İmam Musa Sadr'ın kaçırılışının 44'üncü yıldönümü
İmam Musa Sadr'ın kaçırılışından 44 yıl geçerken, bu tanınmış Lübnanlı şahsiyetin akıbetinden herhangi bir haber alınamıyor.
İmam Musa Sadr, Lübnan Şiileri Yüksek İslam Meclisi ve Emel Hareketi'nin kurucusudur. 31 Ağustos 1978'de, Libya'nın devrik cumhurbaşkanı Muammer Kaddafi'nin davetlisi olarak Libya'ya yaptığı resmi bir ziyaret sırasında Şeyh Muhammed Yakup ve Abbas Bedreddin ile birlikte kaçırıldı.
İmam Musa Sadr, Lübnan hükümetinin gücünün inşasında önemli bir rol oynayan ve Lübnan'ın müttefikleri olarak kabul edilen hem Yüksek İslami Şii Meclisi hem de Emel hareketini kurduğu için Lübnan siyasi alanında özel ve etkili bir role sahipti; ayrıca Hizbullah ve direniş koalisyonu üyesi grupların müttefikleri sayılırlar. Lübnan'ın hali hazırdaki cumhurbaşkanı Nabih Berri, Emel hareketine liderlik ediyor.
İmam Sadr 1957'de Lübnan'a girdi ve 1963'te bu ülkenin vatandaşlığını aldı. Lübnan'a gelişinde ve Şiilerin kültürel, ekonomik, eğitim ve sağlık durumlarını iyileştirmek için kararlı ve etkili önlemler alan Sadr, Lübnan Şiilerinin dikkatini çekti. Bu arada yurtdışındaki birçok yoksun Şii durumu fark edince akın akın evlerine döndüler; böylece Lübnan'daki Şii nüfusu hızla arttı ve kısa sürede Lübnan'ın siyasi ve sosyal hayatında önemli bir güç haline geldiler.
Lübnanlı Şiiler, ülkenin siyasi işlerine katılmak için yasal güç elde etmek için kendi siyasi örgütlerini kurdular ve İmam Sadr bu konuda yeterli ve derin bilgiye sahipti. İmam Sadr, kapsamlı ve derinlemesine bir sosyal araştırma yaptıktan sonra, önce Lübnan Şiilerine ait bir siyasi teşkilat kurmaya karar verdi ve sürekli ve yılmaz çabaları sonucunda Lübnan hükümeti, "Lübnan Şiileri Yüksek İslam Konseyin" kurulmasını onayladı.
1967'de İmam Sadr 6 yıllığına bu meclisin başkanlığına seçildi. Böylece Lübnan'ın siyasi arenasında tüm yeteneği ve saygınlığı ile kendini gösterince Lübnan Şiileri ona saygıyla İmam Musa Sadr olarak hitap ettiler.
Görünen o ki, İmam Musa Sadr'ın bu tür etkili faaliyetleri ve Lübnanlı Şiilerin çıkarlarını güvence altına alma çabaları, muhalefetin onun kaçırılmasını gündeme getirmesine neden oldu; bu olay Libya ziyareti sırasında oldu.
İmam Musa Sadr, Lübnan'daki Şiilerin koşullarını değiştirmenin yanı sıra İslam'ın güvenilirliğini yeniden tesis etmede de etkin bir rol oynadı. Bu çalışmaları, İslam düşmanlarının kabul edeceği konular değildir ve bugün de açıkça görüldüğü gibi, bu yönde adım atan her insanın, düşmanların saldırılarına hedefi olacağı gibi, İmam Musa Sadr da bu saldırıların hedefi olmuştur.
Lübnan Emel Hareketi siyasi komitesi üyelerinden Şeyh Qablan, Çarşamba akşamı İmam Musa Sadr'ın kaçırılmasının 44. yıldönümü nedeniyle İranpress'e verdiği özel röportajda, Lübnan'ın ulusal ve siyasi koşullarının değiştirilmesi ve Filistin ve direniş meselesinin koyulaştırmada İmam Musa Sadr'ın rolünü takdir ederek şunları söyledi:
Bugün, Lübnanlı Şiilerin hayatını kökten değiştiren, İslam'ın bayraklarından biri ve Lübnan ulusal şahsiyeti, bu toprakları işgalcilerini yenen ülkeler seviyesine yükselten birinin kaçırılmasını anıyoruz.
Qablan, İmam Musa Sadr'ın kaçırılma sebepleri hakkında, özgürlüğünün ve mücadelesinin bedelini ödediğini söyledi.
Bu arada, Libya hükümeti İmam Musa Sadr'ın kaçırılmasının sorumluluğunu hala üstlenmezken, Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri Perşembe günü İmam Musa'nın kaçırılmasının 44. yıldönümü vesilesiyle yaptığı konuşmada, onların kaçırılmasını araştıran heyetin araştırmalarına göre bu olayın Libya rejimi tarafından işlendiği ve başka bir yere gitmediklerini belirtildi.
Unutmamak gerekir ki İmam Musa Sadr'ın kaçırılmasında, uluslararası kurum ve güçler de sorumludur ve bu etkili şahsiyetin kaderinin belirlemesi gerekir; ancak bu konuda herhangi bir adım atmıyorlar. Bu aynı zamanda müstekbir güçlerin İmam Musa Sadr'ın kaçırılmasından haberdar olduğu şüphesini de güçlendiriyor./