Suudi Arabistan'ın Lübnan'ın yeni cumhurbaşkanını belirleme yenilgisinin nedenleri

Lübnan Hizbullah Hareketi Merkez Konseyi üyesi Şeyh Nebil Kavuk, Suudi Arabistan Büyükelçiliği'nin Lübnan cumhurbaşkanlığı seçimlerine karışmasının kimsenin bilmediği bir konu olmadığını belirtti.

Lübnan parlamentosunun ülkenin yeni cumhurbaşkanını belirlemek için 4. toplantısından da sonuç çıkmadı. Lübnan parlamentosu dün 128 üyesinden 110 milletvekilinin katılımıyla düzenlendi. Bu oylamada, 50 çekimser oyu, Mişel Muves için 39 oy, Lübnan el Cecid için 13 oy ve Asam Halife için 10 oy kullanıldı ve 2 oy da iptal edildi. Lübnan cumhurbaşkanının seçilmesi için parlamento üyelerinin üçte ikisinin oyuna ihtiyaç duyulmakta. Oysa, 4. toplantıda, çekimser oylar, sandıktan birinci çıktı.

Lübnan parlamentosunun yeni cumhurbaşkanını belirleme konusundaki başarısızlığının çeşitli nedenleri var ancak Hizbullah Merkez Konseyi üyelerinden Şeyh Nebil Kavuk, yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan'ın Büyükelçiliği'nin Lübnan'da cumhurbaşkanlığı seçimlerine karıştığının Lübnanlılar tarafından bilindiğini, nitekim parlamento seçimlerine karıştıklarını, ancak Suudi Arabistan'ın müdahalesinin doğrudan olduğunu öyleki bazı temsilciler, ABD ve Suudi Arabistan büyükelçilikleri tarafından baskı altında oldukları için sitem ettiğini vurguladı.

Suudi Arabistan'ın Lübnan Büyükelçisi Valid el Buhari, Lübnan parlamentosunun bazı üyeleriyle, yeni cumhurbaşkanının seçilmesi için görüşmeler yapmıştır. 

Suudi Arabistan'ın Lünban'ın yeni cumhurbaşkanı seçimlerine karıştığını gösteren nedenlerin sayısı fazladır.

Suudi Arabistan, Lübnan'ı, diğer bazı Arap ülkeleri gibi Riyad'ın dış politikasına uyması gereken küçük bir ülke olarak görmekte. Oysa, Riyad, parlamento seçimlerinde kendi hedeflerine ulaşmadı, gelinen aşamada ise, seçimler sonrasındaki istişarelere müdahale etmekten sonra, Lübnan'da iktidar kadrosunda Suudi Arabistan'ın müttefiği sayılan veya en azından Hizbullah'a yakın olmayan kişilerin yer almasına çaba göstermekte. Bunun için Suudi Arabistan, Lübnan'da seçim rekabetlerini seçim öncesi ve sonrası olarak iki döneme ayırmıştır.

Buna ilaveten Suudi Arabistan, Batı Asya'da siyasi arenayı, İran İslam Cumhuriyeti gibi diğer bölgesel güçlerle rekabet alanı olarak görmekte. Riyad, sürekli şekilde Tahran'ın Batı Asya bölgesindeki etkinliğinin sürmesi ve güçlenmesine engel olmaya gayret göstermekte. Bu hedefe ulaşmak için Lübnan dahil bazı Arap ülkelerinin iç işlerine karışmak Al-i Suud'un gündeminde yer almakta. Suudi yönetimi, İran İslam Cumhuriyeti'nin müttefiği sayılan kişilerin güç yapısında yer almaması için yoğun şekilde gayret göstermekte.

Suudi Arabistan'ın Lübnan'daki müdahalesinin diğer bir nedeni ise, Riyad'ın bölgede, ABD ve Siyonist rejime paralel olarak hareket etmesidir. Son aylarda Suudi Arabistan ve ABD ilişkilerinde gerilim patlak vermiş olsa da, Riyad, Lübnan dahil bazı alanlarda Washington ve Tel-Aviv ile aynı görüşlere sahipler. Suudi Arabistan, ABD ve Siyonist rejimin yanında Hizbullah ve müttefiklerini zayıflatmaya ve Lübnan'da iktidarda yer almamasına gayret göstermekteler.

Bu nedenlere göre, Hizbullah Merkez Konseyi üyesi, ABD ve Suudi Arabistan büyükelçilikleri ve onlara bağlı olanların direnişe karşı çıkan cumhurbaşkanının seçilmesi peşindeler.