Siyonistlerin Lübnan savaşındaki başarısızlıkları
Siyonist ordusu, kara operasyonlarındaki başarısızlıklarını telafi etmek için Lübnan'daki sivil hedefleri bombalamaya devam ederken, Hizbullah da savunma ve saldırı operasyonlarını artırmış durumda.
Bu gelişmeler ve Hizbullah güçlerinin direnişi, İsrail rejiminin diplomatik müzakerelere yönelmesine yol açtı. Medya kaynaklarına göre, Biden’ın özel elçisi ateşkes sağlamak amacıyla bir plan sunmak için Beyrut’a gidecek.
El Aksa Tufanı’nın 381. gününde Hizbullah, dün sabah işgalcilere karşı 9 operasyon daha gerçekleştirdiğini duyurdu. Bu operasyonlardan birinde, hareketin savunma sistemleri, Lübnan semalarında İsrail’e ait gelişmiş bir İHA’yı daha düşürdü. İbranice yayın yapan "Israel Hayom" gazetesi, Hizbullah’ın İHA'larının, İsrail'in savunma sistemleri ve yetkilileri üzerinde büyük bir baskı oluşturduğunu doğruladı.
Önceki gün de Hizbullah, Siyonist askerlere ve İsrail rejimine karşı 25 füze, İHA ve topçu operasyonu gerçekleştirdi.
Üç hafta önce, Siyonist ordu, geniş hava ve topçu desteğiyle kuzeydoğudan (el-Adise), kuzeyden (Marun al-Ras) ve kuzeybatıdan (el-Nakure) kara saldırılarına başladı. 36, 91, 98 ve 162. tümenleri sahaya sürdüler, ancak Hizbullah savaşçılarının direnişi karşısında henüz başarı elde edemediler ve çatışmalar devam ediyor.
Yediot Aharonot gazetesine göre, Hizbullah şu anda yalnızca birkaç yüz savaşçıyla sınır hattında bulunuyor ve daha fazla kuvvetini uzun süreli bir çatışma için geri hatlarda konuşlandırmış durumda.
İsrail ordusu, sınır hattındaki Hizbullah'ın küçük, 3 ila 6 kişilik ekiplerinin, komuta kademesinin emirleri doğrultusunda hareket ettiğini iyi anlamış durumda. Hizbullah Komutanlığı, liderlerinin suikasta uğraması ve özellikle Seyyid Hasan Nasrallah'ın hedef alınmasından doğan şoktan hızla kurtuldu. Çok katmanlı yapısı yanibirden fazla yedek komutan atanması ve iş bölümü sayesinde Hizbullah’ın topçu, füze ve İHA birimlerinin işleyişinde ve mücahitlerinin sınır hattındaki konuşlanmasında bir aksama yaşanmadı. Operasyonlar, Siyonist piyadeyi ve destek hatlarını çökertmek amacıyla en kısa sürede başlatıldı.
Siyonist medya, savaşın Filistin'in kuzeyinde genişlemesinin, İsrail’e eylül ayının başından bu yana 6.7 milyar dolarlık bir maliyete yol açtığını ve kuzeydeki günlük savaş maliyetinin Tel Aviv'e yarım milyar şekel, yani yaklaşık 135 milyon Amerikan doları olduğunu bildirdi. Ayrıca, kuzeyde her saat başı bir İsrail askeri öldürülmekte veya yaralanmaktadır. İsrail ordusunun, Lübnan’a dayattığı savaşın hedeflerine ulaşamaması, artan kayıplar ve Hizbullah'ın uzun süreli bir savaşa hazırlık yapması, Tel Aviv ve Washington’u savaşı durdurmak için diplomatik görüşmelere yönlendirdi.
İsrailli yetkililere göre, Siyonist rejimin Başbakanlık Ofisi, Biden’ın özel temsilcisi Amos Hochstein’ın pazartesi günü Beyrut’a yaptığı ziyaretten önce bir belgeyi Beyaz Saray’a sundu. Bu belgede, mültecilerin evlerine geri dönmelerine izin verilmesi gerektiği belirtiliyor. İsrail’in savaşın sona erdirilmesi için öne sürdüğü taleplerden bir diğeri, hava kuvvetlerine Lübnan hava sahasında serbest hareket hakkı verilmesi, ancak bu talep BM Güvenlik Konseyi’nin 1701 sayılı kararıyla çelişmektedir.
Bu karar, Lübnan silahlı kuvvetleri ve BM’nin geçici gücü olan UNIFIL’in, İsrail ve Hizbullah arasındaki ateşkesi sağlaması gerektiğini belirtiyor. Siyasi ve medya çevreleri, bu tür şartların kabul edilmesi durumunda savaşın sona erdirilmesinin imkansız olduğunu belirtse de, bu planın sunulması İsrail’in Güney Lübnan bataklığına saplanmaktan korktuğunu ve bu bataklıktan onurlu bir çıkış yolu aradığını göstermektedir.