Kazakistan'da Cumhuriyet gününün kutlanması ve yeni değişiklikler
13 yıl aranın ardından 25 Ekim günü Kazakistan'da Cumhuriyet günü olarak kutlanmaya başlandı.
25 Ekim günü Kazakistan Cumhuriyeti günü olarak bilinmektedir. 2009 yılından itibaren düzenlenmesi durdurulan Cumhuriyet günü Temmuz ayında Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev'in inisiyatifi ile tekrar ulusal bayramlar ve tatiller listesine yerleştirildi. Kasım Cömert Tokayev Kazakistan cumhurbaşkanlığı kurumu ikametgahı karşısındaki Cumhuriyet günü töreninde yaptığı konuşmada " 25 Ekim 1990'da Kazakistan hükümetinin kuruluşu bildirgesi onaylandı. Bu da Kazakistan'ın bağımsızlığının ilk adımıydı. " dedi.
Tokayev aynı zamanda Kazakistan'ın ilk cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev'in bu belgenin onaylanmasındaki önemli rolüne de vurgu yaptı ve bu işin önemli olduğunu belirtti. Kazakistan Cumhurbaşkanının vurgusuna göre Cumhuriyet günü Astana hükümetinin bağımsızlık ve egemenlik ve devletçilik yolunda tarihi adımların sembolü olarak görülmelidir.
Orta Asya'nın en büyük ülkesi olan Kazakistan, bu bölgede özel jeopolitik ve beşeri coğrafya özelliklerine sahiptir. Kazakistan, Tacikistan dışında, diğer üç Orta Asya cumhuriyeti, Rusya, Çin ve Hazar Denizi ile ortak bir sınırı paylaşıyor. Bu özellikler bu ülkenin önemini artırmıştır. Bu nedenle birçok bölgesel ve küresel egemen ülkenin yanı sıra gelişmekte olan ülkeler ile ilişkilerini geliştirmek ve bölgede ve dünyada daha fazla varlık göstermeye çalışıyor. Orta Asya bölgesinin özellikleri, Orta Asya'daki küresel emperyalizm ve uluslararası Siyonizm ile ilgili birçok akımın çok aktif hale gelmesine neden olmuştur.
Daha önce, yabancı akımlara yakınlığı nedeniyle Kazakistan'ı zor bir durumda bırakan ve yaklaşık otuz yıl sonra nihayet 2019'da iktidarı güvendiği kişi Kasem Cömert Tokayev'e devreden Kazakistan Cumhuriyeti'nin ilk cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev garip siyasetler uygulamaya başlamış ve başkentin ismini bile kendi ismi olarak değiştirmişti. Ancak " Kasım Cömert Tokayev"in Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak göreve başlamasıyla birlikte, bu ülke birçok tehlikeli krizi geride bırakırken, artık köklü değişikliklerin ve önemli siyasi ve ekonomik reformların eşiğindedir. Gerçek şu ki, Kazakistan'ın ilk cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, ihtirasları ve uluslararası Siyonizme yaklaşma arzusu nedeniyle, Batı ile yakınlaşma ve Rusya'dan uzaklaşma arzularıyla bu ülkenin iç sorunlarının birçoğuna sebebiyet verdi.
Sadece bir örnek olarak Kazakistan'ın ilk cumhurbaşkanı "Nursultan Nazarbayev"in eski danışmanı "Yar Muhammed Irtsbayev"in itiraflarından bahsedebiliriz. Nazarbayev hükümetinin bu güvenlik görevlisi geçen yılın Ocak ayında şöyle bir itirafta bulundu: "Kazakistan Ulusal Güvenlik Komitesi yetkilileri bu ülkenin topraklarında tekfirci terörist eğitim kamplarının varlığını gizliyorlardı."
Yarmuhammed Irtsbayev ayrıca, "Kazakistan Ulusal Güvenlik Komitesi dağlık bölgelerde terörist eğitim kamplarını saklamıştı. Aslında bu hükümet organına bu tür bilgiler verildi, ancak hepsi Nazarbayev'e yakınları ile bilinen bu yetkililer bu konuları ifşa etmemeyi tercih ediyordu. " dedi.
Bu vahim ifşaatlar, bu yıl Ocak olaylarından sonra ülkenin yönetiminde kademeli olarak bazı değişikliklere yol açan gerçeklerin sadece bir örneğidir. Kazakistan'ın yirmi büyük kentindeki halk protestolarından sonra, protestocuların saflarında yabancı akımların varlığını baştan kabul eden "Kasım Cömert Tokayev" hükümeti, Nursultan Nazarbayev'in ve tüm akrabalarının tüm ayrıcalıklarını kademeli olarak ortadan kaldırdı. Şimdi de Kazakistan'ı yabancı akımların Türkçülük, uluslararası Siyonizm ve küresel emperyalizmin kucağına düşürmüş gibi görünen ve Rusya düşmanlığı nedeniyle çöküşün eşiğine gelen Nazarbayev, kendi rızasıyla önceki tüm pozisyonlarından ve ailesinden vazgeçmiştir. Öyle görünüyor ki, "Tokayev" hükümeti Kazakistan'ı yabancı akımlar tarafından yok edilme uçurumundan kurtardı ve Orta Asya'nın en büyük ülkesinin halkı artık bu gerçeği fark etmiş durumdadır.