Kuruluşundan 8 yıl sonra Haşdi Şabi’ye karşı psikolojik savaş
(last modified Mon, 13 Jun 2022 02:30:23 GMT )
Haziran 13, 2022 05:30 Europe/Istanbul
  • Kuruluşundan 8 yıl sonra Haşdi Şabi’ye karşı psikolojik savaş

Irak Haşdi Şabi’nin kuruluşundan bu yana 8 yıl geçerken bu askeri örgüte karşı düşmanlıklar devam ediyor.

Haziran 2014'te IŞİD teröristleri, yaklaşık 2 milyon nüfusa sahip kuzey Irak şehri Musul'u ele geçirdi. IŞİD, Amerika tarafından organize edilen zayıf ordunun zayıf duvarlarını kırarak kısa sürede Musul ile Selahaddin ve Diyala vilayetlerinin büyük bir bölümünü ele geçirerek ekim ayına kadar Bağdat’ın kapılarına kadar ilerleyebildi.
Bu olaylar Irak'ın parlamento seçimlerini henüz geçtiği ve bu ülkedeki siyasi bölünmenin zirveye ulaştığı bir zamanda ve uygulamada ülkede terör tehdidine karşı direnecek gücün olmadığı bir ortamda yaşandı. Aslında, IŞİD ülkeyi işgal ettiğinde Irak'taki siyasi ve güvenlik huzursuzluğu en üst düzeydeydi. Başka bir ifade ile, IŞİD ülkeyi işgal ettiğinde Irak'taki siyasi ve güvenlik huzursuzluk en üst düzeydeydi. 
Buna ilaveten Irak'ın güvenliğine ve çıkarlarına ihanet eden kişiler de önemli görevlerde bulunuyordu. Bu durum terörist grupların lehinedir ve bu nedenle IŞİD, Irak topraklarının büyük bir bölümünü hızlı ve en ufak bir direnişle karşılaşmadan kontrol altına almayı başardı. 
Haşdi Şabi böyle bir durumda kuruldu. Irak Şiilerinin taklit mercilerinden Ayetullah Sistani, IŞİD terör örgütüne karşı mücadeleyi "kendine yeterlilik cihadı" olarak ilan edince Irak’ın bazı seçkin şahsiyetleri de Haşdi Şabi kurumunu tesis ettiler. Şehit Ebu Mehdi Muhedis, Falih Feyyaz ve Nuri Maliki Haşdi Şabi’nin kurulması için önayak olanlardı. Şehit Kasım Süleymani de ıraklı komutanların yanında Haşdi Şabi’nin şekillenmesi ve başarılı performans sergilemesi için önemli rol oyandı.
Haşdi Şabi’nin işlevi, IŞİD'e karşı koymak ve Irak'ın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü savunmaktı. Bu arada 2003 yılından bu yana Amerika kontrolünde olan Irak ordusu, IŞİD'e karşı koyamadı zira  dağılan bir örgüt haline gelmişti, tıpkı 2021’de Afganistan’da ordunun Taliban’a karşı pratikte hiçbir güce sahip olmaması gibi.
Haşdi Şabi, IŞİD terörist grubunu yenmede ve Irak'ı bu teröristlerden temizlemede kilit rol oynadı fakat IŞİD ile savaşın ortasında Haşdi Şabi’ye karşı iç ve dış muhalefet tarafından psikolojik savaş başlatıldı. Haşdi Şabi güçleri Şii mezhepçilik, Sünnilerin mal varlığını yağmalamak ve Irak'ta iktidarı ele geçirme girişimleriyle suçlandı.
Haşdi Şabi’ye karşı bunca psikolojik saldırının nedenlerinden biri örgütün, düşmanların Irak'ı coğrafi olarak bölme planlarını bozmasıydı. Diğer bir neden de, Haşdi Şabi’nin resmen dış müdahaleye, özellikle de Amerika'nın Irak'ın içişlerine müdahalesine karşı çıkması ve Amerikalı askerlerin çekilmesini önceliği olarak kabul etmesiydi. 
Muhalifler Haşdi Şabi’nin, İran'ın müttefiki Lübnan Hizbullah'ına benzer bir örgüt olacağı ve Amerika planlarını, Siyonist rejimi ve bölgedeki Arap uzlaşma eksenini bozacağını düşünüyordu. 
Bu nedenle, Haşdi Şabi’ye karşı kötümser atmosfer yoğunlaştı, bazı yetkililerine Amerika tarafından yaptırım uygulandı, başkan yardımcısı Ebu Mehdi Muhendis terör saldırısına uğradı ve şehit edildi, Haşdi Şabi’nin silahı hakkında geniş çapta karalama kampanyası başladı. 
Günümüzde de Haşdi Şabi’ye yakın siyasi güçler ile diğer Şii siyasi gruplar arasındaki ayrışma, ciddi şekilde gündeme alınarak, Irak direnişinin ülkedeki siyasi çalkantılar ve ekonomik sorunların en önemli sebebi olarak gösterilmesine çalışılıyor. Başka bir ifade ile Haşdi Şabi’nin kurulmasından 8 yıl geçerken ve Irak'ın bu askeri örgütüne karşı psikolojik savaş en üst düzeyde devam ederken, Irak’taki konumunu zayıflatmak, en önemli gündem olarak izleniyor./