük çaba harcadı. Bu çabalar Riyad anlaşması ile sonuçlandı.
Suud rejimi Güney geçiş konseyi ile Yemen’in istifa eden Mansur Hadi arasındaki ihtilafların tırmanmasını engellemek ve ayrıca Yemen’de Ensarullah hareketi ve müttefiklerine karşı dayattığı savaşın başını çektiği ittifakın içinde bir iç savaşa dönüşmesini önlemek için istifa eden hükümetle Güney geçiş konseyinin Cidde’de müzakere zeminini hazırladı ve sonunda bu müzakereler Riyad’da bir anlaşmanın imzalanmasıyla sonuçlandı.
Riyad anlaşmasının birçok maddesi bulunuyor, fakat en önemlileri ise şöyle:
- Mansur Hadi Yemen’in sözde yeni hükümeti Güney geçiş konseyinin katılımı ile anlaşma imzalandıktan 30 gün sonra kurmalıdır.
- Mansur Hadi’nin şimdiki hükümeti anlaşma imzalandıktan 7 gün sonra Aden’e dönmelidir.
- Güney geçiş konseyine bağlı milisler istifa eden hükümetin savunma bakanlığına katılmalı ve tek bir ordu kurulmalıdır.
- Taraflar birbirine karşı medya propagandalarını durdurmalıdır.
- Güney geçiş konseyi Ensarullah ile müzakerelere katılmalıdır.
Gerçi S. Arabistan rejiminin arabuluculuğu ile Yemen’in istifa eden Mansur Hadi yönetimi ile Güney geçiş konseyi Riyad anlaşmasını imzaladı, ancak bu anlaşma uygulamada ciddi engellerle karşı karşıya bulunduğu anlaşılıyor. Riyad anlaşmasının önündeki en önemli engellerden biri, istifa eden hükümetin içinde Riyad anlaşmasını ve içindeki maddeleri kabul etme konusunda görüş ayrılığı bulunuyor. Bu konu en başta Mansur Hadi yönetimi ile Güney geçiş konseyi arasında imzalanan anlaşmaya ve uygulanmasına muhalefetlere sebebiyet verdiği anlaşılıyor.
Yemen’in istifa eden Mansur Hadi yönetimi ile Güney geçiş konseyi arasında imzalanan Riyad anlaşmasının önündeki en önemli ikinci engel ise, Yemen’in güneyinde bulunan bazı siyasi grupların ve şahsiyetlerin Suud rejimine güvenmemesidir.
Yemen’in istifa eden Mansur Hadi yönetimi ile Güney geçiş konseyi arasında imzalanan Riyad anlaşması S. Arabistan’ın arabuluculuğu ile imzalandı. Oysa S. Arabistan Yemen topraklarına yapılan saldırı ve dayatılan savaşın en önemli direğidir ve son 56 ayda Arap dünyasının en yoksul ülkesi olan Yemen’de büyük hasara yol açmıştır. Bu yüzden Yemen’in istifa eden Mansur Hadi yönetimi ile Güney geçiş konseyi arasında S. Arabistan’ın arabuluculuk yapmasının kabul edilmesi, Yemenli diğer grupların eleştirisine yol açmıştır.
Bu doğrultuda Yemen’in güneyinde faaliyet yürüten Islah partisinin önde gelen yetkililerinden Tevekkül Kirman twitter hesabında yaptığı açıklamada, Riyad’ın Yemen’e musallat olmasına yol açan ve Suud rejiminin Yemen üzerinde hegemonyasını pekiştiren her türlü anlaşmaya ve eklerine karşı olduklarını belirtti.
Mansur Hadi’nin özel kalem müdürü Abdullah Alimi ve yine Islah partisinin diğer bazı ağır topları da Riyad anlaşması imzalandıktan bir kaç saat sonra yaptıkları açıklamada, anlaşmaya ve içerdiği maddelere karşı olduklarını, anlaşma Suud rejiminin Yemen üzerinde sulta kurmasına vesile olacağını belirttiler.
Öte yandan Yemen’de Güney geçiş konseyine bağlı milis güçlerin istifa eden Mansur Hadi yönetiminin savunma bakanlığına katılması ve bu bakanlığın komutası altına girmesi de iki taraf arasında ciddi ihtilaflara yol açabilecek anlaşmanın bir başka maddesini oluşturuyor. Zira bu madde pratikte Güney geçiş konseyine bağlı Hazam’ul Emn adlı askeri kanadın feshedilmesi ve sonuçta konseyin askeri gücünü kaybetmesidir.
Bundan başka Güney geçiş konseyinden bazı üyelerin Riyad anlaşması imzalandıktan sonra yaptıkları açıklamalar da anlaşma ile ilgili ihtilafları açıkça yansıtıyor. Bu doğrultuda Güney geçiş konseyi medya bölümü Başkan vekili Mansur Salih twitter hesabında yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: Güney geçiş konseyi kesinlikle El’Havar El’vatani anlaşmasında yer alan kararlara uymayı benimsememiştir ve adı sadece göstermelik olarak anlaşmanın metninde yer almıştır.
El’havar El’vatani anlaşması, Yemen’in siyasi geleceğini belirlemek için 2012 ila 2014 yılları arasında yürütülen ve sonuçta Yemen’in bir bütün olarak kalması fakat 6 bölge şeklinde yönetilmesi kararlaştırılan bir anlaşmaydı.
Mansur Salih şöyle ekledi: Mansur Hadi ve yeni hükümeti Aden’e geri döner, fakat biz müzakerelerin sırasında kesinlikle Mansur Hadi’nin yardımcısı ve Islah partisine yakın olan Ali Muhsin El’Ahmar’ın Aden’e geri dönmesini kabul etmedik.