Yemen halkının durumuyla ilgili Dünya Bankası raporu
Dünya bankası, Yemen halkının 30 milyona varan yüzde 70’inin gıda güvenliğinden yoksun olduğunu ve açlık tehlikesi ile karşı karşıya bulunduğunu duyurdu. Raporda Suudi koalisyon savaşının Yemen ekonomisini yok ettiği, hali hazırda GSYH’nın 2015’in yarısına indiği ve yüzde 80’inin ise yoksulluk çizgisi altında yaşadığı belirtiliyor.
Suudi koalisyon Mart 2015’te Obama hükümetinin yeşil ışığı ile batı Asya’nın en yoksul ülkesi olan Yemen’e karşı savaş başlattı. Saldırının bahanesi müstafi Abdrabe Mansur Hadi’nin tekrar göreve getirilmesiydi fakat gerçek ise Yemen kaynaklarına sulta kurmak ve nüfuzu daha da arttırmaktı.
BM’e bağlı kurumlar Yemen saldırısının bu ülke halkını insani facia eşiğine getirdiği hakkında defalarca uyarıda bulundular. Amerikalı senatör Chris Morphy twitter üzerinden paylaştığı mesajda, “Yemen’de savaş dünyanın en kötü insani faciadır. 2 milyon çocuk açlık nedeni ile ölüm tehlikesi yaşıyor” yazdı.
Saldırgan koalisyon ayrıca Yemen’e hava, kara ve denizden abluka uygulayarak ülkede insani vahim durumun yaşanmasına sebep oluyor, bunun sonucunda çeşitli epidemi hastalıkların yaşanması ve , kötü beslenme ayrıca hastanelerde yakıt eksikliği ve sonuçta elektriklerin kesilmesi ile ölümler artarak devam ediyor.
Suudi koalisyonun insanlık dışı siyasetlerinden deniz kuşatması ise yıllardan beri devam ediyor. Ensarullah hareketi sözcüsü Mohammed Abdulsalam Mart 2021’de paylaştığı tweette “bir yıldan fazla süredir 14 tankere Kızıl Denizi’nde mütecaviz Suudi koalisyon tarafından el konulduğunu” belirtti.
Fakat yaşanan facia duruma rağmen insan haklarını savunduğunu iddia eden ve Amerika siyasetindeki önemini vurgulamaya çalışan Biden hükümeti ise pratikte Suudi koalisyona Yemen ablukalarına son vermek ve Yemen halkına yardımların ulaşmasına izin verilmesi için hiçbir baskı yapmıyor.
Gerçi Biden yönetimi görevinin başında Yemen Ensarullah hareketine yaptırımları kaldırdığı ve terörist listesinden çıkartılması gerektiğini iddia etti fakat bu harekete karşı baskı siyasetini sürdürdü ve hatta bu kötü durumda bile bir kez daha Ensarullah’a yaptırımı gündemine almıştır.
Bu bağlamda Amerika’nın Yemen özel temsilcisi Tim Lenderking Mayıs 2021’den itibaren Ensarullah hareketinin 2 üst düzey komutanına yaptırım uygulandığını duyururken, Yemen halkına insani yardımların ulaştırılması için ülke limanları ve havaalanlarına kuşatmasının kaldırıldığını iddia etti fakat Suudi koalisyon tarafından bu bağlamda hala hiçbir girişim yapılmamıştır.
Bu arada Washington da Suudi koalisyonun saldırılarına gözlerini yumarak bir kez daha koalisyona silah göndermeye başladı. Fakat koalisyonun tüm baskı ve kuşatmalarına rağmen son 7 yılda sürdürdüğü büyük savaşta büyük bir yenilgiye uğradı. Nitekim Yemen halk komiteleri ve ordu güçlerinin Ma'rib ilindeki zaferleri Suudileri çok kötü durumda bırakmıştı. Askeri meseleler uzmanı Charles Abi Nader’e göre Suudi Arabistan Yemen’de acilen savaşı bitirmeye ihtiyacı olmasına rağmen bazı sebeplerden dolayı ve mevcut şartlarda savaşa son vermekten korkuyor.
Önemli olan ise Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin batı ve özellikle Amerika’nın siyasi, lojistik, istihbarat ve silah yardımları olmadan bu zalimane savaşı başlatma ve sürdürme gücünde olmamasıdır. Bu yüzden batı, Yemen halkına karşı işlenen cinayetten, çektikleri acı ve açlıktan, burada yaşanan insanlık faciadan direkt sorumlu tutulabilir. /