Federal mahkemenin kararı ve Erbil ile Bağdat arasında petrol tartışması
Irak Federal Mahkemesi salı günü IKBY petrol sektörüne ilişkin doğalgaz ve petrol yasasının anayasaya aykırı olduğunu belirterek, Kürdistan yetkililerinden ham petrol üretimini Merkezi yönetimine bırakmasını istedi.
Irak Kürdistan bölgesinde her gün 400 bin varil petrol üretiliyor. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin petrol dosyası, Erbil ile Bağdat arasında süregelen esas tartışmalardan biri olmuştur. İki taraf son senelerde petrol konusunun çözümü için bazı görüşmeler gerçekleştirmiş olmalarına rağmen halen, bu konu çözüme kavuşmuş değil. Federal hükümet, Irak Kürdistan bölgesinde petrol ve doğalgaz arama-çıkarma faaliyetlerinin merkezi yönetime ait olduğuna inanırken, Kürt Bölgesel Yönetim ise, petrol ve doğalgazın federal hükümetin tekelinde olmadığını bildiriyor.
Irak Federal Yüksek Mahkeme kararı, birkaç açıdan Erbil ile Bağdat arasında tartışma yaratmakta.
Birincisi, Irak Federal Mahkemesi'nin kararı, 2012 ve 2019 yılında Irak hükümeti tarafından sunulan iki şikayetin ardından verilmiştir. Kürtler, bu kararın 10 yılın ardından verilmiş olmasını eleştirerek, karar sürecinin niçin bu kadar uzadığını bildiriyorlar.
İkincisi; Irak Kürt Bölgesel Yönetimi yetkilileri, Federal Mahkeme'nin bu kararının Bağdat ile Erbil'in yerel yönetiminin geçtiğimiz senelerde petrol konusunda anlaşmaya vardıktan sona verildiğini bildiriyorlar. Bu anlaşmaların biri uyarınca bu bölgede çıkarılan 400 bin varil petrolden 250 bin varilinin gelirinin Bağdat yönetimine verilmesi kararlaştırılmıştır. Böylece, Erbil yönetimi, petrol ve doğalgaz konusundaki yasal hakkı yokken, Bağdat yönetimi, nasıl bunu kabul etmiştir!
Üçüncüsü; Erbil yönetimi, Federal Mahkeme'nin kararının yasal açıdan sorunlu olduğuna inanıyor. Demokrat Parti liderlerinden Macid Şengali bu bağlamda yaptığı açıklamada, federal mahkemenin kararının anayasanın 110, 111, 112 ve 115. maddeleri uyarınca verildiğine işaretle, kendisinin mahkemeden federal yönetime petrol üretimi ve satışına ilişkin tekel hakkını veren bir maddeye göstermesini istedi.
Dördüncüsü; Bağdat yönetimi, Erbil yerel yönetimini, petrol gerçek fiyatından daha düşük bir rakamlarla kara pazarda ve bazı ülkeler ve Siyonist rejime satarak, esasında bu ülkenin milli çıkarlarını yağmalattığı için eleştiriyor. Irak Federal Yüksek Mahkemesi de kararında Erbil'in İsrail'e petrol satışının yasadışı olduğunu kendi kararında belirtmiştir. Irak petrol uzmanlarından Hamza Cevahiri bu hususta yaptığı açıklamada, sadece İsrail ve Türkiye'nin Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin petrolünü uluslararası piyasadaki fiyattan daha düşük bir rakamla aldığını çünkü dünyanın bu petrolün, yasadışı bir petrol olduğunu bildiğini ifade etti.
Beşincisi, Erbil yönetimi, Irak Federal Yüksek Mahkemesi'nin kararını siyasi olarak göstermeye gayret göstermekte. Buna göre, Erbil, kararın Demokrat, Sadr Hareketi ve Takaddum İttifakı arasında daha büyük fraksiyon kurma konusundaki anlaşmaları dahil güç münasebetlerindeki yeni süreç üzerinde etkili olmak amacıyla verildiğini savunuyor.
Bağdat Üniversitesi siyasi bilimler hocalarından Hassan el Eydani bu bağlamda yaptığı açıklamada, federal mahkemenin bu cesurca adımının hızlı siyasi etkileri olacağını ve muhtemelen yeni hükümetin kurulmasına ilişkin görüşme sürecini etkileyeceğini belirtti.
Ve son konu şu ki, bu kararın ne kadar yasal çerçevede olup, olmadığı ve Irak'ta güç münasebetleri üzerinde ne kadar etkili olup, olmayacağı bir yana, bu karar, Erbil ile Bağdat arasında anlaşmazlıkların tırmanmasına yol açacaktır.