Suudi Arabistan'a yönelik insan hakları eleştirileri
Birleşmiş Milletler insan hakları konseyi kadınlar komitesi, Suudi Arabistan yöneticilerine, tutuklu bulunan kadın aktivist Locin el-Hozlul'un sağlık durumu hakkında uyarıda bulunarak bir an önce serbest bırakılmasını istedi.
Mayıs 2018 tarihinden itibaren tutuklu bulunan 31 yaşındaki Locin el-Hozlul, sadece Arabistan'da kadınlara araba kullanma hakkı verilmesini isterken Arabistan başsavcılığı kendisini "ülkenin çıkarlarına zarar verme" ithamı ile suçlu buldu. Olaydan sadece bir ay sonra Arabistan'da kadınlara araba kullanma hakkı verilirken el-Hozlul'un 30 aylık tutukluluk dönemi hala devam ediyor.
Locin el-Hozlul'un tutukluluk dönemi 30 ayını doldururken şimdiye kadar yargılanması için hiçbir mahkeme de kurulmamış ve yargısız olarak hapiste tutuluyor. Buna ilaveten geçen 30 ayda Locin el-Hozluli Riyad yönetimi tarafından bir çok işkenceye de maruz kalmıştır.
İnsan hakları kurumları Locin'in Suudi Arabistan hapishanelerinde elektrik akımı ile işkence edilerek, cinsel saldırı ve tacize uğradığını duyurdular. Suni boğulma yöntemi ile işkence edildiği bile rapor edilen Locin başlattığı açlık grevi nedeni ile fiziksel olarak kötü durumda olmasına rağmen 8 aydan beri tek kişilik hücreye alınmıştır.
Suudi kadın aktivist kendisine yönelik şiddet ve işkenceleri, yargısız ve hukuk dışı tutukluluğunu protesto etmek amacı ile açlık grevine başladı. İngiliz basınından İndipendent gazetesi bir süre önce "Hapishanede Suudi kadın aktivistin günlük cehennemi" başlığında şöyle yazdı:
"Suudi kadın aktivist Locin el-Hozlul Arabistan hapishanelerinde cehennemlik durumda yaşıyor ve bu şartlara itiraz için bir kaç hafta önce açlık grevine başlamak zorunda kaldı."
Batılı güçler ve özellikle Amerika'nın sessizliği sayesinde Arabistan'da insan hakları konusu ve özellikle Locin el-Hozlul ve benzeri aktivistlerin durumu vahim boyutlara ulaşması nedeni ile insan hakları STK ve son zamanlarda da Birleşmiş Milletler insan hakları konseyi kadınlar komitesi, Suudi Arabistan yönetiminin insan haklarını geniş çapta ihlal etmesinden endişe duyduklarını belirttiler.
Suudi yönetimine karşı eleştirilerin artması ile Riyad rejimi Locin el-Hozlul'e karşı baskılarını yoğunlaştırdı; bu bağlamda kendisinin serbest bırakılmasına karşı kameralar önünde kendisine her türlü işkencenin yapıldığını inkar etmesine dair anlaşmayı imzalaması istendi.
Aslında Locin el-Hozlul Arabistan'da iktidarın yoğun şekilde sert olan yapısal şiddetine maruz kalan aktivistlerden biridir. Al-i Suud zindanlarında en az 30 bin siyasi tutuklu bulunduğu bildiriliyor üstelik söz konusu tutuklularının bir çokları uzun yıllar ve hem de mahkemeye çıkarılmadan hapiste bulunarak yoğun şiddet ve işkencelere maruz kalmışlar.
Arap dünyasında bazı insan hakları kurumları Arabistan'dan "diktatörlük kalesi" şeklinde söz ediyorlar, zira veliaht Muhammed bin Salman'ın son yıllardaki görece reformları bu ülkede şiddet oranını azaltmazken hatta siyasi ve yargı şiddeti de yoğunlaştırdı zira yapılan reformlar köklü değil ve sırf sembolik sosyal girişimlerdir.
Bu arada gerçi Locin el-Hozlul durumunun vahim olması insan hakları kurumlarının dikkatini çekmiştir fakat Al-i Suud son 6 yılda Yemen'de en korkunç insan hakları ihlallerine imza atıyor ve bu açıdan da büyük baskıya maruz kalmıştır.
Amerika'da Donald Trump hükümetinin büyük destekleri, Al-i Suud'un bu baskılardan bir nevi kurtulmasına sebep olmuştur. Bu yüzden Amerika başkanlık seçimlerinde Trump'ın muhtemel yenilgisi Arabistan hükümeti ve bizzat veliahd Muhammed bin Salman'ın endişesine sebep olmuştur./