Filistin parlamento seçimlerinde "Kudüs" ekseni
Kudüs'teki Filistin parlamento seçimleri öncesinde İsrail sabotajı, Filistinli grupların tepkileri ve uyarılarıyla karşılandı.
Batı Şeria, işgal altındaki Kudüs ve Gazze Şeridi'nde on dört yıldan fazla bir süre sonra 22 Mayıs'ta 132 Filistinli temsilcinin seçilmesi için Filistin meclis seçimleri planlanıyor. İsrail, Filistin Özerk Teşkilatı'na seçimi yapmaması veya ertelememesi için baskı yaptı.
İsrail'in şu anda Filistin parlamento seçimlerini engellemek için iki nedeni var. İlk sebep şudur; İsrail, Hamas'ın zaferinden ve Filistin merkezli bir hükümetin kurulmasından korkuyor ve seçimleri engellemeye çalışıyor.
İkinci sebep ise; İsrail, Kudüs'teki seçimleri engellemeye çalışıyor. Aslında İsrail, Kudüs'ün İsrail'in başkenti olduğu gerçeğini Filistinlilerin kabul etmediğinin farkındadır. Eski ABD Başkanı Donald Trump, Aralık 2017'de yasadışı bir kararla Kudüs'ü İsrail'in başkenti ilan etti ve Mayıs 2018'de ABD büyükelçiliğini Tel Aviv'den Kudüs'e taşıdı.
Ancak sadece Filistinliler değil, ülkelerin çoğu da Kudüs'ü İsrail'in yeni başkenti olarak tanımadı. İsrail, Kudüs'ü işgal altındaki Filistin'in bir parçası olarak gördüğü için şimdi Kudüs'te Filistin parlamento seçimlerinin yapılmasına karşı çıkıyor. İsrail, Filistin parlamento seçimlerini sabote ederek ve buna karşı çıkarak, Kudüs'ün işgal altındaki topraklara ilhakını zamana tabi kılmaya çalışıyor ve zamanla Kudüs'te daha fazla büyükelçiliklerin kurulacağını düşünüyor.. Bu nedenle İsrail rejimi, işgal altındaki Kudüs'te Filistin parlamento seçimlerinin yapılmasına karşı çıkıyor.
Bu İsrail politikası, Filistin hükümeti ve gruplarının tepkisi ve uyarısıyla karşılaştı. Filistinliler, Kudüs'ü Filistin topraklarının ayrılmaz bir parçası olarak görüyorlar ve Kudüs'te seçimlerin yapılmasını vurguluyorlar. Filistin Yönetimi sözcüsü Nabil Ebu Rdeina 22 Nisan Perşembe günü yaptığı açıklamada, "Kudüs, Filistinlilerin kırmızı çizgisidir ve Filistin halkı bundan vaz geçmeyecektir ve Filistin halkı hiçbir zaman geçici sınırları olan bir ülkeden memnun olmayacaktır." dedi.
Seçimler artık Filistinliler için Donald Trump'ın İsrail başkenti Kudüs ile ilgili kararını bozması veya geçersiz kılması için bir fırsattır. Aynı zamanda Filistinlilerin İsrail'in baskısı nedeniyle Kudüs'teki seçimlerden çekilmesi, Kudüs'ün İsrail'e transferinin bir teyidi olacaktır.
Filistinliler, Kudüs'te parlamento seçimleri yapılmamasının sonuçlarının bilincinde olarak Siyonist rejimi bu hususta sabotaj konusunda uyardılar. Bu uyarı sadece Direniş Grupları ile ilgili değil aynı zamanda tüm Filistinli gruplara aittir. Bu bağlamda Filistin Fetih Hareketi'nin kıdemli üyesi "Munzer El-Hayek", işgalci İsrail rejimi ile çatışmanın rejimi işgal altındaki Kudüs'te parlamento seçimleri yapmaya zorlamaya başladığını belirterek, Kudüs olmadan Filistin'de seçim yapılmayacağını sözlerine ekledi.
Filistin Kurtuluş Halk Cephesi Merkez Komitesi üyesi Muhammed El-Ghoul, Siyonist rejimin Kudüs'te Filistin seçimlerini düzenleme konusundaki inatçılığına karşı çıkacak ulusal çözümün seçimlerin askıya alınması değil, kapsamlı bir intifada başlatmak olduğunu vurguladı. Kudüs olmadan seçim yapılmasının kabul edilemez olduğuna işaret eden El-Ghoul, Siyonist rejimin Kudüs'ü Filistin anavatanının geri kalanından ayırmaya çalıştığını belirtti. Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Komitesi üyesi Tayseer Halid, seçimlerin iptali veya ertelenmesinin farklılıkları ve bilinmeyen yöndeki adımları derinleştirdiğini, Filistin ulusal durumunu bozduğunu ve vatandaşları hayal kırıklığına uğrattığını kaydetti.
Filistin Anayasası, her 4 yılda bir genel seçimlerin yapılmasını öngörürken İsrail işgali ve ablukası altındaki ülkede 2006'dan bu yana devam eden parçalanmışlık nedeniyle yıllardır genel seçime gidilemedi.