Sadr Hareketi’nin Irak parlamento seçimlerinden çekilmesinin sebepleri ve hedefleri
Irak'ta parlamento seçimleri için kampanyalar önümüzdeki Cumartesi günü başlayacakken bu ülkedeki siyaset sahnesi hala seçimler için belirsiz bir durumdadır öyle ki geçtiğimiz günlerde Mukteda es-Sadr seçimlere katılmayacağını açıkladı.
Irak parlamento seçimleri erken seçim olan 10 Ekim 2021'de yapılacak. Irak parlamento seçimleri için kampanyalar önümüzdeki Cumartesi 17 Temmuz'da başlayacak bu da 3 aylık süre ile Irak tarihindeki en uzun kampanya seçim süresi olacaktır.
Seçim kampanyasının başlamasının başlamasında birkaç gün kalırken, Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr, gelecek meclis seçimine katılmayacaklarını açıkladı. Mukteda Sadr dün (15 Temmuz) bir TV konuşmasında şöyle konuştu:
“Fasitlerin yaktığı ve yakmakta olduğu vatanı kurtarma bağlamında seçimlere katılmayacağımı ilan ediyor ve mevcut ve gelecek hükümette bize bağlı olduğunu belirten herkesten beraat ediyorum.”
Buna rağmen Mukteda es-Sadr aldığı kararı Irak İçişleri Bakanlığı'na ve Irak Seçim Komisyonu'na resmi olarak açıklamadı ve hatta daha önce siyasetten çekileceğine dair açıklamaları gibi, gerçekleşmeyebilir.
Sadr hareketi gelecek seçimlere 95 adayı olduğu ve diğer yandan bizzat Mukteda Sadr’ın gelecek seçimlerde 2018’e göre daha fazla sandalye kazanacakları ve başbakan seçilecek kapasitede olduğunu söylediği bir ortamda şimdi seçimlere katılmayacağını duyuruyor.
Irak parlamentosunda Saerun fraksiyonu üyesi Riyad el-Mesudi geçtiğimiz günlerde el-Ahbar gazetesine verdiği demeçte, “Hükümetin kurulması ve başbakanın seçilmesi Sadr ve diğer ortakların alacağı oylara bağlı olacak ve Sadr hareketi, önceki dönemlerde olduğu gibi, başbakanın atanmasında da belirleyici rol oynayacak.” dedi.
Dolayısıyla Sadr'ın yaklaşan seçimlere katılmamasının ciddiyetini değerlendirmek için beklemek gerek.
Bu arada Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu sözcüsü Cemane Galay, Mukteda es-Sadr'a yanıt olarak, listeler ve adaylar kesin olarak onaylandıktan sonra seçimlerden çekilmenin mümkün olmadığının altını önemle çizdi. Ayrıca, Sadr'ın parlamento seçimlerinden adaylığının geri çekilip çekilmeyeceğine Yüksek Komiserliği Kurulu'nun karar vereceğini söyledi.
Bazı analistler, Sadr'ın seçimlere katılmama konusundaki sözlerinin iki amacı olduğuna inanıyor. Birinci hedef, parlamento seçimlerinden üç ay önce gündeme getirilen "seçim propagandası". Birinci hedefi takip eden ikinci hedef ise Sadr'ın Nasiriye'deki el-Hüseyin -as- Hastanesi'nde çıkan yangın ve 130'a yakın masum sivilin öldürülmesiyle bugünlerde zirveye ulaşan ve Irak halkını öfkelendiren sorunlar gibi Irak'taki mevcut sorunlardan kendi yandaşlarını beraat ettirmesidir.
Bu konuda önemli olan ise Zigar ilindeki el-Hüseyin Hastanesinde çıkan yangında hayatını kaybedenlerin cenazesine katılanlardan bazılarının Mukteda es-Sadr aleyhine sloganlar atması ve Sadr hareketi liderinin de bu sloganları duymasıdır. Cenaze töreninde Sadr karşıtı sloganların atılma nedeni, Irak elektrik sektörünün Sadr'ın elinde olduğuna inanmalarıdır. Son zamanlarda, Irak Elektrik Bakanı Macid Mehdi Hantuş, sorunların artması ve Mukteda es-Sadr'ın elektrik durumunu sert bir şekilde eleştirmesinin ardından görevinden istifa etti. Söylentilere göre Hantuş, Mukteda Sadr’ın tavsiyesi ile Mustafa el-Kazımi’nin kabinesinde yer almıştı.
Hantuş’un istifası ardından, Sadr hareketine bağlı olan grupların Elektrik Bakanlığı üzerindeki hakimiyetini şiddetle eleştirdiği ve Sadr’a hitaben yazdığı mektup yayınladı.
Bu yüzden, mevcut durum göz önüne alındığında, Sadr'ın milletvekili seçimlerinden çekilmesinin ciddi olup olmadığını veya her ecen gün yoğunlaşmakta olan eleştiriden kaçmaya çalıştığını bekleyip görmek gerekir./