Gazze'deki insani krizin şiddetlendirilmesinde Siyonist yerleşimcilerin rolü
Siyonist yerleşimciler, Filistin halkına karşı işlediği insanlık dışı suçlarda Siyonist rejimle güçlerini birleştirmek amacıyla insani yardım sevkiyatlarının Gazze Şeridi'ne girişini engellediler.
Siyonist yerleşimciler, 28 Ocak Pazartesi günü Kerem Ebu Salem geçiş noktasında üst üste dördüncü gün gösteri düzenleyerek, Gazze Şeridi'ne insani yardım girişini engelledi. Gazze savaşı üzerinden 114 gün geçerken Siyonist rejimin devam eden acımasız saldırıları nedeniyle bu şeritte yaşayanların durumu oldukça karmaşık hâle gelmiş, açlık krizi ve bulaşıcı hastalık riski Gazze halkını tehdit etmeye başlamıştır.
Mescid-i Aksa Tufanı Operasyonu'nun başladığı 07 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ndeki Siyonist yerleşkelerinin sakinleri, Siyonist rejimin askerleriyle birlikte savunmasız Filistin halkına karşı eylem yapıyor. Son yıllarda Siyonist rejimin liderleri ve aşırı Siyonistler, Filistinlilere yönelik insanlık dışı plan ve hedeflerini uygulamak için işgal altındaki topraklardaki yasadışı yerleşkelerde yaşayanları kullanıyor.
Birleşmiş Milletler Orta Doğu barış süreci özel koordinatörü Tor Vansland, Filistinlilerin mallarının tahrip ve zapt edilmesi konusundaki endişelerini dile getirerek, Siyonist rejimin yerleşim yerlerinin yasa dışı olduğunu ve barışın önünde temel bir engel olduğunu, BM'in hâlâ Filistin işgalinin sona ermesini desteklemeye bağlı olduğunu kaydetti.
Son yıllarda Siyonist rejim yöneticileri uluslararası kuruluşların ilgisizliğinden, Amerika ve Batılı hükûmetlerin sessizliği veya iş birliğinden faydalanarak Siyonist yerleşkelerin sayısını artırdı. Bu yerleşim yerlerinin arazileri, Siyonist ordu ve aşırı Siyonistlerin şiddet ve saldırıları nedeniyle yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalan Filistinlilere ait. Siyonist rejim, işgal altındaki topraklara ilişkin 1967 tarihli Birleşmiş Milletler kararlarının hiçbirine uymadı. 1967 savaşında Siyonist rejim Batı Şeria ve Gazze'yi işgal etti.
2016 yılında BM Güvenlik Konseyi, Siyonist rejimin işgal altındaki topraklardaki yerleşim faaliyetlerinin derhâl durdurulması çağrısında bulunan 2334 sayılı Kararı onayladı. ABD'nin Siyonist rejime karşı çekimser kalmasından 37 yıl sonra alınan bu tarihî kararda, bu rejimden, Doğu Kudüs de dâhil olmak üzere işgal altındaki topraklarda yerleşim inşaatlarını derhal ve tamamen durdurması isteniyordu. Bu karar Tel Aviv tarafından tamamen göz ardı edildi.
Bağımsız siyasi aktivistler ve Filistin destekçileri ile insan hakları kurumlarının da aralarında bulunduğu uluslararası toplumun taleplerine rağmen Siyonist rejim, BM kararlarına hiçbir şekilde uymamış ve Filistin topraklarını gasp etmek için her fırsatı değerlendirmiştir.
Amerika ve Batı'nın sessizliğinden emin olan Tel Aviv, binlerce Filistinliyi yaşadıkları yerlerden uzaklaştırdı ve radikal Siyonistleri kullanarak onları Siyonist yerleşim yerlerine yerleştirdi.
Gazze'deki direniş gruplarının operasyonu, Filistin topraklarını işgal etmek için Filistinlilere yönelik toplu katliam ve soykırım yapan Siyonistlerin ayrımcı ve insanlık dışı eylemlerine bir nevi yanıttır. Artık Siyonist yerleşimciler, Siyonist ordunun askerleriyle birlikte, özellikle Gazze Şeridi'nde Filistinlilere yönelik baskı ve şiddetin yoğunlaştırılmasında aktif şekilde rol ifa etmekteler. Üstelik son dönemde ciddi gıda ve hijyen malzemesi sıkıntısı çeken, kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olan Gazze halkına yardım ulaştırılmasını da engellediler. Bu, Siyonist rejimin militarist doğasını ve Filistinlilere yönelik şiddette İsrail askerleri ile yerleşimciler arasında bir farkın olmadığını gösteriyor.