Neden Hüseyni Erbain'den korkuyorlar?
Bugün Hk takvimle 20 safer 1442, miladi 8 ekim 2020 perşembe Ehl-i beytin 3. imamı Hz İmam Hüseyin -as- ve vefalı yarenlerinin Kerbela çölünde şehit edilişinin 40.günü olarak bilinen Erbain günüdür.
Lübnan Hizbullah genel sekreteri Seyid Hasan Nasrullah, Hüseyni Erbain münasebeti hakkında yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Tarih boyunca Erbain etkinliği her zaman düzenlenmiş ancak çağımızda Saddam rejimi Erbain merasiminin düzenlenmesini engelleyerek, Şii müslümanların yürüyüş düzenlemelerine izin vermiyor, hatta bazı yıllarda bu rejim İmam Hüseyin (as) ziyaretçilerini uçak ve helikopterle hedef aldı." Şimdi sorulması gereken soru şu ki, neden bazı hükümdarlar ve güçler Hüseyni Erbain'den korkuyorlar?
Bunun birkaç nedeni vardır.
Birinci neden, Hüseyni Erbain'in dini boyutudur. Erbain şii müslümanlara ait olan bir etkinlik olup, Kerbela'da vuku bulan büyük bir olayın anısıdır. İmam Hüseyin (as) Kerbela'da İslam dinini korumak ve dini sadece araç olarak kullanan münafıkların elinden kurtarmak için kıyam etti.
Üstad Murtaza Mutahhari, Hüseyni Hamaset adlı kitabında şöyle yazıyor: "Kerbela olayının en büyük etkisi ikiyüzlülük perdesini kaldırması ve monarşi hesabının pratikte dinden ayrılmasıydı."
Aslında Emeviler, dinin temel ilkelerine uymadan bile dini insanlara hükmetmek için bir araç olarak kullanmaya çalıştılar, ancak dinin siyasi işlevinin farkındaydılar.
Günümüz dünyasında Suud rejimi İslam dünyasının lideri olduğunu iddia ediyor ve kendisini hadimine hareme şerifeyn olarak görüyor, ancak pratikte bir İslam ülkesi olan Yemen'e karşı savaşa giriyor, yaklaşık 6 yıl süren, yüzlerce ve binlerce kişiyi öldürüp yaralayan ve milyonları evinden barkından eden bir savaş. Bunların hepsi İslam düşmanlarının çıkarları ile uyumludur.
Suud rejimi tarafından sunulan ve ABD önderliğindeki Batılı güçlerin desteklediği bu İslami model, İslam'ı kendi değerlerinden "boş" tanımlayan çelişkili bir terim olan "seküler İslam"ın bir örneğidir. Seküler İslam'ın destekçileri, İslami Filistin ülkesine karşı herhangi bir suçtan kaçınmayan Siyonist rejimle ilişkileri normalleştirmek için çalışıyorlar.
Ancak Hüseyni Erbain, öz Muhammedi İslamın açık belirtilerinden biridir.Öyle bir islam ki sınırların ötesinde dayanışmayı, fedakarlığı, barışı ve insan onurunu vurguluyor ve tüm bunlar Hüseyni Erbain etkinliğinde mevcuttur. Bu nedenle Hüseyni Erbain, öz Muhammedi İslam ile Batı tarafından desteklenen seküler İslam arasındaki çatışmanın bir örneğidir, bu nedenle düşmanlar bu milyonluk kalabalıktan korkuyorlar.
İkinci neden ise, Erbain'in Hüseyni Aşura'nın siyasi kimliğini yaşatmasıdır. Hüseyni Aşura, güçlü siyasi boyutu olan bir olaydı. Velayet yolunda olmak ve zülme karşı dik durmak Hüseyni Aşura'nın iki önemli siyasi mesajıdır. İmam Hüseyin'in (as) 72 vefalı yareni Yezid'in kaç bin kişilik ordusu karşısında şehit olacaklarını biliyordu, ancak yezidilerle mücadelede Hüseyni mantığa uydular ve bu velayet yolunda ilerlemenin zirvesiydi. İşte Aşura'nın siyasi mantığı zulüm karşıtlığı ve zulme karşı dik durmaktır.
İslam İnkıabı Rehberinin Irak'taki temsilcisi Huccetulislam Necef Necefi Ruhani bu konuda şöyle diyor: "Aşura kültürü direnişi güçlendirir. Sekiz yıllık kutsal savunmada direnişe damgasını vuran Aşura kültürüdür. Lübnan'da Hizbullah'ı muzaffer yapan ve bölgede direnişin yükselmesine neden olan işte bu kültürdür."
