Pompeo'nun Başarısız Kabil Ziyareti ve Amerika'nın Tehditvari Bildirisi
Amerika başkanı Donald Trump'ın Amerikan askeri güçlerini Afganistan'dan çıkaracağı vaatlerine rağmen bu yolda ciddi sorunlar ile karşı karşıya kalmıştır. Üst düzey Amerikan makamlarının da bu savaşzede ülkeye sayısız ziyaretleri de bu vaadin gerçekleşmesine yardımı dokunmamış ve Washington bir yandan da Kabil'e yardımları azaltacağını bildirmiştir.
Amerika dışişleri bakanı Mike Pompeo'nun Afganistan cumhurbaşkanı Eşref Gani'yi Washington'un isteklerine boyun eğdirmekteki başarısızlığının ardından Amerika bu ülkeye yardımlarını 1 milyar dolara kadar azaltma kararını aldı.
Bu mali yardımların azaltılmasının sebebi ise Gani ve onun siyasi rakibi Abdullah Abdullah'ın Pompeo'nun ihtilafları kenara bırakma talebine uymamaları idi.
Pompeo Salı günü yayımladığı bildiride şöyle bir açıklamada bulundu:" Amerika 2021 yılında Afganistan için ayrılan mali yardımları 1 milyar dolar kadar azaltmaya hazırdır. Bu çerçevede Kabil'e diğer yardımların da azaltılması için gerekenler incelenmektedir. "
Görünen o ki bu hususun asıl nedeni ise Washington'un iki Afgan makam arasındaki tartışma ve sorunu çözmekteki ümitsizliğidir. Amerika başkanının dünyada gücünün arttığına dair iddialarına rağmen gerçekler başka şeye işaret ediyor. Gerçekte Amerika dışişleri bakanının Afganistan ziyaretinden eli boş dönmesi Washington'un ortak ve müttefik ülkelerde bile nüfuzunun aşırı derecede azaldığını gösteriyor.
Pompeo bu hususta sözlerine açıklık getirerek Amerika'nın Eşref Gani ve Abdullah Abdullah'ın kapsayıcı hükümetin kurulmasına karşı çıkmasından esef duyduğunu ve bu yenilginin Washington-Kabil ilişkilerine hasar verdiğini belirtti.
Buna ilaveten Abdullah da Gani de kendilerini Afganistan cumhurbaşkanı olarak tanıtıyor. Bu çerçevede Amerika'nın özel Afganistan temsilcisi Zelmay Halilzade'nin arabuluculuğun da işe yaramadığı görülmektedir. Amerika savunma bakanı Mark Esper ise bu hususta şöyle bir açıklamada bulundu:" Pompeo, mevcut barışçıl sürecin gelişmesi doğrultusunda Afganistan'a ziyarette bulundu."
Buna rağmen Trump hükümetinin Afganistan'daki mevcut siyasi kriz hususundaki kaygıları Amerika ile Taliban arasında anlaşmanın uygulanması açısından da önem taşıyor. Bu anlaşmanın önemli bir kısmı Afganistan merkezi hükümeti tarafından uygulanacaktır. Bu yüzden bu ülkede iktidar hususundaki belirsizlik Taliban'ı da yapılan anlaşmadan uzaklaştırabilir.
Belki de Pompeo bu yüzden ve bu korkudan dolayı Afganistan'ı terk etmesinden sonra Washington'a gitmeden Amerika'nın Katar'daki askeri üssüne gidip Taliban temsilcileri ile 75 dakikalık bir görüşme yaptı. Amerika dışişleri bakanlığının bu bildirisine göre Pompeo, Taliban üst düzey müzakerecisi Molla Birader gibi Taliban temsilcileri ile görüşmesinde Washington ve Taliban arasındaki Şubat 2020 anlaşmasına bağlı kalmalarına vurgu yapıldığını belirtti.
Buna rağmen Amerika ile Taliban arasında yapılan son anlaşmanın önemli maddelerinden sayılan 5 bin Talibanlı mahpusun Afganistan cezaevlerinden kurtarılmasının gerçekleşmemesi halinde bu anlaşmanın pek de uygulanamayacağı söylenebilir. Tabii Pentagon, Trump'ın Amerikan güçlerini Afganistan'dan çekme vaatleri doğrultusunda Mart ayının ortalarından Amerikan güçlerini bu ülkeden çekmeye başlamış ve 14 ay içerisinde de tamamen bu geri çekimin tamamlanması sözünü vermiştir.
Buna rağmen kalıcı ateşkesin uygulanması hedefi ile Afgan gruplar ile müzakere edilmeden, Taliban'ın iktidarda payının verilmemesi halinde pratikte Amerika-Taliban anlaşmasının da değersiz olduğu kesindir. Şimdi de Eşref Gani ve Abdullah Abdullah arasındaki iktidar kavgası Afganistan merkezi hükümetini ikiye bölmüş ve esasında ne zaman Washington ile Taliban arasındaki anlaşmanın uygulanabileceği de belirsiz hal almıştır.
Buna ilaveten Taliban da Kabil'i baskı altına almak için hala ülkenin farklı noktalarında Afganistan polisi ve silahlı kuvvetlerine saldırılar düzenlenmektedir. Genel olarak Amerika ve Trump hükümetinin Afganistan krizinin çözümünde çıkmaza girdiği söylenebilir.