Afgan çocuklar arasında açlığın ve kötü beslenme seviyesinin artması
https://parstoday.ir/tr/news/west_asia-i214100-afgan_çocuklar_arasında_açlığın_ve_kötü_beslenme_seviyesinin_artması
Afgan çocuklar aşırı açlık ve kötü beslenmeden dolayı hastanelik oluyorlar.
(last modified 2025-05-18T10:23:41+00:00 )
Temmuz 19, 2022 07:17 Europe/Istanbul
  • Afgan çocuklar arasında açlığın ve kötü beslenme seviyesinin artması

Afgan çocuklar aşırı açlık ve kötü beslenmeden dolayı hastanelik oluyorlar.

Afganistan'ın Batısında bulunan Herat ilindeki çocuk hastanelerinin yetkililerine göre, yoksulluk ve açlığın yaygınlaşmasıyla birlikte çocuklar arasında yetersiz beslenme geçen yıla göre ikiye katlandı. Herat'ta bir hastanenin başkanı olan Jafit Nyonzima'ya göre, son altı ayda bu ildeki çocuk hastanesine yetersiz beslenen iki binden fazla çocuk yatırıldı ve bazıları hayatlarını kaybetti. Batılı ülkeler, özellikle Amerika Birleşik Devletleri, Afganistan'ın yirmi yıllık işgali sırasında ülkenin altyapısının büyük bir bölümünü tahrip etti ve Washington bizzat Afganistan'ın varlıklarından milyarlarca dolara el koyarak ülkenin ekonomik durumunu hedef aldı, böylece ülkenin ithalatını bile engelledi. Böylece Afganistan gıda maddeleri dahil stratejik ürünleri ithal etmek için bile gerekli mali kapasitesi yoktur. ABD Afganistan'ı işgal ettiğinde, Afganistan'ın her zaman Batı'ya bağımlı kalması için tarım da dahil olmak üzere bu ülkenin çeşitli ekonomik altyapılarının güçlendirilmesi ihmal edildi  ve Afganistan'ın temel ve ama ihtiyaçlarını karşılamak için gıda tesislerinin kurulması neredeyse açıkça engellendi. Şimdi de aslında Amerika, bu ülkenin çocuklarında yetersiz beslenme zemini yaratarak bir nesil Afgan halkını yok etmeye çalışıyor.

Diyet ve beslenme konularında uzman olan Gary Morrison bu konuda şunları söylüyor: "Yetersiz  ve kötü beslenme, Afgan çocuklarında iki yaşından sonra zaten tedavisi olmayan boylarının kısalığına neden oluyor ve aynı zamanda çocuğun bilişsel yeteneğini büyük ölçüde zayıflatıyor ve bu bir nesli yok etmek için yeterlidir.  Afganistan halkının bu tehlike ile karşı karşıya olduğu açıktır. " 

 

Ancak bu, Taliban'ın Afgan halkının, özellikle de çocukların sağlığından sorumlu olmadığı anlamına gelmez. Afganistan halkı arasında, kendisini bu ülkenin hükümdarı olarak gören Taliban'ın, Afgan halkını, özellikle çocukların yetersiz beslemesini siyasi sorunlarını çözmek için bir kalkan olarak kullandığı ve bunu bir mağduriyet aracı olarak kullandığı algısı oluşmamalıdır. Şüphesiz Afganistan, bu ülkenin insanlarının ihtiyaçlarını karşılayacak yeterli iç kapasiteye de sahiptir. Bu kapasiteyi, potansiyelden gerçeğe dönüştürmek için gerekli zemini ve platformu sağlaması gereken ülkenin başında duran Taliban'dır.

 

Aslında uluslararası toplum, Taliban'ın sorunlarından ve mağdur gösterme çalışmalarından etkilenmediğini göstermiştir. Aynı zamanda altıncı sınıfın üzerindeki kızların eğitimine muhalefet de dahil olmak üzere Taliban'ın  kültür ve eğitim politikalarının sürdürülmesini pratikte grubun dünya ile  resmi işbirliğine yönelik yaklaşımı da engellemektedir ve Batı'nın yardım sağlamamasına da yol açmaktadır. Guardian gazetesine göre, "Afganistan'daki tıbbi ve psikolojik araştırmalar, Afgan çocuklarının yaklaşık yarısının, yaşamlarının ilk iki yılında iyi beslenmedikleri için yetersiz beslenme nedeniyle zihinsel ve psikolojik sorunlarla karşı karşıya kaldıklarını gösteriyor."

Her halükarda, yetersiz beslenmeyle karşı karşıya kalan Afgan çocukların sayısındaki artış, yalnızca Taliban'ın ve hükümetinin çıkarına değil, aynı zamanda Afganistan halkının temel ihtiyaçlarını karşılayamama ve işleri yönetme konusundaki eksikliklerini de gösteriyor. Afganistan halkı için bu önemli soru, bu ülkedeki çocukların yetersiz beslenmesinin devam etmesiyle, insani durumunun geleceğinin ne yönde gelişeceğidir? Afganistan'ın,  işlerini herhangi bir hükümet altında yönetebilecek sağlıklı bir nesle ve eğitimli ve yetenekli bir gençliğe ihtiyacı yok mu? sorular sık sık sorulmaya başlanmıştır.  Bir nesil kadar Afgan halkının yok edilmesi, Afganistan'ın gelecekteki insani gelişmelerine akıllıca bir bakış gerektiren ABD ve diğer batılı ülkelerin politikası olduğu da ortadadır.