Ermenistan Muhalefetinin Yenilgiden Bahsetmesi
(last modified Mon, 29 Mar 2021 05:26:33 GMT )
Mart 29, 2021 08:26 Europe/Istanbul
  •  Ermenistan Muhalefetinin Yenilgiden Bahsetmesi

Ermenistan başbakanı Nikol Paşinyan'ın muhalifler ile anlaşmasının üzerinden bir hafta sonra, muhalifler lideri Vazgen Manukyan basın toplantısında Erivan hükümeti karşısında yenilgiyi kabul ettiğini ve bundan esef duyduğunu belirtti.

 Bu hususta, Ermenistan ulusal kurtuluş  cephesi lideri Vazgen Manukyan  muhabirlere verdiği demeçte  muhaliflerin Erivan hükümeti karşısındaki yenilgisinden esef duyduğunu belirtip şu açıklamada bulundu: "    17 muhalefet partisi son bir kaç ayda   Ermenistan başbakanı Nikol Paşinyan hükümeti aleyhinde gösteriler düzenleyip onun görevden ayrılmasını istediler, ancak  Ermenistan'da erken parlamento seçimlerinin yaz mevsiminin başlarında düzenleneceği hususu,  muhalifler için büyük bir yenilgi sayılır. "

 Manukyan,  Paşinyan döneminde  her türlü seçimin düzenlenmesinin felaket olduğuna vurgu yaparak sözlerine şu açıklığı getirdi: "   Geçici hükümet kurulmalıdır ve geçici hükümeti parlamento seçimlerini düzenlemelidir. "

Ermenistan Ulusal Kurtuluş Cephesi lideri ve muhalefet partisi lideri  Vazgen Manukyan'ın protestosu, muhalefet partileri liderlerinin 20 Haziran'da Ermenistan ulusal parlamentosunda erken seçim yapma konusunda uzlaşma görüşmelerine bir hafta kala gerçekleşti. Muhalefet grupları, erken parlamento seçimleri için belirlenen bir tarih karşılığında, sokak protestolarına son verilmesi ve protestocuların evlerine geri dönmesi çağrısında bulundu.

Erivan'daki Ermeni Ulusal Kurtuluş Cephesi destekçilerinin, Nikol Paşinyan'ın Dağlık Karabağ savaşındaki yenilgisi nedeniyle devrilmesini ve istifasını  talep eden aylarca süren protesto gösterilerinin ardından, Paşinyan, birçok muhalefetin rızasıyla ülkenin siyasi krizini sona erdirmek için erken parlamento seçimleri çağrısında bulundu. 

Bu gelişme ise, hükümet karşıtı protestolara öncülük eden Ulusal Kurtuluş Cephesi partisi lideri tarafından şiddetle eleştirildi.

Ermeni bir uzman olan "Gekard Mansuriyan" bu konuda şöyle düşünüyor:
"Ermenistan'daki siyasi çıkmaz ciddi ve her an partilerin kontrolünden çıkıp bu ülkenin tarihine trajik bir olayı kayda geçmesi mümkün."

Böyle bir durumda, hükümetin muhalefetle mutabakat sağlamasına rağmen, Ermenistan Ulusal Kurtuluş Cephesi başkanı ve muhalefet liderinin açıklamalarının düşündürücü olduğu söylenmelidir.

Uzmanlara göre yabancı bir hükümet bu konuda muhalefet partilerinin liderleriyle görüşüp Ermeni Başbakan Nikol Paşinyan'ın görevinin devamına vurgu yapması da muhtemeldir. 

Ermenistan'daki mevcut krizin yadsınamaz tarafı, muhalefet partilerinin ağırlıklı olarak "Karabağ partileri ve politikacıları, Nikol Paşinyan'ın destekçilerinin ise daha çok Ermeni partileri ve Ermeni halkından oluşmasıdır.

Ancak son aylarda, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin işgal altındaki topraklarının teslim edilmesinin bir hile sonucu  olduğuna inanan bazı Ermeniler, Erivan hükümetine muhalefet saflarına katılmışlardı.

Nitekim Ermenistan'ın eski cumhurbaşkanları Robert Koçaryan ve Serj Sarkisyan gibi muhalefet liderleri ve siyasetçilerin açıklamaları ve tepkileri, Ermenistan ordusunun bu savaştaki verimsizliğinin önemli bir kısmının 27 Eylül öncesi, Paşinyan hükümeti ve Ermenistan Başbakanı tarafından oluştuğu ortaya çıkmıştır. 

Bu nedenle Ermeni protestocular, Ermenistan hükümetinin Dağlık Karabağ çevresindeki yedi bölgenin askeri ve siyasi transferi karşılığında, en azından Karabağ bölgesinin hukuki geleceği ile ilgili olarak herhangi bir taviz alamadığını vurgulamaktadır. Bu bağlamda Azerbaycan Cumhuriyetinin Nahçıvan'a karadan erişim hakkı da verildiği dikkat çekmektedir.  Bu nedenle geçtiğimiz ay Ermeni protestocuların ve muhalefetin sloganlarından biri şu konuya odaklanmıştı:"Ermeni askerleri bir hiç uğruna hayatlarını kaybetti."

Aslında, İkinci Karabağ Savaşı sırasında Fuzuli, Cebrayıl, Zengilan ve Gubadlı bölgelerinin geri alınması ve geçen yıl Kasım  ateşkes anlaşması gereğince siyasi yollarla  Ağdam, Laçin ve Kelbecer bölgelerinin Azerbaycan egemenliğine dönmesi ayrıca Azerbaycan Cumhuriyeti’nin Nahçıvan’a karadan erişim hakkının verilmesi, Ermenistan’ın 1991 yılındaki bağımsızlığından bu yana en büyük siyasi ve askeri başarısızlığıdır.

Şüphesiz bu durum, Dağlık Karabağ savaşının kaybeden tarafı  Ermenistan'ın Azerbaycan Cumhuriyeti'ne karşı sayısız taviz kaybetmesinin yanı sıra her zamankinden daha fazla hayal kırıklığına uğramasına neden oldu.